- 319 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KENDİSİYLE KONUŞANLAR DEĞİL, KONUŞAMAYANLAR DELİDİR.
Kendisiyle konuşanlar değil, konuşamayanlar delidir.[1]
İnsanların birbirine bazen şaka yollu bazen de ciddi ciddi söyledikleri bir cümledir; “Kendisiyle/ kendi kendine konuşanlara deli derler.”
Toplumun üzerine inşa edildiği temel prensip şudur: insanın bir fikri bir derdi ya da öylesine söyleceyek bir sözü varsa, ya birine söyler ya onu bir yere yazar ya da başka bir şekilde halleder. Ama kendine, özellikle de sesli bir şekilde bir cümle kurmaz. Herhangi birine konuştuğu gibi bir cümleyi kendi kendine sesli bir şekilde söylerse, toplum nazarında deli sıfatıyla yaftalanır.
Kendisine bir şeyler söyleyenlerin cemiyette delirmiş olarak görülmesi öyle kanıksanmış ki, etrafında kimse olmadan boş bulunarak bir kelimeyi ağzından kaçırana hilkat garibesi gözüyle bakarlar.
O nedenledir ki, İstanbul’un yalnızlığında kendine bir şeyler mırıldanana delidir ne yapsa yeridir, uzak duralım diyerek mesafeler koyarız. Bunda haklıyızdır da. Çünkü kendisiyle konuşmak tuhaf görülmemesi gereken bir şey olsa da, kendisiyle konuşma biçimi önemlidir.
Sokakta bağıra bağıra kendine bir şeyler söyleyene herkes farklı bakar. Ama kendi kendine bir şeyler mırıldanan, kendine kısa cümleler kuran insanlara da böyle bakıldığında, herkes mi deli ya hu diyoruz.
Ancak kendisiyle konuşan/ konuşabilen insanlara ihtiyacımız var. Bu kendisiyle konuşma hali; bir nevi bir öz eleştiri, kendini düzeltme isteğini içinde barındıran ve hatta yalnızlıktan kendisiyle konuşma ve kendisine arkadaş olma durumunu bile içine alabilir. Keşke birileri kendine dönüp bakabilse ve kendine bir şeyler söyleyebilse...
Başkalarıyla meşgul olanların sayısı o kadar fazla ki, artık çoğu insan bir öz eleştiri yapmaktan bile aciz. Kimseye gözünün üstüne kaşın var denmiyor. Hep başkaları yanlışta, başkaları haksızlık yapıyor, başkaları başkaları...
Kendisiyle konuşan insanın deli olma potansiyeli neyse, mütemadiyen başkalarını suçlayan insanın aklını kaçırmış olma olasılığı da aynıdır. Çünkü hep kendisini doğru gören birinin halüsinasyon dünyasında gezindiği düşünülebilir. Bunun psikoloji dünyasında başka bir açıklaması da vardır elbette. Ama biz bu kadarını söylemekle yetineceğiz.
Evet, bu yazılanlardan “Kendisiyle konuşanlar değil, konuşamayanlar delidir” tezini yazının kendi kapsamında değerlendirdiğimiz zaman hatalı bir cümle olmadığını düşünüyoruz. Psikoloji alanında elbette durum farklıdır...
Meseleyi teşbihle verdiğimiz örnekle birlikte, kendisiyle konuşmanın sağlıklı olduğunu bile savunabiliriz belki. Öyle ki, insanların giderek yalnızlaştığı bir dünyada kendisiyle konuşmak, insan için ruhsal ve sosyal sağlık açısından belki tek yoldur...
Zeynep Zuhal Kılınç
[1] Dolaylı olarak psikolojik bir bunalıma girebilir. Burada kastedilen “delidir” sözü, toplum dilinde ruhsal bir bunalıma giren birisinin girdiği ruh haline tekâbül etmektedir. Zira toplumda deli tabiri maalesef psikolojik rahatsızlığı olanlar için kullanılmaktadır.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.