- 307 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
Karalamaca Hayatı İtinayla
Sevdalar Allah’ın kula ikramı aslında. Kulu aşk mecrasına çekiyor. Aşk ise sonsuz olana yolculuktur aslında. İşte kulu bir yola çıkarıyor yaradan. Kulların varacağı yer ilahi aşk olmalı iken duraklara takılıveriyor çok kimseler. Zaten herkesin de harcı değil bu. Nasip işi. Bin kez aşk çırağı tutuşturulur muhtelif sebeplerle, ama hiç bir kere maya tutmayabilirde. okuyup duyduklarınız nihayetsiz bir yolun yorgun yolcularının tınıları sadece. Aptalca değilde hüzünlü sadece. İki şey birbirine karıştırılıyor ve acele edilip ikisindende nasipsiz ayrılıyor bu yola çıkanlar. Bunlardan ilki evlilik hususu. Sevda ile başlayan aşk mecrasına çekilme durumu evliliğin de önüne geçiyor. Halbuki aşk ilahidir fanide aranmaz. Fani olanı da ilahileştirme gayreti hüsran ile sonuçlanır. İkincisi ise ilahi olan aşkı ararken yani o yolda terakki ederken ki bu süreç bir ömür sürer ve daimidir; makamlar vardır. O makamların engellerine takılır ve yıllarını orada tüketirler. Bunlar meczuplardır. O makamın duyguları onları öyle kaplar ki ne ileri ne geri gitmek istemezler. Yas tutanlarda böyledir. Gönlünü yasa öyle alıştırır ki o halden kurtulmak istemez. Duraklara, makamlara takılanlarda ziyan olduk derler. Kendi iradeleri sebebiyledir bu. Bu ikinci kısım birazda simurg kuşu ve kaf dağı hikayesine benzer. Hani şu 33 kuş...
Kimseyi kınamayız. Kimseyi üzmeyiz.
Allah aşka düşenlere kendini buldursun.
Duraklarda eyleşenlere hidayet ve gayret versin.
Yas içinde olanlara yaslarını giderecek ferahlık versin.
Evlilik yoluna(yada sonucunda evliliği murat edecekleri muhabbet sürecine çıkanlara) çıkıpta aşk derdi sebebiyle manevi yükler sebebiyle dünyalık nimeti, fırsatı kaçırma tehlikesine düşenleri de uyandırsın. Hepsinin yeri başkadır. Ayrı kulvarlardır. Ama bizim insanımız çok damar takılıyor. Gerçekçilikten ve ilimden uzakta yaşanıyor hayat. Buna kendi nefsimde dahil..
Selam diyememekte geçerli bir sebepten
Veda edemeden çekip gitmelerde
Her insanın bir derdi vardır kendince.
Allah hepsinin derdine derman versin.
Malumunuz ölümden başka her hastalığın derdi vardır. Birde tabi aşkta hastalıktır. Kara sevda mesela. Bunların ilacı aşkı faniye değil ilahiye taşımaktır. Aşk ilahi yaşanmadıkça hastalıktır. Balığın karada yaşamaya çalışması gibi. Ruh ahirete aittir ve onun aşk yolculuğu manevi hayatla mümkündür. Dünya onun için sadece perdedir, ıstıraptır, çiledir. Çiledir ama çekilesi bir çile.
Selam diyememekte geçerli bir sebepten
Veda edemeden çekip gitmelerde...
Her insanın bir derdi vardır kendince.
...
diye yazdık ama şu da bilinmeli ki iletişim yoksa fiil de yoktur. Evlilik ise fiildir. Şartlarını yerine getirmeyip hayıflanmalar nafiledir. Bu fiilin başı da tabi ki iletişimdir. Naz ile yasak aynı şey değildir mesela. Yasaklanana erdemli insanlar yaklaşmazlar. Uzaktan bakarlar, bahsi geçen duraklardan biri de bu olsa gerek. Oradan kopamazlar. Ancak iletişim olsa ama engeller olsa bu sefer bülbül ile gül hikayesi gibi olurdu. Gül’ün nazı bülbülün dertli sazı.. Arada iletşimi engeli varsa bağlantı yoktur ve fiili süreçte beklenemez. Ancak gönül çekildiği o mecradan belki Rabbisine yönelebilir. İletişim olmadan beklentiye girmek beyhude bir çabadır.
_______ °_______
Makamlardan bir makam ikilik alemi olabilir mi?
Gözlerim takılır bakarım sen sanarım
Aslını görmedim yanılırım ben, sanırım
Sonra da çekinir ar ederim saklanırım
Bir başka gönüle düşmekten utanırım
Hayat işte bazen insan gerçek ile hayali, visal ile mahbubu ayırt edemez. Bu vadi böyle bir makam. İkilik alemi. Herşey hercümerc. Herşey girift. Herşey vahdet. Arafta kalır insan, idrak, kalp. Sonra sorarsın acaba aynama düşen görüntünün aslı ne/kim idi? Özneyi ararsın, yüklemden geçip. O muydu dersin çok garip. Yükleme yüklenen bunca yükten sıyrılırcasına. Bilmiyorum gerçekten o görünen ne idi aynada? Sırrı mı eksildi yoksa. Neden göstermedi beni aksinde.? Neden bulamadım bir parça ışık aynadaki o gözlerimde? Yoksa yinemi zan içindeyim, yine mi hezeyan? Nedir bu sanrı bilen var mı?
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.