- 232 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
HER ŞEYDE HAYIR - HER GECENİN BİR SABAHI VARDIR
HER ŞEYDE HAYIR - HER GECENİN BİR SABAHI VARDIR
Her şeyde bir hayır vardır. Bu, inançlı bir insanın anlayış şeklidir. Çünkü her şeyi yaratan Allah(CC)’tır. Hal böyle olunca bu işin sonunda mutlaka bir hayır vardır. Bu, düşünen insanlar için apaçık bir mesajdır. Düşünen ve anlayanlar sonundaki hayrı görürler. Tabii kendi elleriyle, bilerek yaptıkları şer işler hariç…
Bizim şer zannettiğimiz işlerde hayır, hayır zannettiğimiz işlerde de şer olabilir, biz onu bilemeyiz. O zaman, istek ve arzularımızın peşinde koşacak, onu elde etmek için mücadele edecek ve çalışacağız. Ancak sonucuna razı geleceğiz demektir.
Her esaretin, baskı ve zulmün sonunda mutlaka özgürlük vardır. Önemli olan sabretmek, direnmek ve mücadele etmektir.
Bütün bu uyarılar ve açıklamalar insanların ümitlerini kaybetmemeleri için belki de bize bir mesaj niteliğindedir. Karşımıza çıkan problem, bela ve musibetler karşısında telaşlanmamalı, sabırla karşılamalı ve mücadeleyi sonuna kadar devam ettirip sonuçta başarılı olacağımıza inanmamız gerekir.
Ümitsizlik Müslümanlığa yakışmayan bir tavırdır. Zümer Suresi, 53. ayet: De ki: "Ey kendi aleyhlerinde olmak üzere ölçüyü taşıran kullarım. Allah’ın rahmetinden umut kesmeyin. Şüphesiz Allah, bütün günahları bağışlar. Çünkü O, bağışlayandır, esirgeyendir." Kur’an ayetleri genele şamil olduğundan, Allah’tan ümidimizi asla kesmemeliyiz. Her sıkıntının sonunda mutlaka bir rahatlık olacaktır.
İnsan, eğer çok iyi düşünüp, hayatını ciddi ve samimi bir şekilde gözden geçirse her işin, her olayın sonunda bir hayır olduğunu görecektir. İstek ve arzularımızın gerçekleşip gerçekleşmemesinin bizim için hayır olduğunu anlayıp sonca razı olduğumuz sürece huzurlu bir hayatımız olacaktır. Aksi taktirde huzursuzluk, bunalım, problemler başımızdan eksik olmayacaktır. İnsan, problemi kendi kendine oluşturmaktadır. Bunun nedeni tevekkül eksikliğidir. Kişi elde etmek istediği şey için mücadele eder, çalışır ve sonuçta başaramazsa sonuca razı olmalı, bunda da bir hayır vardır, diyerek tevekkül etmelidir ki, kendi kendini yemesin, huzurunu bozmasın, çevresindekileri de rahatsız etmesin.
Bütün bunlar ancak düşünen insanların yapabileceği bir şeydir. Nefsi arzular, insanın sağlıklı düşünmesini engeller. İstediğini yapamayan, elde edemeyen kişi bunu problem haline dönüştürürse akli melekelerini iyi kullanamaz, sağlıklı düşünemez. Sağlıklı düşünemeyen insanın da yaptığı, yapacağı işlerin sonucu da sağlıksız, olumsuz sonuç doğuracak, böylece daha fazla bunalıma girecektir. İnsanın her şeye gücü yetmeyebilir, her isteğine kavuşamayabilir. Bunları birer uyarı gibi düşünmeli, bu sonuçların kendisi hakkında hayır olduğunu düşünmeli ve sonuca rıza göstermelidir.
Huzur ve mutluluk teslimiyettedir. Teslimiyet ise sadece ve sadece bütün mahlûkatın yaratıcısı Allah’adır. Bunun dışında kimsenin karşısında boyun eğmemeli, teslim olmamalıdır insan. Kimin karşısında boyun eğiyorsanız onun kölesisiniz demektir. İstek ve arzular sadece ve sadece Allah’tan olmalıdır, öyledir de… İşveren, iş, makam, mevki, görev ve sorumluluk çalışanlar için birer vasıta, hizmet ve rızık mekânlarıdır. Bunun karşılığını veren ise Allah’tır. Bu böyle bilindikten sonra bizi yaratan bizim rızkımızı da rahatımızı da özgürlüğümüzü de düşünür. Hal böyle olunca bize düşen, görev ve sorumluluklarımızı layıkıyla yerine getirmek ve sonuca razı olmaktır. Hiçbir emek zayi olmaz…
Her şeyde bir hayır vardır demiştik… Başımıza gelen ve gelecek olan her şey bizim elimizle elde ettiklerimizdir. Düşünen insanlar için bunlar önemli mesajlardır. Mesajı da akıllı olanlar anlar. Allah da akıllı insanları sorumlu tutmuştur. Düşünmemizi, aklımızı kullanmamızı istemiştir. Bu yüzden değil midir ki hesaba çekileceğiz. Akıllı insan karar verme yetkisinde olduğu için kararının hesabını da vermekle mükelleftir.
Ölüm var, Haşr var, her gecenin bir sabahı, her hazanın bir baharı vardır ey insan…
18.02.2020
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.