MODERN İLİŞKİ TERCİHLERİ

• 29 Eylül 2023 Cuma 19:21:15

İnsanlar kendilerini sevecek insan aramaktan ziyade kendini sevdirecek insan ararlar. Evet bu noktaya kadar geldi insanoğlu. Aslında en korkulası şey budur. Tabi sevecek insan aramakta insan tabiatına aykırıdır. Çünkü ’sevilmek’ kavramı her ne kadar bizim için içgüdüsel bir şey de olsa bir o kadar da içgüdüseliğimizin dışındadır. Sahteleştirilebilir. ’Sevmek’ gibi bir ispatı yoktur. Doğru duydunuz sevilmenin bir sürü somut ispatı olabilir ancak soyut bir temele dayanır. ’Sevmek’ kadar gerçekçi bir duygusallığı yoktur. Koşullara dayalıdır. Çünkü ’sevmek’ herkesin yaşayacağı, ’sevilmek’ ise çok az insanın yaşayabileceği bir duygudur. Gerçekten iki insanın hiç bir türlü çabaya bağlı olmadan birbirlerini sevmesi doğal olarak ’sevilmek’ hissinide doğurur. Bunun bir diğer şekli ise çok çabalar sarf edilen, bedeller ödeyerek ganimet olarak alınan iki yüreğin karşılıklı sevgisidir bu paha biçilmezdir. Sağlamdır, yıkılmaz, çok güçlü bağışıklığı vardır. Bu iki sevgi türü günümüz ilişkilerinden çok uzaktadır. En büyük sebebi, teknolojik gelişimin insanların duygularını silah gibi kullanılan dönüştürücü bir güç haline gelmesidir. Bu teknolojik gelişim insan gelişimine de yaramış, herkes bir mükemmeliyetçi kişi sevmek arayışına girmiştir. Çünkü herkes en mükemmeli ister ve hakkettiğimizi düşünürüz. Bu mükemmeliyetçi ruh beraberinde aşk ve sevgi içindeki çaba, cefa, acı vs. yaşanması gereken duyguları ayırmaya ve bahsettiğimiz bu sevgi kavramlarını evrimleştirmeye çalışan insanları türetmeye başlamıştır. Bir duygu değil bir alet edasıyla kullanma ve çıkar ilişkileri çoğalmıştır. Bu ilişkilerde baskın tarafın ’sevmek’ duygusunu tatmadan ’sevilmek’ duygusunu hissetmeye başlaması, beraberinde somut ispatlar istemeye dürtüleri harekete geçirir. Baskın kişi, isteklerini ve arzularını tatmin edilmediğini anlamaya başlayınca kullan-at ürünleri gibi çıkar ilişkisi yaşadığı kişiyi hayatından direk çıkarır. Bu dürtülerini karşılayacak kişileri -kendini sevdirecek kişileri- bulabilmesi için belli kriterler koyar ve elindeki bütün cevheri sosyal mecralarda kullanır. Böylelikle sevgi kavramı (sevmek-sevilmek) yerini, insanlari listeleyip bir sınıf içerisine sokan, kendini sevdirecek insan aramakla ömrünü geçiren baskın karakterleri kişilere bırakır.