BİLİNÇSİZ TOPLUM TEHLİKELİDİR.
Bilinçsiz bir toplumu kandırmak, kendi fikirlerine inandırmak çok kolaydı aslında. Kendine ait fikirleri olmayanları iki süslü cümle, bir kaç yabancı kelime ile Kandırabilmek! Toplumun sadece duyduklarına körü körüne inanması, araştırmaması, bir fikri ölümüne savunurken bile aslında ne kadar yanlış ne kadar doğru olduğunu bilmesi. Bu kadar basitti aslında. Önce toplumun gözünü boya, süslü cümlelerin ile kendini sevdir, onlar için bir şeyler yapıyormuş gibi görün. Sana inandıkları, seni benimsedikleri anda ise fikirlerini işle ilmek ilmek.
Bilinçsiz toplumlar hayata o kadar at gözlüğü ile bakıyorlar ki ya kendi doğruları vardır ya da bir başkası kesinlikle hep doğruyu söylüyordur. Düşünün ki elinizde mavi bir kalem var herkes onun mavi yazdığını bilir, görürde ama toplumun benimsediği evet o ne derse o, kendilerince âlim diye adlandırdıkları biri çıkıp hayır bu kalem siyah der ve ısrarla bunu söylemeye devam eder, süslü kafa karıştırıcı cümleler kurarsa o toplum gözü kapalı buna inanır. Bilinçsiz toplumlar artık gözleriyle gördükleri halde gerçekliği reddediyorlar. Bir zaman sonra kendi doğru bildiklerini bile unutur hale geliyorlar. Gerçeği ayırt edebilme, doğrusunu sorgulama, araştırma tamamen yok olup gidiyor koca bir toplum kendi eliyle yaptığı bir âlimin fikircileri peşine takılıp gidiyor. Kimsenin yanlısı doğrusu yok toplum aynı yanlısı aynı doğrusu var kimsenin farkı ya da bir fikri yok.
Bir toplum okumalı hem de çokça okumalı, araştırmalı bir kaç bilgi ile yetinmemeli. Kendini geliştirme yolunda ilerlemeli bilinçsiz olmamalı. Bilinçsiz toplumları yalnız okumak, araştırmak, sorgulamak aydınlığa çıkarır.