- 266 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
NEREDE O ESKİ YASTIKLAR
nerede o eski yastıklar el örgüsü mis gibi kokan yün yada pamuk dolu kayboldu gitti şimdi küs yastıgı diye bir şey çıktı karı koca ayrı yastıkta bir birinin nefesinden uzakta küs gibi yatıp küs kalkıyorlar gibi hiç biri eskinin yerini tutmuyor yorgun argın gelip hazıra konuyorlar ne eski sevgi kaldı nede saygı geçmişe uzanıyorum yıllar yıllar öncesine ne güzeldi mis gibi kokan domatesi peynirle saçta yapılan ekmege sarıp yedigimiz günler biber salçasını sürüp içine taze soganı maydonuzu koyupta dürüm yaptıgımız yanınanada mis gibi ayranla yedigimiz günlere gittim.
bu günde aynısını yapayım dedim birde baktımki hiç tadı kalmamış ne ekmegin ne salçanın nede ayranın her şeyin tadı yok.
evlilikleri düşünüyorum boşanmaların parmakla sayıldıgı günlerden bu güne geldik degil iki elin belki yüzlerce elin bile yetmeyecegi kadar çok nerede yanlış yapıyoruz diye soruyom kendime bir incir çekiirdegini bile doldurmayacak bahanelerin arkasına saklanıyoruz en ufak tartışmada kapıyı çekip çıkıyorlar kurtuluşu mahkemede arayarak suçu karşısındakine atarak yaşlı karı kocaları görüyorum asırları deviren birde yeni yetişenlere her yanımız beton dolu çalışma hayatı zor saatler yollarda geçiyor kendimden biliyorum eve gelince yorgunluktan oldugum yere çöküyorum.
birde eskileri düşünüyorum o zaman tarlada tapanda çalışıp eve gel hayvanların bakımını yap ev işini hallet birde çoluk çoçugun karnını doyur annlerimizin babalarımızın yaptıgını düşününce bir ailede en az 5 kişi olurdu şimdi ise 1 bilemedin 2 çocuk oda zorla kadın kendini düşünüyor erkek kendini yedigimizin zaten hepsi ya hormonlu yada katkılı oragnik hiç bir şey kalmadı hastalık çogaldı çocuk çagında dermansız derde düşen bebeler.
yolu yoktu çogu köyün nede bu kadar araç herkes kendi eker kendi biçerdi karasabanla sürülürdü tarlalar ata tohumları vardı tavuk pişerdi kazanda kokusu tüm sokaga yayılırdı yanına taze bahçeden toplanmış salata malzemeleri birde anadolunun bagrında yetişmiş bulgur pilavı bir sofra kurulurdu yere toplanılırdı hep birlikte bir tepside yenirdi tabak olmadan çala kaşık mis gibi yufka ekmekle şimdi masada yada herkes kendi odasında yada ayak üstü atıştırılan hazır yemekler acaba nere gitti bu dediklerim bizmi arıyoruz yada hayatın mı bize sundugu
nerede o eski yastıklar herkesin mutlu oldugu dönemler azıcık aşımız kaygısız başımız nerede özlüyorum işte o günleri herkesin yere serilen yataklara uzandıgı yazın yıldıları saydıgımız günleri kardeşlerimizle paylaştıgımız o mis kokulu yastıkları üstümüze örtülen yün yorganları birde sabah severek yedigim sıcak tırnak pidesine yagı sürüp içine koydugum antep biber turşusunu sıcak çayla kahvaltıyı yapmayı
nerede o mis kokulu uzun yastıklar nerede
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.