- 467 Okunma
- 4 Yorum
- 6 Beğeni
Zaman tüneli
Çocuk iken hayallerimiz gerçeklerimizden ve bizden büyük olur.
Büyüdükçe hayallerimiz ufalır, her şey tılsımını yitirmişçesine art arda gerçeklerin şamarı yüzümüze iner.
Önce çamurdan oyuncaklarımız ilk yağmurda çözülü verir
Kumdan kalelerimiz yıkılır
Her gün yeni bir sınırın ve sınırlı yaşamanın farkına varırız
Öyle ki oyun oynama zamanımız bile bizden bağımsız belirlenir ..
Sonra ayak uydurmak zorunda kaldığımız büyüklerin kural kaidelerinde
kocaman elleri ve çok şeyi bildiklerini sandıkları beyinleriyle
her şey çocuklar için dedikleri yerlerde bir bir çocukça olan her şeyi yok ettiklerine tanık oluruz
Değişir dağda bayırda göğsümüzü gere gere türkü söylediğimiz sesimiz ; Göğü kıskandıran kıyısında kelebek tarlasını andıran o dolu dolu gülüşlerimiz.
“Hayat kısa kuşlar uçuyor”
Ama tuhaf değil mi, bütün “Göğü betona kestiler “
Ne kadar acı !
“Uçurtmayı vurmasınlar”
sözüne inat ilk önce rüzgarın kalbine kurşun sıktılar
“Burası Dünya
Ne Çok Kıymetlendirdik
Oysa Bir Tarla İdi
Ekip Biçip Gidecektik”
Dizelerini okuduğumda
yakılan ormanların külü ciğerime
Radyasyonlar dalga dalga kalbime vuruyordu..
Keşke insanlar ilk önce büyük doğsalardı
Ve çocukluğa doğru yolculukları olsaydı
Kim bilir , belki zaman henüz
bir oyun teneffüsüne varmadan
Eller salçalı ekmeği sıkıca tutacak kadar küçülmeden
Daha molozlar saklambaçlara eşlik etmeden
Anneler eteklerine tutunan minikleri ötelemeden
Henüz duvarlara
“Ölmek ne garip şey Anne “
yazılmamışken
“Bütün dünya senin olsun
bir post bir dost yeter bana”
İle dünyanın miadı belki de dolacaktı.
“Penceresiz kaldım anne”
diye mahpushane damları inlemez;
“Hasretinden prangalar eskittim”
Daha hiç bir yüreğin sızısında vuku bulmayacaktı
Belki büyükler görmedikleri çocuklara benzemeye gayret edeceklerdi..
Keşke çocuk kalsaydım diyenlerin çocukları kendilerine benzetme çabasına denk geldiğimden beri, dünya benim için masumiyetini yitirdi.
İnsan kendine olan inancını yitirince,
Önce gökyüzü ölür
sonra yeryüzü
En son ikisinin arasında olup biten her şey ölür..
Sahi şimdi kimden helallik alacağız ?
Fırat YETİŞ
YORUMLAR
“Hayat kısa kuşlar uçuyor”
Ama tuhaf değil mi, bütün “Göğü betona kestiler “
Ne kadar acı !
gerçekten acınacak hal
sözlerin bittiği yer
günü özetleyen bir yazı iç dökümü
tebrikler değerli ozan
eyvallah
Fırat YETİŞ
Umut işte
Çok teşekkür ederim
İyi akşamlar saygılar sevgiler
İnanın ki... sözüyle başlamak yerine,
kendi hatalarımızı görmek istemediğimizden bence ilk önce kendimizden helallik alalım.
''Benim üç güzel dostum var dedi
Hacı Bektaşı Veli;
Biri evde kalır...
Biri yolda kalır...
Biri de benimle gelir...
Evde kalan ailemdir...
Yolda kalan dostlarımdır...
Benimle gelen iyiliklerimdir...''
İstediğimiz kadar elbisemizi değiştirelim içindeki vücut bize aittir.
Vücudumuzda iyilikleri taşıyalım, ömür karşılığını er ya da geç verecektir…
sevgi ile selamlar
Fırat YETİŞ
Dünya dönüyorsa merkezi benim !
Cümleyi ilk okuduğumda alabildiğine egoist düşünce ile yazıldığına kanaat getirmiştim
Zamanla anladım
İyinin de kötünün de merkezi “insandır”
Ne mutlu onlara ki merkezinden hep güzellikleri iyilikleri paylaşanlara
Işığa bir tutam daha ışık katan yorumunuza kalbi teşekkürlerimle
Akşamınız mutlu huzurlu olsun
Sevgi ve çokça saygılarımla
"Sahi, şimdi kimden helallik alacağız?"
Bu soruyu kendimize sorduğumuzda geride koca bir pişmanlık kalıyor, maalesef. Samimi ve içten bir yazı; mahir kaleminize tebrikler.
Fırat YETİŞ
Pişmanlık vicdanın ve merhametimizin iç sesidir.
Kendi muhasebemizi yaptığımızda huzur yanımızın daim ağır basması dileğiyle .
Mutlu huzurlu günler diliyorum
Saygılar .
Fırat Bey ,
Çok başarılı bir nesir. Tebrik ederim. Özellikle alıntılar çok vurucu.
Birkaç minik not düşmek isterim. Gözden kaçmış olduğunu düşündüm.
* Tezlik fiili olan " -i vermek" bitişik yazılır. ( çözülüverir)
* " yitirmişçesine " sözcüğünde " - cesine " ek fiilindeki ' -c' sesini sert ünsüz yapmışsınız. Sanırım " yitirmiş" sözcüğünün son sesinin sert ünsüz olmasından dolayı . Ancak doğru bir kullanım olmamış. Kaldı ki okurken de zorlanıyor insan.
* ikileme oluşturmadıkları surette aynı manadaki sözcüklerin aynı tümcede kullanılması anlatım bozukluğu sebebidir.( Kural- kaide) gibi.
* Mahpushane değil mapushane olmalıdır.
* Hiçbir sözcüğü bitişik yazılır.
Hoşgörünüze sığınarak elbette.
Saygı ve selamlar.
Fırat YETİŞ
Değerli tespitleriniz doğruya sevk etmeniz ilerisi için bana ışık yol olacak .
Yazıyı düzeltmeyeceğim çünkü okuduğumda kendi yanlışlarımı görmeme vesile olacak .
Saygılar sevgiler
İyi olsun geceniz
Düş kahvesi
Fırat YETİŞ
Eleştireye gelemeyen insan övgünün kölesi olur
Ben aksine bana yardımcı olmaya çalışan doğruya sevk eden güzel niyetinizden ve değerli vaktinizde dolayı teşekkür ederim
Düş kahvesi
Nice yazılarınız olsun dilerim.