- 275 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
MESUT ÖZÜNLÜ'DEN ÖZGÜN BİR KİTAP DAHA
Nazillili yazar ve şair Mesut Özünlü, Mısır hakkında ilgi çekici bir esere imza attı. Yazar, “Nil’in Dili, Kahire 1992, Mısır Anıları” başlığını taşıyan yeni kitabında, 1992 yılında burslu olarak gittiği Mısır’ın o yıllara ait günlük yaşamından değişik kesitlerin yanı sıra, birbirinden ilginç olay ve olgulardan, Mısır ve Türkiye toplumları arasında var olan tarihî ve kültürel yakınlıklardan söz ediyor.
Geçtiğimiz hafta Ankara’da yayınlanan, Yade Yayınları tarafından basılıp piyasaya çıkarılan kitap 216 sayfa tutarında olup, beş bölümden, otuz sekiz başlıktan ve on sekiz sayfalık geniş bir indeksten meydana geliyor. Birinci Bölüm “Genel Bir Bakış” üst başlığını taşıyor. Bu bölümde “Hayaller Ülkesi Mısır, Dünyanın Annesi Kahire” şeklinde iki tanıtıcı genel başlık yer alıyor. “Yolculuk ve Yerleşme” üst başlıklı İkinci Bölümde ise “Çıkış Uçuş Varış, İlk İzlenimler, Maâdi Semti, Heyecanlı Zamanlar, Tatsız Sürpriz” şeklinde başlıklar bulunuyor. “Üniversite Günleri” üst başlıklı Üçüncü Bölümde “Yurtta Hayat, Gize’den Piramitlere, Yeniden Öğrencilik, Nil’de Yüzen Evler, Akdeniz’in Gelini…”; “Kahire’nin Kucağında” üst başlıklı Dördüncü Bölümde “Sihirli Bir Ses, Ümmü Gülsüm Sevgisi, Nil’in Dili, Han-ı Halili’de Zaman, Ezher’in Gizemi..."; “Yaza Girerken” başlıklı Beşinci Bölümde de “Bahriye Vahaları, Yaz Akşamları, Mısır Firavun Müzesi, Mukattam Dağı, Elveda Kahire” gibi başlıklara yer veriliyor. Anı veya hatırat sahasında, son yıllarda yazılmış en özgün çalışmalardan biri olma izlenimi veren kitapta; şiirsel bir anlatımın yanında, akıcı bir üslup, betimlemeleri zengin bir dil kullanılıyor.
Yaklaşık on ay önce Nazilli’nin Dereağzı Mahallesi hakkında “Bir Köy Yaşamından Masalsı Anılar, Hayatımın İlk On Yılı 1964-1974” başlıklı bir kitap yayınlayan Mesut Özünlü, “Nil’in Dili, Kahire 1992, Mısır Anıları” adlı yeni kitabıyla ilgili şu bilgileri verdi: “Gençlik yılları, hızla dağılmakta olan bir İmparatorluğun çöküş zamanına denk gelmiş ve ömrünün yirmi sekiz bayramını (14 yılını) Galiçya’dan Filistin’e kadar uzanan harp meydanlarında geçirmiş, Aydın ilinin Nazilli kazasına bağlı Dereağzı köyünden Koca Ahmet oğlu Mustafa’nın torunu olarak dünyaya geldim. Mısır adını, daha, erken dönem çocukluğumun ilk yıllarında duydum. Kanal Harekâtı sırasında İngilizlere esir düşen ve üç yılını Kahire’deki esaret kamplarında geçiren dedeme ait Mısır’la ilgili birçok anıyı babamdan dinleyerek büyüdüm. Hatta “Mısır” kelimesinin aynı zamanda “darı” anlamına gelen bir tahıl türü olduğunu daha sonra öğrendiğimi söyleyebilirim. Bu nedenle ne zaman bu sözcüğü işitsem, basit bir tahıl türünden öte, içime engin bir derinliğin çöktüğünü ve uçsuz bucaksız bir ruhaniyetin âdeta bütün benliğimi sarmaladığını hissederim.”
