- 744 Okunma
- 10 Yorum
- 10 Beğeni
Hayal kurmak cesaret işi:)
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
- İnsanoğlu keşfetmeyi, yeni şeyleri öğrenmeyi her zaman istemiştir.
Merakı, öğrenme duygusu ile yeni şeyleri, görmediği yerleri ve hayal ettiği yerleri hep keşfetme isteği ile keşifler yapmaya çalışmıştır.
Büyük keşifler için büyük hayaller ile yola çıkmak gerekmektedir.
Eski Yunanlılar ve Mısırlar döneminden itibaren deniz aşırı keşifler başlamış ve birçok bilinmeyen yer keşfedilmek için yola çıkılmıştır. Bu yeni yerleri bulma isteği asırlar boyunca devam etmiştir.
Keşifler konusunda Vikingler de çok iyilerdir.
Grönland ve İzlanda gibi yerleri keşfetmeleri ve denizcilik konusundaki bilgileri ile birçok medeniyete ışık tutmuşlardır. Amerika kıtasının keşfi ile adını tarihe yazdıran Kristof Kolomb, Amerika tarihini başlatan insan olarak anılır olmuştur.
İpek Yolu ile büyük bir ticaret ağını kullananlar da bu keşiflere çok büyük katkı sağlamıştır.
Yeni kıta ve kara parçalarının keşfinden sonra insanoğlu gözünü yukarıya (yıldızlara, gezegenlere) dikmiştir.
Bunları size neden anlatıyorum bilin bakalım?.
:)
İnsanlara hayaliniz ne? Bir hayal kurar mısın? Diye sorduğumda çoğunlukla ne hayali, hiç düşünmedim, hayal kurmaya zamanım bile yok gibi cümleler duyuyorum. Acaba neden?
Hayal kurmayı mı bilmiyoruz, buna cesaretimiz mi yok?
Cesaret sadece korku okyanusu içinde var olabilir.
Cesaret, korku okyanusu içinde bir adadır.
Korku vardır; ama bu korkuya rağmen insan o riski göze alır; işte cesaret budur.
İnsan titrer, insan karanlığa girmekten korkar; ama yine de girer.
İnsan, kendine rağmen adım atar; cesur olmanın anlamı budur.
Bu, korkusuzluk demek değildir.
Korku dolu olmak ama onun altında ezilmemek demektir.
İnsanlar hayal kavramını uzun zamandır unutmuş durumda.
Geçmiş kuşaklara baktığımızda insanların kurduğu hayaller onların gözlerinde imkansız değildi.
Ama sonra bir şey oldu ve hayallere inanmamaya başladılar.
Hayaller Paris yaşam Somali bu sözü çok duyar oldum:))
Yeteneklerin en fazla geliştiği an, insanın bütün bir dünyayı karşısına aldığı andır.
Halbuki şu an hayatımızı kolaylaştıran çoğu şey önceden bir hayaldi.
Birçok şey önce onun hayalini kuran insan tarafından icat edildi.
En güzel mimari yapılar önce hayal edildi sonra insanlığa mal oldu.
Başarılarıyla insanlık tarihine geçmiş birçok sporcu, bilim adamı zaten hayallerinde ve zihinlerinde bu başarıya çoktan ulaşmışlardı.
Peki soruyorum şimdi sizlere ?..Bu insanlar ne yaptılar ?..Hayal kurmaya cesaret ettiler, onların cesaretleri vardı.
Bir iş önce hayal dünyamızda sonra gerçek dünyamızda başarıya ulaşır.
Asıl saygıya değer olan, eleştiren kişi değildir.
Güçlü adamın nasıl tökezlediğine ya da işi yapanın eksik olduğu noktaya dikkat çeken kişi değildir.
Saygınlık gerçekten meydanda olan, yüzü toza toprağa, tere ve kana bulanmış cesurca çarpışan, düşen ve her seferinde ayağa kalkan, büyük coşkuları, gerçek bağlılıkları bilen ve kendini değerli bir amaca adayan, en iyi durumda ,başarısız olursa, zaferi elde edeceğin ,en kötü durumda, başarısız olursa ,büyük bir cesaretle savaşarak başarısız olduğunu bilen, böylece ne zaferi ne de yenilgiyi bilmeyen ürkek ruhların arasına katılmayan kişiye aittir.
