Gördesli makbule- tanıtım -1'inci perde
GÖRDESLİ MAKBULE PİYES
1- Oyuncular
Makbule Hanım: 21 yaşında
Usturumcalı Halil Efe :43 yaşında
Zeliha Hanım: 54 yaşında
İbrahim Ethem(Akıncı)Bey:45 yaşında
Parti Pehlivan Ağa:40 yaşında .
Selim Efendi:65 yaşında
Menşure Hanım:57 yaşında
Afet Hanım: 56 yaşında
Hamit:15 yaşında
Abdullah:13 yaşında
Hasan:10 yaşında
Murtaza:12 yaşında
Hüseyin: 12 yaşında
Kemal:14 yaşında
2-Yer :
Gördes ,Demirci ,Sındırgı,Akhisar
3-Mekan:
Gördes,Demirci dağları,simav dağları,şahan kayalıkları Akhisar,Sungurlu ,Kocayayla
4-Zaman:
15 Mayıs 1919- 17 Mayıs 1922
PERDE I
Sipil zeybeği arka fondan verilmektedir tercihe göre sahnede kısa süreliğine zeybekler gösterilebilir takribi 1:30 dakika
Dekor:Sahnenin ortasında ağaç kütüğü,evlerin önünde çarşaf gibi gerilmiş örtü,sahne arka fonda toprak renkli,sıvaları yer yer dökülmüş ve toprak sıvası dökük yerlerde gözüken ev,evin yanında taştan yapılmış oturaklar,bayanların oturacakları yer olan söğüt ağacı ve yer minderleri bulunmaktadır.Makbule Hanım ve arkadaşları sahneye çıkarak at sürer gibi ağaç dallarından yapılmış atları ile dolaşırken seyirciyi ortalayacak şekilde sahneye gelen oyuncu seyirciyi selamladıktan sonra at üzerinde koşuşturmalarına devam etmektedirler)
Anlatıcı (arka ses)- Yunan ordusu 15 Mayıs 1919 tarihinde İzmir’i işgal etmesi ve ardından da Batı Anadolu’yu işgal etmeye başlamıştı. Sıcak yaz günlerinin yaşandığı Haziran ayı idi.Gördes’in taştan yapılı Divan Mahallesi’nde toprak sıvalı toprak damlı evlerin sokaklarında.Yaşlılar, kadınlar,cepheden yaralı olarak gelenler ve çocuklar dolaşıyordu.Makbule Hanım 11 yasında idi genellikle erkeklerle oyunlar oynuyor, kız çocukları gibi bezden bebek,beşik gibi oyuncakları yoktu.Oyuncakları genelde tahtadan yapılmış kılıç,kama,silah veya tüfekdi.Mahalledeki çocuklar ile ağaç dallarından yapılmış atları ile yerdeki tozu kaldırarak koşuşturuken Makbule Hanım’nin sesi duyuldu.
Makbule Hanım-(elindeki tahta tabancayı at üzerinde koşuşturan çocuklara nişan alarak) DAN…DAN DANN!!..Hamit vuruldun.(hamit atı bir tarafa kendi bir tarafa yere yuvarlanır.yerde yatmış vaziyette Makbule Hanım’ye dönerek)
Hamit-Makbule Hanım vurulmadım atım tökezledi,bu yüzden düştüm attan
Makbule Hanım-Hamit vuruldun çık oyundan işte.
Hamit sağ eline aldığı dal parçasını sürüyerek başı önde ahır duvarının olduğu yere yöneldi gölgelik (evin yanındaki taş oturağa)yere oturdu ve Makbule Hanım ve diğer arkadaşlarını izlemeye koyuldu.
Makbule Hanım-DAN DAN DAN DAN!!Hasan vuruldun….Abdullah vuruldun.
Hasan –(yerde yatmış vaziyette Makbule Hanımye dönerek) Uf ya yine vurdun Makbule Hanım.Bir kezde biz seni vuralım olmazmı
Makbule Hanım-Vuruluyosunuz işte gizlenmeyi yapamıyorsunuz ki gizlenirken ya kafanız gözüküyor ya da ayaklarınız dikkat etmiyorsunuz vuruluyorsunuz sonra ben suçlu oluyorum.
Abdullah-aslında ben güzelde saklanmıştım nasıl gördün bilmiyorum ama olsun bakalım dedi
Hasan ve Abdullah ta ellerinde daldan atları nı sürüye sürüye Hamitin yanındaki gölgeliğe doğru yönelip oturdular.
Makbule Hanım-DAN…DAN..DANN. Murtaza ,Hüseyin Kemal vuruldunuz!! Çıkın oyundan ..
