‘’Allah yeniden başlayanların yanındadır’’

• 12 Eylül 2023 Salı 14:55:05

‘’Allah yeniden başlayanların yanındadır’’

Hiçbir duygu “en” değildir âlemde. En acı, en kötü, en berbat, en fena bir hâl tasvir edilemez. Beterin beteri varsa, her beterin bitimi de var. Sana, fenanın tenhasında kaybolduğunu fısıldayan bütün acı hâlleri dingin ve mütebessim bir duruşla karşıla!
Çevrendeki toz pembe dünya seni aldatmasın pembe renklere bürünmüş saadet zannettiğimiz fikir ve olaylar seni aldatmasın. Toz pembenin içindeki saadet parçacıkları dallarından kırılmış ayrılmış umut dalları seni aldatmasın ,sonu hiçe ya da hüsrana çıkabilir.
Çevrende her gün birilerinin değiştirip göç ettiği ölümün sessiz çığlığı, arzuların uzaklığı, zamanın kaybolup gidişi, seni korkutmasın. Bunların zuhuru senin iradende değil. Kendinize ve çevrenize zarar veren hâl ve hareketlerde bulunuyorsanız geçmiş olsun, zihinsel bir rahatsızlığın pençelerindesiniz demektir. Fakat bu sizi korku ve ümitsizliğe sürüklemesin. Çünkü hayatta her şeyin bir çaresi vardır! Geride kalan küller yeniden varoluşun, yeniden doğuşun işaretidir.
Kırık dökükler yeniden güçlü bir şekilde kaynamanın, kaynaşmanın işaretidir. Günahlarla kirlenen ve kararan kalpleri nuranî bir masumiyete kavuşturmak da zulmet perdesinin açılmasıyla tamamdır. Hiçbir yeis, selâmetin ve felâhın ışığını kapatamaz, hiçbir günah Rabbin af ve mağfiretinden büyük olamaz ve ölüm, hatıraları zihinlerden menedemez, bilhassa da hayırlı amellere hiçliğin zehrini içiremez. Ölüm acıdır ama bir o kadarda yeniden doğuştur.
‘’insanlar uykudadır, ölünce uyanırlar ’’.Durum bu iken bir yok oluş söz konusu değil. Aksine devamlı bir hayat yaşam var. Yokluk, yoktur. Yok olmak, beni Ademe yazılmamıştır. Bu yüzdendir, kötülüğün iz düşümü cehennem, güzelliğin aynası cennettir. Yok olmak yoktur ama hayatı yokluğa mahkûm etmek mümkün. Umutsuz, karamsar, sevgisiz ve amelsiz bir kalp atışı, yokluğun var olduğu tek vasattır.
Âdem ile Havvayı cennetten çıkaran yasak elması bütün gücüyle var. Bu dünyada bir dalında şaşaalı bir hayat ve fani zevkler, hatta ihtiraslar, bir dalında dururken sen ümidi kesme yani ümitsizlik korku ve yeis. Hangi dala güvenip tutunursan akıbeti çok hazindir. Hangi daldan yersen sonu zarar. İnsanda gıda ihtiyaç duyan iki kısım var birisi nefis, diğeri ruhtur. Nefis ya zevk âleminin davetkâr tebessümüne aldanır ya da öyle bir yokluk öyküsü anlatır ki hayattan ve hayatın sahibinden ümit kestirir. Ve şeytan ordularının en etkin silahı da yine bu iki vahim duygudur: Zevk ve karamsarlık.
Bir de şöyle düşünelim insana isabet eden hiçbir şey baki değildir. Basamak gibi birinden diğerine atlar. Sefa yeri cennet ile gam ve keder yeri cehennem bu iki yolun girişinde yaşıyoruz tercih senin. Ya gam kuşunun güneşi siyaha boyayan nağmesi, ya da ümit kapısının açılıp güven dairesi tercih yine senin. Gam kuşu O, gelip geçecek bir hüznü sana sonsuz keder diye anlatır. Bir baş ağrısı uğramasın aciz bedene, evreni hiçe sayan devasa bir acıyla boy ölçüşmeye kalkar. Ayağı takılıp tökezleyince insan, zeminle bir olmuş düşüşlerin sancısına meydan okuyuverir. Bütün bu hâller, insanı defaatle yeis ve isyana yaklaştırır.
