Aşk cennetin dilinden bize kalan yegane hatıradır. -- bulor
Tu
Turan Yalçın
@turanyalcin

Bat Mı Yedin ?(öykü)

8 Ağustos 2023 Salı
Yorum

Bat Mı Yedin ?(öykü)

3

Yorum

1

Beğeni

0,0

Puan

5307

Okunma

Bat Mı Yedin ?(öykü)

BAT MI YEDİN?
Tokat’lı Esra , Ankara ‘da Üniversite okurken Uluslararası İnsani Yardım derneğinde de gönüllü olarak çalşımaya başlamıştı. Ailesine . “Hayatımda en mutlu olduğum anlar, bir çocuğun üşüyen başına bere giydirmek, acıkan karnına aş yetiştirmek, sevgiye susamış bir çocuğa gerçek bir abla gibi sevgi ve ilgi göstermek, kalem defter ve kitap hediye etmek “ olduğunu söylemişti. Bunu anlatırken dernekte çalışmanın kendisine ikinci bir Üniversite tamamlamış gibi hayat deneyimi kattığını da vurgulamıştı.
Okul hayatının nasıl geçtiğini unutmuştu sanki senelerce. Bir de bakmıştı ki son seneye gelmiş.
Bir gün dernek binasında gönüllü arkadaşlarına Bat ikram etmek geldi aklına. Tokat’ın meşhur bağ yaprağı ile bat ikram etmek... Oturdu bat yaparak ikram etti arkadaşlarına. Özellikle bayan arkadaşları Bat’ı ilk defa tadmışlardı. Çok da hoşlarına gitmişti. Derneğin ön bahçesinde bir bahar günü yedikleri Bat’dan sonra arkadaşının yaptığı kakaolu kekler ve çaylar, samimi sohbetler tüm yorgunluklarını unutturmuştu. Bir aradaşı “Keşke Tokat Bat’ını da Suriye de çocuklara Afganistan ‘da taddısak” demişti.
Bir Suriye gezisinde bunu da yapmışlardı arkadaşları ile. O güzel çocukların Bat yerken yaşadığı huzur ve mutluluğu da unutamamışlardı aylardır.
Derken mezuniyet günü de geldi çattı. Annesi, babası ve ağabeyi de Tokat’tan Esra’nın bu mutlu gününde yanında olmak için gelmişlerdi. Esra annesinin ne kadar güzel Bat yaptığını bildiğinden, Sürpriz olarak okuldaki mezuniyetten sonra, dernekte Bat yapmak istedi. Arkadaşlarını “mezuniyeti çay içerek kutlayacağız” diyerek topladı. Evde kekler yaptı arkadaşları ile...
Dernekte toplanan arkadaşları çayın yanında kekleri ve Batı görünce hem şaşırdı ve hem de sevindiler. Oturup Bat’ları yediler.
Bir arkadaşı “Esra Bat’ın güzel ama ustan annenin Bat’ı daha güzeldi” diye iltifat etti.
Bat üzerine sohbetler açıldı. Espriler yapıldı. Bat üzerine veciz sözler söylendi. Tokat’a başka illerden gelin gelenlerin Bat’ı nasıl sevdiklerini, çocuklarına Bat’ı nasıl sevdirdikleri konusunda sohbet edildi. Tokat’ta kadınları Bat gününden ve kabul günlerinde Bat yemelerinden uzun uzun bahsedildi. Herkes yöresindeki yemeklerden bahsettiler. “Yemek yemek bahene, sohbet dostluk şahane” ata sözünü böyle gösterdiler.
Çaylar peş peşe içildi. Kekler yenildi.
Esra “Keşke okulda hocalarımıza Bat’lı bir mezuniyet yapsaydık” bile dedi. Annesi Tokat’a dönüşte akrabalarını bahçelerinde toplayarak Bat’lı bir mezuniyet kutlaması daha yapacağından ve Üniversite mezunu bir kızın annesi olmasını dostlarına ilan edeceğini de gururla anlattı.
Esra’nın babası “Sevgili dostlarımız, bu güzel günde gördüm ki, İnsani duygularla kurulan bu dernek nerede açık ve aç çocuk varsa yardımına koşmuşlar. Bizlerde her zaman maddi ve manevi imkanlarımızla bu derneğe destek olduk. Bugün burada hem kızımızın mezuniyetini kutladık hem de dernekte sosyal insan olmasının gururunu yaşadık ve mutlu olduk. Üniversite gençliğinin Her şeyi anne ve babadan beklediği çağda Esra kızımızın ve arkadaşlarının böyle canla başla muhtaçlara yardım etmesini gururla ve takdirle karşıladık. “Marifet iltifata tabidir” demişler. Burada her kızı kızımız, her erkek Üniversiteliyi oğlumuz kabul ederek bağrımıza basarak kutluyorum “dedi. Bu duygulu konuşmayı herkes içten kabullendi. Alkışlar yerine “amin” sesleri yükseldi.
