- 156 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
NİZİPLİ
Nizipli , Mintiğin gızı Olugun Yanı’na malın yanına çadıra göçünce evde tek galınca sıkılır. Oraya buraya giderdi.Ya Topalgilde olur ya Kör Ehmet’in evinde olur. Birisi üç beş guruş harçlık verse peşine dakılır. Evinde hiçbir şey olmasa çay ve şekeri muhakkak olur. Gış gelince takılamadan bıçkıyla Gısaoğlan’ın kesmesinin bir golunu kesip getirirdi. Ocaklığı odunsuz goymazdı. Tütünü , çayı bulursa içkisi olurdu. Demli çayı çok sever. Gara demliği gaynatır. Su çekmeden mis gibi acı gatıran edip içer. Gafayı bulunca ona buna çatar, söğer. Ev geçim, çoluk çocuk çok da umursamaz. Ebem Nizipli’nin çocukları adam olmuş göz değer şimdi deyip arkasını gaşırmış. Nizipi Bakkal’ın avradıyla laf olup duruyor. Birgün Çavuş İrbaham’dan habar geldi. Şu tekenizi bağlayın yoksa daşşağını iğdiş edeceğim diye tembihlemişti. Nizipli evde durmazdı. Akşam ,onun bunun işinde bazen üç beş guruşa bazen de boğaz tokluğuna çalışıp yorgun argın gelip ataşda bir bezdirme yapıp yer . Üstüne de demli çay, cuvara içerdi. El arabasının borusunun içine diremit goyar. Gümbürt diye ses çıkarırdı. Ulan bir atom bombası patlamış kim yapmış onu diye merak etsinler diye yapardı. Aptallarınan düşer kalkardı. Güçlü guvetli bir adamdı. Gavgada beş on gişinin gücü yetmezdi. Ancak akıl olarak çok saftı. Kim ne derse inanırdı. Soner Aptı Yusuf’un gızı Zahide’yi gaçırmıştı. Soner liseyi yeni bitirmişti. Nurettin aracılık edip gaçırtdı. Zahidenin iki çocuğu vardı. Biri Merve diğeri Furkan’dı. Merve birgün Nizipli dedeminen harmanda içtik . Var mı uyan bize lan bakan diye hey hey yapıp halay çektik demiş. Furkan’ı omzundan düşürmezdi. Çocukları çok severdi. Eve eli boş gelmezdi. Nizipli’nin çocukları inşaata geder çalışır. Nurettin davar güderdi. Daha çok ebemin yanında dururdu. Yalanı essah diye anlatırdı. Azmi dayımın oğlu İlker şe harfini çıkaramaz da se çıkarırdı yerine. Çok akıllı bir çocuktu. Sınavlarda hep derece yapardı. Erdoğan dayımın Özgür, Selim de emmi tarafını çok severdi. Bunlar Nizipli’nin yanında toplanır güler eğlenirlermiş. Duran dayım Bursa’dan garısından gaçıp köye gelmişdi. Daha çok anamın yanında dururdu. Akşam bize yatmaya gelirdi. Çavuşlu Almalı’daki tarlasını satmak istiyormuş. Topal’ın avradı , Çavış İrbaham şu Ahmet’in, şu Memmet’in, şu filanın şu falancanın adına deyip hepimizin yerine imza atıp tarlayı mıktarlık senediyle satmış. Bize de bir guruş para vermedi diye söyleniyordu. Bakkal’ın önce toprak bir damı varmış.Damın bir tarafında dükgeni varmış. Bir tarafı da köyün okuluymuş dam evin. Tarla emmisi Zıvlan Durdu’nunmuş. Hasibe’nin gocası Zıvlan Durdu ölünce gayını Çavuş Mustafa ile evlendirilir. Ondan da üç çocuğu olur. Hasibe’nin Zıvlan Durdu’dan olan oğlu Şeref emmisinin oğlu ve üvey gardeşi olan Topal’ı mahkemeye verir benim tarlamı vermiyor diye. Tarla iki dönüm civarında bir yer. Topal’ın evi içinde. Ev topraktı. Bozup üstünü çino yaptılar. Çavuşlu gabadayı olur. Eniği cücüğü hep gabadayı. Nizipli Bakkal için mahkemede yemin edip yalancı şahitcilik yapar. Birgün Soner Duran dayımın yakasına yapışır. Almalı’yı biz alacağız der. Nizipli’nin de habarı olur gavgadan. Gelip Duran dayıma esip gürler. Halbuki Duran dayım bizde yatıp kalkıyor . Almalı’nın Nurettin’in satın alması için çalışıyordu. Birgün tarlayı gizlice satın almışlar. Ağallarken farketmiştik aldıklarını. Hebelik ekindi. Bir yıl Çal salağı bir yıl Dırıl salağı ekin olurdu. Hebelik’in ekini yetmişti. Nizipli orağı gırar