Hiçbir dert ve duygu en büyük değildir, en elem verici değildir. En acı, en kötü, en berbat, en fena bir hâl değildir. Anadolu’da beterin beteri var derler .Beterin beteride kalıcı değildir. Onunda bir üstü vardır. Beterin beteri varsa onlarında bir bitimi vardır. Sana en en diyerek fenaların gölgesinde kaybolmanı isteyenler olabilir. Bütün acı ve fenaları istikrarlı bir bekleyiş ve sabırla karşıla. Zira hiçbir acı ve fenalar inançlı insanı yok edemez. Hiçbir keder sonsuz değildir. Bütün acılar ,bütün fenalar varoluşla baki olamaz. Sen bunları mütebessim bir duruşla karşılarsan geldiği gibide giderler. Bütün enler ve fenalar insanı yok edecek gücü kendilerinde bulamaz. Yok olmaya bitmeye eksilmeye mahkûm olması gereken sen değilsin seni yaratılışından ve varlığından ayıran fenaların, enlerindir. Bütün enler ölür ve yok olurlar ama insanın ölümü yok oluş değildir sen kendini yeniden doğuşa hazırla ‘’onlar uykudadır ölünce uyanırlar’’ İnsan kendini ölüme ya da hiçliğe de bıraksa yok oluşu tesis edemez. Yok olamazsın insanoğlu, öyleyse nasıl var olacağının güzergahını belirle! Her insan özeldir, kendine özgüdür. Onu diğerlerinden ayıran ve özelleştiren ise ruhsal, bilişsel, sosyal ve fiziksel yapısıdır.
Yapı içindeki parçalardan birinde sorun olursa bütün sistem bu durumdan etkilenir. Kırık dökük hissedişleri, dünyanın olmazlarını, rayına oturmayan taşlarını, akla ters düşen vakıalarını, insanın içini yoran gariplikleri, hastalığa ram olmuş günleri-haftaları boş ver! Onlar senin aksine yok oluşa mahkûmlar ve sen, bütün olumsuzluklara rağmen varoluşla mühürlüsün. Allah’ın bir kapısı var değil ,binbir kapısı var. ’’Öyle bir ağızla tevbe ediniz ki hiç günah işlememiş olsun’’ onların nefesiyle o binbir kapı açılıverir. ’’Aşk ile bir kez Allah derse lisan, dökülür bütün günahlar misli hazan ‘’Dönüşü olmayan yollar, çıkmaz sokaklar, dağların ayrı düşürdüğü köyler, uçurumların hasret bıraktığı yakalar dünyalıktır. Onların hepsi ölümlüdür. Allah’a giden yollarda çıkmaz sokaklar ve uçurumlar bulunmaz. Tam tersi istikamette giderken dahi bir rahmetle hizaya geçilebilir,
Şeytanî ve nefsanî kaybedişler bir tövbe vesilesiyle geri kazanılabilir. Hasretler, saniyenin sonsuzda biri, bir zaman diliminde vuslata dönüşebilir ve acılar yerle bir olur da içerinden envai çeşit çiçek bitebilir. İnsanoğlu gamdan hali değildir her birini bir efkara yazmıştır. Şeytan günahkâr zevklerin peşi sıra insanı yokluğa götürüyorsa yokluktan dönemem” kaygısıyla da seni bulunduğun bataklığa demirliyor, geriye çekilir kıskısı güler sana.
Sen, ne kadar uzağa gittiysen de dönebilirsin. Her yönden iyi ve sağlıklı olmak için yapılması ve kaçınılması gereken birtakım hususlar vardır. Acıyla yoğrulsan da bilinçsizce davransan da ,yeniden kendini toparlayıp tekrar ayakların üstüne gelip kurtulabilirsin. Elinde öyle bir anahtarın olsun ki her kapıyı açsın .İşte sana anahtar’’BİSMİLLAH’’de aç her kapıyı. Yeniden başla ‘’Allah yeniden başlayanların yanındadır’’
================================AR========================