Çaylar tazelendi.
Sanki Ankara’da değil de Tokat’ta bir evin bahçesinde imiş gibi herkes kendini Tokat’ta hissetmeye başlamışlardı.
Bir ara Esra’ya babasevgi ile bakarak “ Bat mı yedin de güzelleştin” diye takılınca Esra muzipçe gülerek “öyle baba Bat’ın üstüne kuşburnu çayı da içince daha güzel oldum” dediği anda herkes kahkaha ile gülmeye başladı.
Esra’nın babası bu espriyi şöyle açıkladı. “Çocukluğumda komşumuz Köksal abi vardı. Herkese “ Bat mı yedin güzelleştin” diye espri yapardı. Bu bir dönem Tokat’lının ağzına sakız olmuştu. Köksal abi bu espriyi o kadar güzel söylerdi ki 50 yıl unutamadık yani.Buna tüm mahalle gülerdi. 50 yıl sonra aklıma bu espri geldi.” diyerek ortama daha güzellik kattı.
Esra’nın babası farklı illerden konuklara da Bat hakkında ne düşündüklerini sorunca Orada bulunan Sivas’lı birisi dedi ki “ Anladığım kadarı ile siz her güzel olay Bat yiyerek kutluyorsunuz. Bat’ın içine konan bakliyatlarda gerçekten insanı tok tutan ve besleyen malzemeler. Tadı da güzel bağ yaprağı kaliteli olursa sanırım Bat daha güzel oluyor. Bu güzel yemeği Türkiye’ye tanıtmak için bence Bat festivali yapılmalı. Ünlü sanatçılar Bat yapar ve Bat’ı yerse magazinciler de güzel haberler yaparak Bat’ın tanıtımına katkı sağlamış olurlar. Bzı yemek yarışmalarında, proğramlarında Tokat’lılar bat yapıyorlar ama sanırım ses getirmiyor. Daha çok ses getirecek çabalar olmalı. Tokat kebabı da yemiştim ama pahalı geliyor. Tokat’ta okuyan arkadaşlarım Bat’ı ve Kebabı öve öve bitiremezler ama Tokat Kebabı’nı da her öğrenci yiyemiyormuş pahalı olduğundan “dedi.
Orada bulunanlar çaylarından yudum yudum içerken bu yoruma gülümseyerek baktılar. Bu “haklısın ama elden ne gelir” anlamı katan bir gülümsemeydi galiba.
Esra’nın babası söz alarak “ Biz Tokat Bat’ını elimizden geldiği kadar hem yiyerek, hem Tokat dışından gelen misafirlerimize ikram ederek tanıtmaya çalışıyoruz. Sevgili ve güzel kızım Esra’nın yaptığı gibi kızlarımız mezuniyette Bat yapıyorlar ama sesimiz çıkmıyorsa sanırım kimseyi rahatsız etmemek için kısık konuşuyoruz “deyince oradakiler bu espriye de gülümseyerek karşılık verdiler.
Saatlerin çabuk geçtiğini ortamda bulunan iki yaşındaki Esat’ın uyuması ile fark ettiler. Esra’nın babası saatine bakarak “ Eee vakit gelmiş arabamızın kalkmasına. Bir Tokatlının dönüp dolaşıp gideceği yer, bat ve bağ yaprağı diyarı Kazova yani Tokat olmalıdır” diyerek esprili kişiliğini bir kere daha gösterdi.
Herkes yavaş yavaş toparlandılar. Yenen güzel Bat ve içilen çaylar dostlukları biraz daha pekiştirmiş ve Tokat’ın adı biraz daha duyulmuştu. “Damlaya Damlaya göl olur damlacıktan sel olur. Bakarsın Tokat Bat”ı dünyada duyulur” diyerek Esra’nın babası bir espri daha patlattı.
Herkes toparlanırken orada bulunan Mehmet kız arkadaşının kulağına eğilerek” Kız Esma Bat yedin güzelleştin. Gel bir kahve içelim de daha güzelleş” diyerek arkadaşı ile oradan ayrıldılar.
“Bat mı yedin güzelleştin” esprisi o gündan sonra gençlerin ağzına sakız oluverdi.

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Bat mı yedin ?(öykü) Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Bat mı yedin ?(öykü) yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
Bat Mı Yedin ?(öykü) yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Tu
Turan Yalçın, @turanyalcin
25.9.2024 17:08:03
Tokat ta batsız sohbet olmaZ kadınlar arasında
Tu
Turan Yalçın, @turanyalcin
25.9.2024 17:07:56
Tokat ta batsız sohbet olmaZ kadınlar arasında
Tu
Turan Yalçın, @turanyalcin
5.6.2024 20:04:31
Bat Tokat'ın milli yemeğidir...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.