Cesaret sadece korku okyanusu içinde var olabilir.
Cesaret, korku okyanusu içinde bir adadır.
Korku vardır; ama bu korkuya rağmen insan o riski göze alır; işte cesaret budur.
İnsan titrer, insan karanlığa girmekten korkar; ama yine de girer. İnsan, kendine rağmen adım atar; cesur olmanın anlamı budur.
Bu, korkusuzluk demek değildir.
Korku dolu olmak ama onun altında ezilmemek demektir.
Hayal kurma dürtüsü herkeste eşit miktarda vardır.
Sonuç olarak birçok hayalperestle eşitiz.
Yaşamın yapısında umut ve inanca bağlı olan ve onların bir halkasını oluşturan bir öge daha vardır.
Cesaret, ya da direnme gücü.
Direnme gücü, dünya “evet” sözcüğünü duymak istediğinde “hayır” diyebilme yetisidir.
Hayal kurmak kişiye verilen en büyük hediyelerden biridir.
Hedeflerimizde zaman zaman sapmalar olsa da hayallerimiz onları bırakmazlar.
Cesaret bazen acıya dayanabilmek için dişlerini sıkmak, her güne yeniden başlamak ve daha iyi bir hayata ağır adımlarla ilerlemektir.
Çocukken hayatımızı hayal kurarak zenginleştirirdik, büyüdükçe gelen farkındalık ile içimizdeki cesareti de törpüledik.
Cesaret olmadan zeka hiçbir işe yaramaz; zeka olmadan cesaret ise aptallıktır.
Dünya tarihi, aptal insanların cesur ya da zeki insanların korkak olduğu dönemlerle doludur.
Bir hayalperest olarak kendime eziyet etmiyorum.
Yaralarımın, ancak cesaretle üzerlerine gidersem iyileşebileceğini uzun zaman önce öğrendim.
Hayal kurmak kimilerine göre gerçeklikten uzaklaşmak kimilerine göre ise kendini bulmaktır.
Dünya değiştikçe biz insanlar yeni alışkanlıklara sahip olduk ve her geçen zaman yeni çağa ayak uydurabilmek için kendimizi güncelliyoruz.
Yapabildiğiniz veya düşünebildiğiniz her neyse başlayın.
Cesaretin dehası, kudreti ve büyüsü vardır.
Hiç kimse senden iyi değildir.
Ama bir şeyler yapmaya cesaret etmezsen, sen de kimseden iyi değilsindir.
Hayal etmek düşünmek, risk almak ve cesaret etmek demektir.
Düşünmeye cesaret edemeyen, kendi iradelerinden vazgeçer.
Çok parlak olan gençlerin pek çoğu, ne kendileri ne de yaşadıkları dünya için hiçbir şey başaramadılar.
Çünkü bir şeye başlama cesaretini asla gösteremediler.
Kendi kalbine bakamayanın yaşamı bulanıktır; kendi yüreğine bakabilme cesareti gösterenler gönlünün muradını keşfedenlerdir.
Dışarıya bakan rüya görür, hayal dünyasında kaybolur; içeriye bakan uyanır, kendini keşfeder.
Cesaret ile merak, bilinmeyen bir bahçeye girildiğinde birlikte işler.
Kimi zaman merak, gizlenmiş cesareti ortaya çıkarabilir, kışkırtır.
Ama bana öyle geliyor ki, merak çabucak yok oluverir de cesaret uzun bir yol almak zorundadır.
Merak, birlikte iyi olunan ama güvenilemeyen bir arkadaşa benzer.
Seni bir şeyler yapmaya kışkırtabilir de gerektiği zaman savuşup gider.
İşte o zaman sen de devam etmek için cesaretini toplamak zorunda kalırsın.