Murtaza ,Hüseyin Kemal’de itiraz etselerde Makbule Hanım tek tek hatalarını anlattı
Makbule Hanım-(sahnedeki kütüğün yanına gidip sadece başını gizleyerek)Hüseyin senin saklandığın kütük parçasından belinin tamamı gözüküyordu.Başını gizlemek saklanmak anlamına gelmiyor.deve kuşu gibi olursun mazallah dedi
(evin önünde tellere asılı sofra örtünün arkasına gizlenerek) Murtaza senin saklandığın örtü seni gizliyor sanıyorsun ama, o saklandığın örtü benim gözümden korur ateşimden koruyamaz dedi (Gülerek)
Kemal sende sağa sola ateş ederek mühimmatını bitirdin eee sonra ne olacak karşı karşıya geldiğimizde kimde cephane varsa o vuracak karşısındakini ..bende öyle yaptım seni vurdum (Makbule Hanım gölgelik alandaki taşlardan birinin üzerine oturur)
Anlatıcı (arka ses)-Arkadaşlarının olduğu yerdeki gölgelikte biraz soluklandıktan sonra Makbule Hanım ayağa kalktı birden avazı çıktığı kadar bağırdı gölgede oturan arkadaşlarına
Makbule Hanım-İçtimaya toplanın Marş Marş!!
Çocuklar neye uğradığını şaşırak birbirlerine baktılar şaşkın şaşkın
Makbule Hanım-İçtimaya toplanının diyorum Marş Marş!!
(Çocuklar gölgelik alandan süratle koşup tek sıra halinde içtima düzenine geçerek verilen emri yerine getirmenin ciddiyeti ile esas duruşta kıpırdamadan bekleme düzeni aldılar.
(Makbule Hanım sağ eli beline sardığı kuşagın içindeki tahtadan yapılmış uç kısmı hilal seklinde kesilmiş kamasının sapında sol eli belinde sıra halinde dizilen çocukların karşına geçerek
Makbule Hanım-Rahat!Hazır ol!Tüfek omuza!! komutlarını verdi.
(Karşısında duran çocuklar ellerindeki dal parçalarını omuzlarına koydular.Komutları verdikten sonra sıranın başından sonuna kadar (kontol etme amaçlı) ilerledi önüne geldiği oyuncunun tüfeğine dokunuyor).
Makbule Hanım-Murtaza! Tüfek öylemi omuzda taşınır,Kemal sende geç kalıyorsun tüfek omuza yaparken,Hasan senin hareketin idare eder ama sende sende diğerlerinin aksine hızlı yaptın.Komut verilince aynı anda ve disiplin içinde yapacaksınız dedi
(Çocuklar hep bir ağızdan) -Emredersin Gumandanım!!Emredersin gumandanım dediler
Anlatıcı (arka ses)Makbule Hanım komutan edası ile söylenen Emredersin gumandanım sözü ile daha mutlu oluyordu.Çocuklar Makbule Hanımnin bu sözü sevdiği için sıklıkla ve bıkmadan usanmadan söylüyorlardı.
(Makbule Hanım sesinin tonunu biraz daha sertleştirerek Komutu verdi)
Makbule Hanım-Selam dur!
(Selam duran çocukları tekrar tek tek kontrol eden Makbule Hanım çocukların karşısında orta yeri bularak)
Makbule Hanım-Nasılsın Asker!!
(Çocuklar hep bir ağızdan tok bir sesle)-Sağolun Gumandanım dediler
Makbule Hanım-Sizde sağolun Allah yar yardımcınız olsun asker!!
Çocuklar hep bir ağızdan-sağolun gumandanım
(Makbule Hanım sert bir ses tonuyla) -süngü tak asker…Hücummmm!!
(Çocuklar hep bir ağızdan -Allah Allah Allahhh!!! diye toprak tozlu yollarda koşuşuyorlardı Ortalık toz duman olunca
Makbule Hanım Kıta durr!! Komutunu verdi çocuklar soluk soluğa kalmışlar terlemişlerdi.
Toprak damlı evinin önünde oturan iki komşu menşure ve Afet hanımlar çocukların oynayışlarını hele helede Makbule Hanımyi izliyorlardı.)
Menşure Hanım-(başörtünü başında düzelterek) Ah yetim kızım Rahmetli Abdullah efendi Makbule Hanımyi daha küçük yaşlarda mısır tarlalarına giren yaban domuzlarını kovalaması için, tüfek kullanmasını öğretti, Makbule Hanım’de babasından aldığı eğitimleri tam ve eksiksiz uygulayarak çok kısa zamanda attığını vuran keskin bir nişancı oldu.Hatta bizim tarla ve yan tarlalarda gece boyunca korkusuzca nöbet beklerdi küçük yaşına aldırmadan
(Afet hanım menşure hanımı onaylar vaziyette başını sallayarak)
Afet Hanım-Hakıkaten Makbule Hanım kızımız tarlaya at ile gider gelirdi.Ata binmesi,at üzerinde duruşu muntazamdı.Hatta bir iki kere şahit oldum at dört nala koşarken belirleriği hedefleri vurmayı alışkanlık haline getirmiti.
