Ne Öğrendik Bizler
Neler öğendik hayatta. Nasıl ele geçirildik. Taşlardan yardım bekledik, dağları kutsal kıldık, sularda ölümsüzlük aradık. gökyüzünü takip ettik notlar aldık, anlam çıkardık. Sonsuzluğu düşledik Tanrının her şeye hakim olduğunu, en üstün bilincin o olduğunu varsayarak tapındık.
Hayvanları gözlemledik, bitkileri. Neyin bize faydalı olduğunu çözünce onları kullandık. Hayvan derilerini, dişlerini, bitkilerin liflerinden, sularına kadar bize faydası dokunan her şeyi aldık kendi hükmümüze.
Sonra insan ailesi olarak, baba anne ve çocukların temelinde sistemler geliştirdik, aile aile büyüdük, oba olduk, kavim olduk, halk, millet hatta ulus olduk, en sonunda uluslararası olduk çıktık. Bunları yaparken iyi kötü, dost düşman, faydalı zararlı, güvenilir güvenilmez, doğuda veya batıda, kuzeyde veya güneyde haritalandırdık. Dünyadaki konumumuzu öğrenmek bilinebilen zaman ölçümleri içinde, imparatorlukların ardından dinler ve peygamberler çağından sonra materyalleri incelemeyi ve daha fazla kendimize fayda sağlamayı öğrendik.
Öldürmeyi öğrendik en çok, ölü gömmeyi, evlendirmeyi, hiyerarşiyi öğrendik, kendimizi tanımak için kendimize bir değer biçmek veya kendimizi üstte görmek için devamlı savaştık, hükmetmek istedik, hükmettik, köleleştirdik, kullaştırdık. Diğerleri dediğimiz insan topluluklarına hükmetmeyi istedik. Bunun için de öğrettik hükmetmek için her şeye.
Ateşi bulduk, tekerleği, yollar inşaa ettik, haberleşmeyi kısalttık, suyun kaldırma kuvvetini öğrenirken su yollarını da öğrendik, materyaller yardımıyla uçmayı öğrendik uçarken uçuş yollarını öğrendik, maddeyi parçaladık, maddeyi inceledik. Ve maddeyi hem kendimiz için hem kendimize rağmen diğer canlılar üzerinde kullandık.
Ve sonunda kendimiz gibi bir bilinç geliştirdik. Yapay Zeka.
Yeni bir tür müdür yapay zeka, ne dersiniz, yoksa sizler için sıradan bir bilgisayar algoritması mı? En çok kullandığımız ofis programı gibi bir şey mi?
Biz insanlar dünyada olanı kullanarak ve kendimize amade ederek şimdilik dünyanın doğasını bilebildiğimiz zaman içinde veya kendi zaman döngümüzde en üst seviyeye çıkardık. Zaman döngümüzün son bölümlerinde uzay dedik, ay dedik, güneş ve ötesi dedik. Tüm çağlar boyunca gökyüzüyle ilgilendik.. Devletlerimiz ile uluslararası kurumların kaynak aktardığı oluşumlar ile dünya dışında yaşanacak alan veya yeni dünyaların peşine düştük. Son 2-3 yy dünya kavimleri diğer kavimleri hiç bu kadar yakından tanımamıştı. Son yıllara kadar da uzay çalışmaları tarihimize göre bu seviyeye gelmemişti.
Hani deriz ya koyunun etinden sütünden yününden diye. Koyunun veya diğer hayvanların bilinci bizden düşüktü, sınırlıydı, hal böyle olunca biz koyundan yararlandık insanlık tarihi boyunca. Hayvanları eğittik, hadlerini bildirdik, köpekler hizmet etti bize, atlar..
Günümüzde ise sokak köpekleri kendi tabiatları gereğini yapıyor. Gruplaşıyor, hiyerarşik olarak kendi alfalarını veya yöneticileri takip ediyor. Sürü psikolojisi ve yemek yeme ihtiyaçları için yeri geliyor insanlara saldırıyorlar. Biyolojik, carbon temelli bir yaşam formunun gereğini yerine getiriyorlar.
Peki yapay zekalarda biz insanlar veya hayvanlar biçimde mi örgütlenecek. Bir zekanın yaşam döngüsü veya hayat belirtileri neler olacak. Yapay zeka bizim biyolojik canlıların takip ettiği yolları mı izleyecek. Kendini nasıl geliştirecek?
Sonra demeyin ki bu çocuklara neler oluyor, nesillere neler oluyor diye. Yeni nesiller bitki hayvan ve insan dışında dünya tarihinde ilk defa karşımıza çıkan bir tür ile karşı karşıya değil mi? Kendi ürettiğimiz bir tür. Dünya döngüsünde hep zekalar savaştı sonuçta. Yani buna ne dersek diyelim. İmparatorluk çağlarında yönetme ve sömürmeyi tatbik ettik, örneklendirdik, din çağlarında tapınmanın bir çok şeklini öğrendik ve inanç noktasında mücadeleler ettik. Pek ya şimdi? Her şey yönetmek ve tapınmak için miydi? Ölümsüzlük arayışımız, hayatta kalma isteğimiz ve daha iyi yaşam isteğimiz noktasında nereye geldik bu çağda?
Bir akrep ile farenin veya bir örümcek ile sineğin veya kurt ile ayının, büyük balık ile küçük balığın karşılaşması gibi mi olacak iki zekanın karşılaşması. Veya a inancıyla b inancının mücadelesi, d grubuyla e grubunun karşılaşması gibi mi olacak bu karşılaşma. Veya erkek ile kadının, ata ile çocuğun, yönetici ile yönetilenin karşılaşması gibi mi?
Yapay zeka bizim kendi türümüz veya dünya, hayvan ve bitki üzerinde sergilediğimiz söz hareket ve davranışlarla mı çıkacak karşımıza.
Daha 1980 öncesi kuşaklar armudun çöpünde üzümün çekirdeğinde. 1980 öncesi daha Tanrının onunda ve bununda. Peki ya, gelecek sadece ölümle mi gelecek? Sadece sonsuz bir yaşamın nasıl olması gerektiği için mi tüm mücadelelerimiz kendimizle ve birbirimizle, dünya ve içindekilerle.
Zekanın anlam arayışında iki zekanın karşılaşması ne demek olacak? Ol ve ölden mi ibaret tüm döngümüz.
YORUMLAR
Amaç araç kargaşası mı, model öncül ve ardıl durum mu?
Çok klasik bulunabilir ama ben yine de dizgelenim halindekini yazmayı,tercih etmiş oluyorum.
Algı,kavram,etki,anlam,taklit, tanım,esin,özgün, model,eylem..
İyilik esenlik dilerim...
Göktürkmen tarafından 2.11.2023 14:43:58 zamanında düzenlenmiştir.
Yinsani
eksik olmayın teşekkür ederim.