Hayallerimizin peşinden gitmek için ,cesaretimizin olması gerekir:))
Semra EROĞLU Şiirleri sevdiren kadın
YORUMLAR
Hayallerimizi bile çaldılar...Bu ülkede hayal kur denildiğinde herkesin hayali o kadar bencilleşti ve okadar maddeci oldu ki , eskiden idealist hayallerimiz vardı , dünyayı daha iyi daha yaşanır hale getirmek gibi yada bir buluş icat etmek adını tarihe yazdırmak gibi. Şimdi iyi bir araba, güzel bir ev yada çok zengin olmak gibi bencilleşti hayaller. Yazınızı beğenerek okudum , güzeldi sayın kalem yürek sesiniz hiç susmasın
Semra Eroğlu
harikasınız sevgili şairem
hayaller iyi ki var umudun da tüten ocağı değil mi hem?
içten sevgimle
Semra Eroğlu
Geçim derdinden hayal kurmaya fırsat bulamıyor insanlar, hoş görmeli...
Cesaretten ziyade heves kalmadı sanırım...
Kelamınıza sağlık hocam çok güzeldi yazı.
Semra Eroğlu
Teşekkürler sevgilerimle.
Semra Eroğlu
Cesaret olmadan zeka hiçbir işe yaramaz; zeka olmadan cesaret ise aptallıktır. Dünya tarihi, aptal insanların cesur ya da zeki insanların korkak olduğu dönemlerle doludur.
Çok güzel yazının teması olabilir düşüncesindeyim
Semra Eroğlu
Şöyle de düşünebiliriz, eğer hayal kuran mucidler olmasaydı?
Sevgilerimle.
Çok parlak olan gençlerin pek çoğu, ne kendileri ne de yaşadıkları dünya için hiçbir şey başaramadılar. Çünkü bir şeye başlama cesaretini asla gösteremediler.
Tartışılır Zamana ve mekana göre değişir düşüncesindeyim
Bu düşüncelerim yazının değerine asla gölge düşürmez
Ukalalık da denmemeli
Yazara ve seçicilere selam ve saygıyla
EM.HAKİM tarafından 17.7.2023 13:22:41 zamanında düzenlenmiştir.
EM.HAKİM tarafından 17.7.2023 13:26:40 zamanında düzenlenmiştir.
Semra Eroğlu
Fazla uzağa gitmeye de gerek yok etrafımızı gözlemlememiz kafidir.
Teşekkür ederim.
İnsanlık kendini gizlemediği sürece ileriye doğru yürümüştür , gelişmiştir , uygarlıkları yaşata bilmiştir kutlarım bu çalışmanızı saygılar
Semra Eroğlu
Tanrı korku ve cesareti insanda kendi dünyasında nuruyla üfleyerek kendini tanıttı..
İnsan elbet korkular mevcut olur,insan vardır yükseklikten korkar,insan vardır köpekten,
İnsan vardır insandan korkar..
Cezadan işkenceden,veyahut tutsaklıktan..
Bunların hepsi görünmeyen Allahın insanda lütfettiği kendinden korkuttuğu korkulardır...
Vesselam.
Günün yazısını kutlarım ..
Semra Eroğlu
Teşekkür ederim güzel yorumunuz için saygılar...
Bitkiler fotosentez yapar insanlarda hayal kurar. Bitkiler doğayı var ederken insanlar medeniyeti var eder. Doğanın bitki örtüsüyle uygarlık iç içe gelişir. Hayal kuran insan insanlığa nefes aldırır. Çoğu insan pasif hayal kurar bazı insanlarda cesaretle hayallerini gerçekleştirmeye atılır. Toplumsal olarak bakarsak kimileri sadece hayal kurar kimileri de kurulan hayalleri su bağı kurarak yatağında sanatında akıtır. Yazınızın vurgusu hayal kuranın cesaretine yönelik olmasıdır. Kişisel olarak hayalini başaran çok azdır. Toplumsal olarak başaran ülkeler gelişmiş ülkeler olmaktadır. Tebrikler.
Semra Eroğlu
Açlık duygusu gibi, yada sevgiye ihtiyaç gibi ,hayal kurmak bir ihtiyaç.
Saygılarımla...