- 153 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Yiyeceklerin Bereketlenmesi İle İlgili Mucizeler 3
3-Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâm ve Hz.Ebu Bekir,Ebu Eyyubi’l-Ensârî’nin evinde misafir bulundukları bir gün yaşadıklarını Ebu Eyyüb şöyle anlatmıştır:
Resul-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm ve Ebu Bekr-i Sıddık’a kâfi gelecek iki kişilik yemek yaptım. Allah’ın Resulü bana Medine halkından otuz kişiyi çağırmamı ferman etti.
Çağırdığım otuz adam geldiler, yediler tok olup kalktıktan sonra atmış kişi daha çağırmamızı ferman etti.
Altmış kişi daha davet ettim. Onlar da geldiler, yediler tok olarak kalktıktan sonra yetmiş kişi daha çağırmamı ferman etti.
Yetmiş kişi daha davet ettim. Onlar da geldiler, yediler, doydular.
O iki kişilik yemekten yüz seksen kişi yemişti. Hz. Eyyub ve davete katılanlar Medineliler bu işe akıl erdirememişlerdi. Bunca insan yemesine rağmen kaplarda yemek aynen duruyordu. Gelenlerin hepsi bu harika bereket mucizesi karşısında teslim olup, İslâmiyet’e girdiler.
4-Ebu Hüreyre açlıktan bitkin düştüğü bir gün Allah’ın Resülü’nün mescide gittikleri yol üzerinde oturmuştu. Az sonra Kâinatın Efendisi Aleyhissalâtü Vesselâm göründüler. Ebu Hüreyre’yi aç ve bitkin halde görünce, halini anlamış ve onu kendisi ile gelmeye davet etmişti.
Evlerine gittiklerinde orada bir bardak süt vardı. Ebu Hüreyre, Peygamber Efendimiz Aleyhissalâtü Vesselâmın bu bir bardak sütü kendisine vereceğini sanarak sevinmişti. Oysa Resül-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, Ebu Hürey- re’ye Ehl-i Suffa’ya gidip oradakileri çağırmasını söyledi. Ebu Hüreyre içinden Ehl-i Suffa’yı çağırdığımda bana bir damla bile süt düşmez diye geçirmişti. Fakat emre karşı gelemezdi, vardır bir hikmeti diye düşünüp, derhal gidip çağırdı.
Ehl-i Suffa eve geldiğinde Peygamber Efendimiz (a.s.m.) Hüreyre’ye süt bardağını alıp onlara içmesi için vermesini buyurdu. Ebu Hüreyre bardağı içlerinden birine verdi. Doyuncaya kadar içti, geri verince Hüreyre bir başkasına verdi. Gelenlerin hepsi doyasıya o bir bardak sütten içtiler. İçmeyen Peygamber Efendimizle(a.s.m.) Hüreyre kalmıştı. Resül-i Ekrem Aleyhissalâtü Vesselâm, Hüreyre’ye “Sen de iç” dedi. O da içti. ”Yine iç” dedi. İçti. ”Tekrar iç” de di. Yine içti. Artık içemeyecek hale gelince Allah’ın Resüline bardağı verdi. Gerisini de Allah’a şükrederek o içti.
5-Ehl-i Suffa’nın en küçüğü olan Vâsile, karınlarının aç olduğunu arz etmek için Peygamber Efendimize (a.s.m.) elçi olarak gönderilmişti. Kâinatın Efendisi Aleyhissalâtü Vesselâmın evinde de bir parça ekmekle biraz süt vardı. Durumdan haberdar olunca o bir parça ekmeği lokmalara bölüp, üzerine sütü döktü. Ekmekleri süt ile yumuşattı. Vâsile’ye arkadaşlarından on tanesini çağırmasını buyurdu. On kişi geldi. Peygamber Efendimiz (a.s.m.) onlara besmele ile tabağın kıyısından yemelerini buyurdu. On kişi doyuncaya kadar yediler. Onlara gittiklerinde arkadaşlarını göndermelerini söyledi. Onlar da gelip doyasıya yediler. Yemeğin bir kısmı hala duruyordu.
Yine bir gece Peygamber Efendimiz (a.s.m.) evinden çıktıklarında Ebu Hüreyre’ye Ehl-i Suffayı çağırmasını buyurdu. Hepsi gelip, eve girdiler. Resül-i Ekrem Aleyhissa lâtü Vesselâm onlara bir tabak içinde arpadan yapılmış bir yemek getirdi. Ve şöyle buyurdu:
“Muhammed’in varlığı, kudret elinde bulunan Allah’a yemin ederim, bu gece evimizde bu gördüğünüz yemekten başka bir şey yoktur. Bismillah diyerek alınız.”
Ehl-i Suffa bu yemekten doyasıya yediler ve kalktılar. Ebu Hüreyre önlerine konan yemeğin aynen durduğunu, soranlara anlatmıştır.”
Ahmet TULGANER
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.