Terazi simgesel olarak adaleti doğruluğu temsil eder diye başlayalım...
Peki kime göre neye göre doğrudur kimin terazisi neye göre doğru tartar.

Her insanın hayatında beyninde oluşturduğu farkında olmasada mantığında oluşturduğu terazisi vardır kimi bunu hiç kullanmaz kullanamaz kimi kendikefesinin daima ağır basmasını sağlar ( ben bilirim benim, dediğim doğru, ben hak ediyorum, ben git meliyim, ben yapmalıyım, ben almalıyım vs.. Bu böyle gider).
Bazen terazi şaşıncada çok büyük hayal kırıklıkları yaşar öfkesini terazisinin kendi tarafında ağır basması için çok fazla ortalığı kırmasına sebep olan olaylar yaşar ve yaşatır ve bunun hiç farkında da olmaya bilir ( bunun farkında olan insanda çoktur) insanlar terazi kurmayı bıraka bilmesi için ilk önce kabullenmeyi doğru olanı sorgulamayı öğrenmeli bu öğrenim illaki çok fazla okumakla değil mantığını ve içindeki sevgiyi kullanmakla olur.
Egoist dediğimiz insanlar hiç bir zaman terazisini bozdurmaz terazi kurnayıda bırakmaz. Ve çabada sarfetmez o yüzden etrafınızda egoist insanlardan uzak durun veya uzaklaşın sizin yaşam kaliteniz için bu gerekli.
Hayatınızda terazi kurmayı bırakın kimin doğru kimin yanlış olduğunu düşünmek insan beyninin çoğu zaman istemsiz yaptığı bir denklemdir siz istemeseniz de yapar buradaki terazi kurmak farklıdır.
Başkasına olan öfkenizi kendi içinizde tutup biriktirdiklerinizle terazinizin kefesini doldurur karşı tarafı ılımlı da olsa dinlemessiniz . Yapmanız gereken olay olduğu anda noktayı koyup yön değiştirmek çünkü nekadar olayın içine girerseniz kefenizi okadar öfkeyle kurguya açık ve yorgunlukla doldurursunuz buda yaşam kalitenizi öldürür.kimse mükemmel değildir sözü vardır bazı insanlar hatalarını size karşı kimse mükemmel değildir hatasız kul olmaz hata yaptım der ve sizi yumuşatmak ister bur daki olay şudur ben böyleyim beni böyle kabul etmeye mecbursun demenin politik ve demogojik yoludur bu insanlar hata yapar yapmaz değil fakat bu sözü kullanıyorsa bu onun bu eylemi birdaha yapıcağının ve bunun sizi kırdığının umrunda olmadığını söylemenin yoludur. İnsan bir eylemi bikere yaparsa etraftan aldığı tepkide engellenen bilecek boyuttaysa birdaha birdaha yapar. Buda onun terazi kefesinin sürekli ağır bastığını sizi hayatında bir araç olarak kullandığını gösterir işte burda siz dengeyi sizin kefenizle onunkini eşitlemek için veya kendi kefenizi ağır ba olması için o kişiyle ilişkinizi kesip devam etmelisiniz ve böylelikle aynı döngüde yaşamaktan kurtulmalısınız.
bir toplumdada bir kişi bir bireyi eziyorsa Bilinki başkalarda ezileni ezmek için orda olacaktır.
Hiç bir zaman ne adalette nede başka konularda kimsenin terazisi dengeli değildir hayatta terazi kurarsak sonu daima hüsran yorgunluk ve öfke birikimidir.
Herşeyden önce bazı durumları kabullenmeyi öğrenmek gerekir kabullenmedikten sonra hiç bir birey egosunu dışına çıkıpta düz bir çizgide yaşayamaz hayatında daima öfke birikimleri hayal kırıklıkları ve nefret söylemleri olacaktır bu yüzden terazi kurmayın hayatı den gelemeye çalışmayın başkasının yaşadığı hahatı yaşamaya çalışmayın sadece hayatınızı dengeye yola sokmak için ilk önce planlarınızı günlük hatta saatlik yapın bir gün sonra olacakları hemen hesaplamayın dünyada tüm değişkenler hesaplama bilir matematiksel formüllerle yaşanan bir çok olay bilimle açıklana bilir fakat dünyadaki insan faktörü bu hesapların dışında olduğu için hayatı öğrenene kadar terazi kurmayın uzun hesaplar planlar yapmayın ilk önce neyiniz var bilin ve ne yapa bilirim diyerek kabullenin daha sonra adımınızı atıp ona göre yaşayın başkalarının tecrübesi sizi daima doğru yola götürmez başkasının hesabı sizin denkleminizin doğrusu değildir başkaydı yapıyor diyerek bir eylemi gerçekleştirmek dizi anlık belki mutlu edebilir fakat Bi taklitçiden öteye Gidemessin. Kabullen kendini tanı birey olduğunu bil ozaman terazi kurarak değil nefes alarak yaşar ve adımlarını atarsın