ekini tergerdi. Nurettin, Soner , Adem ekin biçiyorlar. Zahide, Nuriye, Mintiğin gızı şelek çekerdi. Biçme işi bitince hepsi çekerdi. Nizipli de Topal’ın ekini biçiyordu. İlker , Soner’e senin ev yerin assada olacak diyordu. Omar okulun yanını satacakmış. Soner parayı bastırıp almış. Omar’ın Azgıtlı Müzefer’den olan bir torunu vardı. Omar’ın gızı Hürü duldu. Evde hamile galıp iki çocuk sahibi olmuştu. Bu çocuklardan birisi de Zeki’ydi. Bu çocuk ebesi ve dedesi tarafından büyütüldü. Omar’ın oğlu yoktu. Çocuklarının hepsi gızdı. Torunu Zeki ocak bekleyecekti. Tarlaları birer ikişerdedesine sattırıp parasını çıtır çıtır yiyordu. Soner Omar’ın tarlasını alınca Topallar ile arası bozulmaya başladı. Tarlayı telledi. Topalgilin Çal’a giden yolu gapandı. Topal’ın avradı Omar’a eyi ken ediyordu. Gavur Depesi de ekin oluyordu. Ordan da yol gapalıydı. Topalgil davarı sattılar. Davarın ormana gidecek yolu galmadı. Soner Bakgalgilden tarafa daş duvar ördü. Üstünüde dikenli telle gapattı. Bu yüzden araları gergindi. Nizipli de Topalgilden çıkmıyordu. Ekini biçip öğle yemeğine kesmenin dibine oturdular. Nuriye, Zahide, Cennet, Nurettin, Soner, Adem Nizipli’ye ken biçiyordular. Bizim ekini biçmiyor, gedip düşmanın ekinini biçiyor diye söyleniyordular. Varıp Nizipli’ye çattılar. Nizipli Adem’i vurana gadar düşürdü. Soner, Hanifi, Adem, Cennet, Nurettin avrat uşak hepsi yapıştılar. Bağrış çağrış millet tamaşaya çıktı. Nizipli söyüp bağırıyordu. Ağzından gan gelmeye başladı. Gaşı yarılmıştı. Eyi bir dayak yemişti. Eve gelince Zahide’yi evden goğdu. Soner Omar’dan aldığı tarlanın içine daşlık yere hemen temel attı. Hanifi ustabaşıydı. İmece edip temeli attılar. Benim Maraş’ta okulum devam ediyordu. Gavaz Orhan Andırın’a gidecekti. Erkenden çıktım yukarı. Dezzem gahvaltı hazırlamıştı. Azmi dayımgilin de sesi betonun üstünde geliyordu. Mintiğin gızı ve Nurettin’in çadırı Erdoğan dayımın şimdiki evinin yanındaki yolun kenarındaki büyük yastı daşın üstündeydi. Yolun kenarıydı. Yatak bir sedirin üstünde yığılıydı. Yannık, süt gazanı , saçağı, tımbırık dışardaydı. Tandırın, sacın üstünde çörek yapardı. Şelek şelek getirip attığı odunlar barakanın yanındaydı. Önünde de davar guzluğu var. Aradan araba yolu var. Yolun üstünde eğri büyükçe bir ceviz ağacı var. Altında taka var. Cevizin golunda çocukların salıncağı var. Çayı iiçmemiştik daha. Gavaz yeni yekinmişti. Bicamayla duruyordu. Anca Mintiğin gızı cin çocuğu gibi ciğirmeye başladı. Nizipli yediği dayağın hıncını alıyordu. Nizipli kürekle kadının beline vuruyordu. Sen beni çocuklarına döğdürdün. Bunu senin yanına goymam. Hepinizi öldüreceğim. O çocuklarını da öldüreceğim. Ulan vurma , cır vurma , gırıldı belim. Yetişin beni öldürüyor. Herkes goşup geldi. Azmi dayımgil, Gavaz Orhan, dezzem geldiler. Nizipli Mintiğin gızını eyi bir elemişti. Belini dutuyordu. Belim gırıldı diyordu. Siline siline ağlıyordu. Azmi dayım baba ata demektir. Ata dövülür mü heç diyordu. Siz döğdünüz bu misillim adamı. Hem avratlık yapmıyonuz. Hürü eliyle halbır attırarak suçlu sensin.Hem de Zahide ikiniz adamları şifşirip döğdürdünüz. Sana az bile etti. Nizipli’yi Azmi dayım, Gavaz Orhan goluna girip eyi söyleyip Azmi dayımın evine örtmeye betonun üstüne elettiler. Sakinleştirip çay içirdiler. Mintiğin gızı ağlayıp sızlayarak barakada kaldı. Birez sonra Gavaz’ın Hacımurat arabasına binip Andırın’a geldik. Garajda bana bir çay söyledi Gavaz Orhan. Çayı içince başım döndü, midem bulandı.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.