- 146 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Ağaçların Peygamberimizin (a.s.m.) Emriyle Hareket Etme Mucizeleri 1
Kâinatta yaratılan varlıklar içinde en şuurlu ve en akıllı varlığının insan olduğu kesindir. Fakat bu noktada önemli bir konunun altını çizmek gerekir. İnsan kendine verilen akıl nimetini yerinde kullanmadıktan ve Yaratıcısını tanımadıktan sonra verilen aklın fazla bir önemi yoktur. Bu bize hediye edilen son model lüks bir otomobille tarla sürmeye kalkmak anlamındadır. Bunun yapılması nasıl doğru bir hareket değilse, akıllı insanın da Yaratıcısını tanımaması doğru değildir.
Bu manada şimdi ağaçların ve kuru dalların Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâmın sözünü emir kabul ederek Allah’ın izniyle nasıl dinlediklerini ifade eden örneklerden bazılarını aktaralım. Bunlar:
1- Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm Allah’a inanmayanların kendisini yalanlamasından müteessir olup, çok üzülüyordu. Bunun üzerine Cenab-ı Hak’ka şöyle dua etti:
“Yâ Rabbi! Bana öyle bir mucize göster ki, bundan sonra beni yalanlayanları önemsemeyeyim.”
Bu duayı yaptıktan sonra Hazret-i Cebrâil’in kendisine ilham edip, bildirmesiyle Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm vadi kenarında bulunan ağacı çağırdı. Ağaç emre itaat edip derhal yanına geldi. Sonra “Git” dedi. Tekrar gitti, yerine yerleşti.
2- Bir seferde Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın yanına çölde yaşayan bir göçebe geldi. Peygamber. Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm ona ferman etti:
“Nereye gidiyorsun?” Bedevî dedi:
“Ailemin yanına” Ferman etti:
“Onlardan daha iyi bir hayır istemiyor musun?” Bedevî dedi:
“Nedir? Ferman etti:
“Allah’tan başka hiçbir ilah bulunmadığına, O’nun bir olduğuna ortağı olmadığına, Muhammed’in de O’nun kulu ve elçisi olduğuna şahitlik etmendir.” buyurdu. Bedevî dedi:
“Bu şahadete kim şahitlik edecek?” Ferman etti:
“Vadi kenarındaki ağaç şahit olacak.”
Ve vadinin kenarındaki o ağaç yerinden sallanarak çıktı, yeri yararak Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın yanına geldi. Üç defa Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm o ağaca Allah’ın birliğine ve kendisinin O’nun elçisi olduğuna şahitlik edip, etmeyeceğini sordu. Ağaç da Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâmın doğruluğuna şahadet etti. Sonra emretti, yine yerine gidip yerleşti.
3- Câbir yaşadığı ilginç bir hadiseyi şöyle nakletmiştir:
Biz bir seferde Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ile beraberdik. Tuvalet ihtiyacı için bir yer aradı. Fakat kapalı, uygun bir yer yoktu. Sonra iki ağaç gördü. Birinin yanına gitti ve ağacın dalını tuttu, kendine doğru çekti. Ağaç itaat ederek uysal bir devenin yularını tutup çekildiğinde geldiği gibi onunla beraber gitti; öteki ağacın yanına getirdi. Sonra dedi:
“Allah’ın izniyle üstümde birleşiniz.” İkisi birleşerek örttüler. Arkalarında ihtiyacını giderdi. Sonra onlara emretti, tekrar yerlerine gittiler.
4- Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâmın cesur kumandanlarından ve hizmetinde bulunanlardan biri olan Üsâme bin Zeyd de yaşadıklarını şöyle aktarmıştır:
Bir seferde, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ile beraberdik. Tuvalet ihtiyacı için, kapalı bir yer bulunmuyordu. Ferman etti ki:
“Bir hurma ağacı veya bir taş görüyor musun?”
Dedim:
“Evet, var.” Emretti ve dedi:
“Ağaçlara de ki: ’Resulullahın haceti için birleşiniz.’ Ve taşlara da de: ’Duvar gibi toplanınız.’”
Ben gittim, söyledim. Yemin ediyorum ki, ağaçlar birleştiler ve taşlar duvar oldular. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, hacetinden sonra yine emretti:
“Ayrılmalarını söyle.”
Allah Adına yemin ederim ki,ağaçlar ve taşlar ayrılıp yerlerine gittiler.
5- Taif’te düşmanlarla savaş halindeyken, Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm çok bitkin düşmüştü. Gece at üstünde ilerlerken uyukluyordu. O halde iken bir sidre ağacına rast geldi. Atının yön değiştirmesiyle Kâinatın Efendisi Aleyhissalâtü Vesselâm rahatsız olmasın diye, ağaç ona yol verip ikiye ayrıldı. Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm at ile içinden geçti. O günden sonra o sidre ağacı zamanımıza kadar iki ayaküstünde, bu vaziyette kaldı.
Ahmet TULGANER
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.