Menşure - Makbule Hanım kızımız babası öldüğünde 12 yaşı idi.Annesi Zeliha hanımın himayesinde Abdullah efendinin yetiştirme şeklinden taviz vermeden atış talimlerini,ata binme ,silah kuşanmalarını annesi yaptırıyordu ne mübarek kadın Zeliha hanım. Makbule Hanım kızımız Abdullah beyin Kutsal emaneti gibi davrandı hep
(Zeliha hanım sağ elinde küçük bir bohça,sol elinde toprak testi ile evin tahta kapısından sokağa çıkarak)
Zeliha Hanım-Makbule Hanım gün batmadan tarladaki işleri bitirelim kızım.Sende silah ve teçhizatını al atış talimi yaptırayım
(Zeliha hanım menşure ve afet hanımların yanına gelerek)
Zeliha Hanım-Selamınaleyküm bacılar
Afet Hanım-Aleyküm selam bacım hayırlar ola
Zeliha Hanım-Tarlada az bi işimiz var onları yaptıktan sonra atış talimi yaptıracağım Makbule Hanım’ye.Yarının ne olacağı belli değil gelen haberler çok iyi değil yunan kuvvetleri Afyonkarahir’dan Türk Ordusu tarafından bu bölgeye doğru püskürtülmüş yarın ne olacağı belli olmaz
Menşure Hanım –Vallahi bazen sizi kıskanıyorum hem Makbule Hanım kızımız erkek gibi yetişiyor,gözü pek atılgan maşallah
Zeliha Hanım -Evet menşure bacı rahmetli erkek gibi yetiştirdi Makbule Hanımyi aslında erkek evlat bekliyorduk doğum olduktan sonra kız olduğunu öğrenen rahmetlinin babası ‘’Allahtan gelen her çocuk kutsaldır makbuldur,ismide makbul olduğu gibi Makbule Hanım olsun ‘’dedi ezanını okumuştu kulağına Rahmetli.
(Makbule Hanım mavzeri sağ eline, fişekleri omzuna sarmış vaziyette annesinin yanına gelerek)
Makbule Hanım Hanım-Hazırım anacığım müsaitsen gidelim
(Zeliha hanım, Afet Hanım ve Menşure hanıma dönerek)
Zeliha Hanım-Allaha ısmarladık bacılar
Mensure ve afet hanımlar-Yolunuz açık olsun uğurlar ola Selametle gidin gelin inşallah diyerek uğurladılar Zeliha Hanım ve Makbule Hanım Hanımı
Anlatıcı (arka ses)-Yıllar su gibi geçiyordu 19 yaşına gelen Makbule Hanım almış olduğu eğitimler sonucu ateş etme, ata binme yeteneklerini muhteşem bir sekilde geliştirmişti.Avluda söğüt altında oturmuş çay içiyorlardı mahalledeki komşular. Hatice Hanım önce Makbule Hanım Hanıma,sonra Zeliha Hanıma dönerek
Hatice Hanım –Makbule Hanım kızımız büyüdü serpildi artık evlenme yaşı geldi değil mi? dedi gülümseyerek
(Makbule Hanım şaşkın halde Hatice hanıma bakarak )
Makbule Hanım Hanım-Yooo dedi şaşkın şakın ben dedi anamla mutluyum da huzurluyum da
(Çay içen kadınlar Makbule Hanımnin bu sözüne karşı gülümsediler)
Hatice Hanım -abe kızım ömür boyu Zeliha Hanımın yanında olmayacaksın ,evlenip barklanacak, çoluk çocuğa karışmayacakmısın eninde sonunda
(Makbule Hanım Hanım Başını öne doğru eğerek)
Makbule Hanım Hanım-Ben ömür boyu anamla kalmaya razıyım .Bana hem analık, hem babalık, hem ustalık, hemde hocalık yaptı ne öğrendimse anamdan öğrendim her bir şeyimi anam hakkını ödeyemem. Dur dersede dururum bir ömür yanında dedi
Zeliha hanım Makbule Hanım’yi rahatlatmak için
Zeliha Hanım -19 yaşına girdi civanım.Lakin küçük yaşta beri cevval ve atik yetiştirdik Makbule Hanımyi.Evleneceği adamın Makbule Hanımyi taşıyacak güçte olması lazım pısırık korkak biri alırsa yazık olur kıza dedi.Zaten köy ve yakın köylerde ki tüm delikanlılar cephede isteyecek genç te yok köylerde şimdilik yanımda (dedi ve konuyu kapatarak Makbule Hanım’nin de içini rahatlatmış oldu zeliha hanım)(kendi aralarında havadan sudan konuşurken perde kapanır)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.