Kitabında; Mısır’daki günlük yaşamı, ilginç olay veya olguları tenkit ve eleştiriden daha çok edebî ve sosyolojik bir bakış açısıyla ele alıp değerlendirdiğini söyleyen Özünlü “Niçin Mısır’a gitmiştim? Mısır bana ne vermişti? Ne aramış ne bulmuş, neler elde etmiştim Mısır’da? Mısır’a gitmek, her şeyden önce bir ilkler zinciriydi benim için. İlk defa uçağa binmek, ilk defa yeryüzünü bu kadar yüksekten ve geniş boyutlardan görmek… İlk defa yurt dışına çıkmak, ilk defa kendi ülkemle bir başka ülkeyi kıyaslama imkânı elde etmek… Kısacası Mısır, sanki ikinci miladım olmuştu benim. Çünkü Mısır’da ben kendimi ve geçmişimi bulmuştum. Dahası ilim ve irfan bulmuş, medeniyet bulmuştum. Millî kimliğimizi; dedemin izini, milletimin ikizini bulmuştum. Hani arayan bulurmuş derler ya, aradım ve buldum. Üniversitelerine gittim, sınıflarında bulundum, okullarında okudum, kütüphanelerinde araştırdım, şehirlerinde gezdim, caddelerinde yürüdüm, köprülerinden geçtim, çeşmelerinden su içtim, çarşılarında dolaştım, çöllerinden aştım, tatlı sözlü ve yanık yüzlü insanlarıyla konuştum. Velhasıl gittim geldim, okudum yazdım, aradım taradım, buldum gördüm, gezdim tozdum, yedim içtim; fakat doymadım, doyamadım. İşte bu kitabı bunun için yazdım. Bu ilginç ülkede bulunduğum sırada kafama ve zihin ajandama kısa kısa not ettiğim anı ve düşüncelerimi, romantik bir üslupla yeniden harmanlayıp siz sevgili okuyucularıma sunmaya çalıştım. Böyle yapmakla hem Mısır’a hayalen de olsa bir kez daha gitmek, hem oraları size biraz daha yakın hâle getirmek istedim.” ifadelerini kullandı.
MESUT ÖZÜNLÜ KİMDİR?
Diyanet TV Yayın Denetmeni, Yazar Şair, Redaktör, Çevirmen. 1965 yılında Nazilli’de doğdu. 1985 yılında Nazilli İmam Hatip Lisesi’nden, 1989 yılında Gazi Eğitim Fakültesi, Arap Dili Eğitimi Bölümü’nden; 2003 yılında Anadolu Üniversitesi AÖF İlahiyat Meslek Yüksek Okulu’ndan mezun oldu. 1992 yılında Millî Eğitim Bakanlığı’nın bilgi ve görgüyü artırma amaçlı Mısır bursuyla Kahire’ye gitti. Burada Arapça dil pratiğini ilerletti, Mısır’ı ve başkent Kahire’yi inceleyip araştırmaya çalıştı. Uzun yıllar Diyanet İşleri Başkanlığı, Dini Yayınlar Genel Müdürlüğünce hazırlanıp yayınlanan Diyanet Aylık, Avrupa, Avrasya ve Çocuk Dergileri ile Diyanet Aile Dergisi’nde tashih ve redaksiyon işlerinden sorumlu memur olarak görev yaptı. Almanya ve Romanya’da imamlık, Suudi Arabistan’ın Cidde, Mekke ve Medine şehirlerinde hac rehberliği ve tercümanlık gibi görevlerde bulundu. 2016-2017 öğretim yılında Gazi Üniversitesi, Yabancı Diller Yüksek Okulu Arapça Öğretmenliği hazırlık sınıfında dışarıdan haftalık 15’er saat ek dersler verdi. Yaklaşık beş yıl boyunca haftada bir gün TRT Genel Müdürlüğü bünyesinde Diyanet Televizyonu için yayını uygun görülen programların yayın denetmenliği görevini yürüttü. Hâlen Diyanet İşleri Başkanlığı, Dini Yayınlar Genel Müdürlüğü, Radyo ve Televizyon Daire Başkanlığında Yayın Denetleme Komisyonu Üyesi olarak görev yapmaktadır. İletişim Başkanlığı Basın Kartı sahibi olan Mesut Özünlü, Türkiye Yazarlar Birliği (TYB), Türkiye İlim ve Edebiyat Eseri Sahipleri Meslek Birliği (İLESAM) üyesidir.
Mesut ÖZÜNLÜ
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.