- 339 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Madam/Barones
_____________________Hayat, modayla daha- da güzel:)
Giyim kuşam konusu, insanlığın var oluşundan bu yana, ilgi çekmeye devam etmiştir...
Pek çoğumuz, her sezon moda olan trendlere bir göz atıp ,hoşumuza giden ve bize yakışacağını düşündüğümüz tasarımları satın alırız ,şık ve güzel olmayı kim istemez ki?..
-Benim adım Filoya 71 yaşındayım , bundan tam 41 yıl önceydi ,o zamanlar Venedik- te yalnız yaşıyordum .
Küçük bir barda garson olarak çalışıyordum.
Modayı takip etmesini ,giyinmesini çok seviyordum ,fakat bütçem buna pek yeterli değildi.
-Bir gün çalıştığım bara, benimde tutkuyla hayranı olduğum Venedik in ünlü modacısı Madam Barones geldi .
Gözlerime inanamıyordum, rüyamı görüyordum.
Madam Barones bir masaya oturdu, içmek için benden acı bir kahve istedi.
Kahvesini ikram ettim Madam hem kahvesini yudumluyor ,hem de masasının üzerinde bazı çizimler yapıyordu.
Madamın kahvesinin bittiğini gördüm,yanına gittim ,başka bir isteğinin olup olmadığını sordum.
Bana yapmış olduğu çizimleri gösterdi ve hangisinin "en güzel" olduğunu sordu, bende "şu" dedim.
Gözlerimin içine baktı ve bana dedi ki "o ağzındaki sakızı at yarın sabah iş yerime gel ve işe başla".
Hayat gerçekten de sürprizlerle doluydu:)
Böylelikle 30 yaşımda moda sektörüne başladım.
Madam Barones- in moda evlerinden birinde çalışmanın mutluluğu içerisindeydim...
Kısa bir zaman sonra da Madamın fikir danışmanı olmuştum o günler gerçekten de çok güzel günlerdi.
Madam Barones- in moda evlerinin adı bilindiği üzere "Barones in Modası" ismi hiç değişmedi.
O dönemlerde ,her yıl düzenlenen bahar yıldızları haftası definelerine katılıyorduk.
Ödül plaketleri yıldızlarını alıyor ve tüm alkışları topluyorduk .Moda dergilerinde boy gösteriyorduk.
Madam rakiplerinden her zaman en üst seviyelerdeydi, o bir ikondu o halen bir ikon, yıkılmaz bir krallığa sahipti. Modanın taçsız Kraliçesiydi.
Zaman hızlı geçti, tam 20 yıl .Madamın tek kızı olan Beti Amerika da yaşıyordu.
Heykeltıraşlık yapan Beti annesinin o ışıltılı parıltılı hayatından hep uzak olmak ve sade bir hayat yaşamak istemişti. Yılda sadece bir kez Venedik e gelir ve giderdi.
Madam Barones amansız bir hastalığa yakalandı ,son günlerini yaşıyordu.
Kızı Beti Venedik e geldi hepimiz çok ama çok üzgündük.
O günleri hatırladıkça halen hüzünlenirim.
İnsan yazılmış olan kaderinden kaçamazmış.
Tıpkı genç Beti- nin kaçamadığı gibi.
Beti henüz çok gençti 21 yaşında idi modanın (m) sinden bile anlamazdı.
Hepimiz zor bir süreçten geçiyorduk.
Madam Barones- in vefatından sonra vasiyeti açıklandı.
Madam, moda evlerindeki tüm yetkisini, tek kızı olan genç Beti ye devretmişti.
Barones- in modası devam etmeliydi.
Beti bu külfetli işin üstesinden gelemeyeceğini düşündü ve geriye Amerika ya dönmek istedi.
Madamın bana vermiş olduğu emanetini genç Beti ye verdim.
Annesi genç Beti ye herkesten sır gibi sakladığı günlüğünü bırakmıştı.
Günlükten Madamın bu işe ilk başladığında kumaş alacak parası olmadığı için.
Beline kadar uzun olan ipek saçlarını kesip, satmak zorunda kaldığını öğrendik.
Ve Madam kızına önümüzdeki "100 yılın" daha moda çizimleri bırakmıştı ,bu inanılmazdı.
Genç Beti annesinin çizimlerini daha da taçlandırdı ve annesin adına her yıl ödül plaketleri aldı.
Nihayetinde ben yaşlandım ve emekli oldum.
Barones in modası halen dimdik ayakta durmaya devam ediyor.
Dip:/Not: Madam Barones- yazmış olduğum "romanın" kısa bir özetidir.
Ayrıca senaryolaştırıp filim olarak da yazıyorum .
Semra EROĞLU Şiirleri sevdiren kadın
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.