Kusursuz(Kusurlu)
Düşünüyorum... Cevabını bulmakla inat ediyor duygularım.
Ne kadar kötü insanlarla da karşılaşsak, tanıdığımız bir yeni insanda olsa önyargısız hayatımıza dâhil edebiliyoruz.
Önemsiyor, değer veriyoruz ve yaralarını sarıp kucak açabiliyoruz. Her anında her zaman yetmeye çalışıyoruz.
Bazen bu insanlar, sende ki bir boşluğu doldurur ya da sana ihtiyacı vardır ve sen ona can olursun yaşamasına destek olursun onun her şeyi olduğunu sanarsın.Ritmide yakaladıysan, tamamdır.Güvenmişlik,sadakat işte en güzel hangi duygular varsa başrole, sahne kıyafetini biz giydirmişizdir.Hayali bile olsa zamanla duygularından emin olursun artık.
Şüphe etmezsin onca vakit zamandan sonra.
Çünkü;
"Kendisi zaten yaralıdır,sana sığınmıştır.Ne zararı olabilir ki" dersin. Düşünmeden kaptırırsın kendini ve oyun olduğunu farketmeden izlemeye başlarsın.
Türlü zeka oyunları olur bazen senaryo da, geçmişi geçmemiş,geçmişin intikamını alır.Bazende geleceğe dâir daha iyi bakar.
Tedaviyede cevap veriyorum geçmişte takılı kalmadım mesajları verir yönetmen.
-Çocukluğumuzdan beri izlediğimiz filmlerin kaçı güzel bitti ki...
Konusu; gizem,piskoloji içeriyor..! (Düşününce hiçbir yaş izmemeli.)
...
Ve başlar film, melodisi ilk başlarda güzel usul usul çalar ve ilk olarak alt yazı geçer.
"Mahşerden önce hesap sormak ,cezasını kesmek istiyor ve bir daha ne dünyada ne de ahirette görmek dahi istenmiyor.Kimliği,kişiliği,karakteri,düşünceleri, yaradılış sebebini,evvelini ezelini, aldığı nefesini,yediği içtiği ne varsa bilmekle kalmamış olmamakla beraber düşünüyorum, düşünüyorum bir çıkış yolu bulamıyorum."
İzleyenlerin yorumuna baktığımızda ise;
-Sorsamda cevabı tatmin etmeyecek kadar inanmışlık güvenmişlik olsa bile sorguluyor ve hatayı inanmakta buluyorum..
Bu dönence sonunda tekrar tekrar kendine ( inanan sendin) diye sayıklıyor, başrol oyuncusu hakkını vermiş deyip tebrikler diyorsun. Senaryosuna inanmadığımız diziler,filmler onca saçmalıklar onca gereksiz emekler düşünürken bakıyorsun ki; İzleyici kitlesinden habersiz olduğun sadece sana özel düşündüğün başrol oyuncusunun,gizli hayranları ve onlarda birbirinden habersiz sadece bu film benim zannedenler, aldanmalar,en önemlisi ’İNANMAYA darbedir bu.
Bu film olsaydı eğer ismi "Kusursuz" ya da ...Buldum.
’Bana inanma yoksa...’ gibi soru olmalı ismi
film izlensin demi.
Bu film tutar çünkü:
gizem,psikoloji,gerilim,korku ve endişe sahneleri olmasada fazlaca vicdan içeriyor yazısı olmalı bu filmde.
Olmalı ki başrol oyuncusu bu duygudan haberdar olarak senaryosunda bu kadarda yapamam ben demeli.
O duyguyu mıh gibi beyninde yer etmeli bu kadar ileri gidemem demeli hani çizgisi olmalı bir insanın , sınırı olmalı.
-Karşındaki insan sana ne kadar yaklaşabilirse gerçek bir (çizgin) var ise, Rol arkadaşına karşı gidebiliceği kendisine dur diyebileceği bir çizgisi olmalı. Bu karakter meselesi bence olması gereken bu.. Bu demek değildir ki saygım yoktu sevgim yoktu. Bunun adı KARAKTERDiR, bir DURUŞTUR.
Bunlar güzel huylardır. Çünkü insan insanlara göre şekil alan bir yaradılış değildir. Yaradılışımızda akıl fikir var vicdan merhamet var.. Onca tedaviye cevap vermemişse bir kalp söylenmek istenen çok ama söylemeye değmez dediklerimiz var .
Bir söz vardır ’Bırak sarhoşu gittiği yerde yıkılsın.’
Öylesine gitsin bu insanlar,kendilerine nasıl bir artı olur nasıl bir koskoca yalanlar içinde yaşarlar aklım almıyor.
-Sadece şunu demek isterim"Kimseyi sevmeden önce kendini sev,kendine saygın olsun kendini önemse ve asla kendine yalan söyleme, söyleme ki kendi gururunu okşa kendine gel.."
-Hayata sarılabil insanları sevebil ,nefes alabil huzur bulabilesin ki bir o kadar mutlu olabil.
-Senden kimse birşey beklemiyor.Sen sana muhtaçsın senin sana ihtiyacın var kendinle barış, kendinle olduğun savaştan kurtul..
Sen sende değilsen bir hiç’sin o kadar...
(Kendini kusursuz zanneden kusurlu insanlara ithafen..)
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.