- 186 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÖLÜM VE ARDINDAN SÖYLENENLER
ÖLÜM VE ARDINDAN SÖYLENENLER
Yaratılmış olan bütün varlıkların hepsi için ölüm kaçınılmazdır. Özellikle insanlar için her ölüm erkendir ve insanlar ölüm gerçeği karşısında çaresiz ve hüzünlüdür. Hüzün ise ölümün insanları sevdiklerinden ayırdığı içindir. Üzülen geride kalan, ardından el sallayıp, dualarla uğurlayanlardır. Ölen, öldüğünden çok da mutludur belki de, kim bilir…
İnanan insanlar ölülerinin ardından, “Allah rahmet eylesin, mekânı cennet olsun, imanı ona yoldaş olsun.” gibi hayır dualar eder. Hiçbir zaman olumsuz, kötü söz ve kusurlarından bahsedemez. Çünkü Peygamber Efendimiz bizi bu konuda uyarmıştır. Biz de bu uyarılara dikkat etmeli, bir kısmını aşağıda belirttiğim Hadisi Şerifleri dikkatlice okumalı ve gereğini yapmalıyız.
“ Ölen isterse bir müşrik olsun, ölüler hakkında kötü şeyler konuşmak bir Müslüman’a yakışmaz. Konuşulan ölüye ulaşmaz. Ancak yaşayanları incitir; sevenlerini kırar.”
“ Ölülerinizi güzellikleri ile anınız; yalnızca iyi taraflarını dile getiriniz. Günah ve kötülüklerini ise gizleyiniz.”
“ İçinizden biri vefat ettiği zaman onun bağışlanması için dua ediniz. Ayıplarını ortaya dökmeyiniz; dedikodusunu yapmayınız.”
“ Ölülerinize sakın dil uzatmayın; hele ki sövüp saymaya kalkmayın. Çünkü onlar dünyada yapmış oldukları kötülüklerinin cezasını çekeceği, iyiliklerinin de ödülünü alacağı en âdil mercie gitmiş bulunmaktadırlar; onların cezalandırılması ya da ödüllendirilmesi size düşmez.”
“ Mümin, kimseyi kötülemez; kimseye lânet okumaz.”
Her canlının bir gün mutlaka öleceğini hepimiz biliyoruz. Ölümün bir yok oluş değil, yeniden diriliş olduğunun idrakinde olan Müslümanlar, sevdiklerinin ardından; “Allah rahmet eylesin, makamını cennet, Peygamber Efendimize komşu eylesin, vb.” dualar ederler. Geride kalanlara da sabırlar dilemek gerekir. Genel ifadeyle, baş sağlığı dilemek, olarak ifade edilen taziyelerde, “Başın sağ olsun değil, Allah sabırlar versin.” ifadesinin kullanılması en doğrusudur.
Bizde kime nasıl dua edileceğinin bilincinde olmayan ya da niyetinde bir sıkıntı olanlar var ki ölülerin ardından; “Toprağı bol olsun, ışıklar içinde uyusun, vb. gibi. ” ifadeler kullanılıyor. Bunlar dua mı değil mi? Dua diyorsanız, bu nasıl bir dua? Bu tür ifadeleri nedense İslami hassasiyeti olmayan bazı kesimlerin kullandığını görüyoruz. Bunların yanında Müslümanlığına toz kondurmayıp Müslümanlara kızdığı için bu tür ifadeler kullanan kesimler de maalesef son zamanlarda çokça türedi. Müslüman ama nasıl dua edeceğini bilmiyor ya da ne söylediğinin farkında değil. Belki de bu tür sözleri daha çağdaş ve modern buluyorlardır, kim bilir…
İnançsız, yani ahiret gününe, ölümden sonraki, hayata, hesap gününe inanmayan insanlar için her ölüm erkendir. Bu anlayıştaki insanlar, yaşarlar, biyolojik özelliklerini kaybettikten sonra ölürler, diğer hayvan ve bitkiler gibi toprağa karışıp birer gübre olup yeni doğacak canlılara can katarlar. Hal böyleyken ölenlerin ardından, “Toprağı bol olsun, ışıklar içinde uyusun.” sözleri ilginç değil mi? Toprağı neden bol olsun ki? Öldükten sonra ölünün ne işine yarayacak? Ardından, “ Işıklar içinde uyusun.” diyor. Ölmemiş yani… Uyuyor… Peki, dua mı ediyorsun, beddua mı? Uyuyan insan mezarda ışıklar içinde olursa nasıl uyuyacak?
İnanan inanmayan her kim nasıl dua etmek istiyorsa etsin ama eğer bir insan inançlı, İslam üzere ise yani Müslümanım diyor ve Müslümanlığının gereğini yerine getirmeye çalışıyorsa asla ölülerinin ardından “Işıklar içinde uyusun, toprağı bol olsun.” gibi ifadeleri kullanamaz, kullanmamalı. Müslüman, kullanacağı ifadelere dikkat eden, kusurları örten, güzellikleri övendir. Dedikodu yapan, insanların kusurlarını ifşa eden değildir. Ayrıca, ölülerin ardından olumsuz sözler söylemek Müslümanlığa yakışmaz. Herkes, özellikle Müslümanım diyenler, hal ve hareketlerine, ağzından çıkana dikkat edecek vesselam… 16.02.2020
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.