- 308 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ÖĞRETMEN.
ÖRETMEN KİMDİR?
Son birkaç yıl içinde bu soru hakkında çok düşündüm. Özellikle kendi öğretmenlerimi düşündüm ama bu yazı sadece onlar için değil. Bazı borçlar ödenmez, ödeyemezsiniz. Bu ülkeden ve bu dünyadan gelip geçmiş her öğretmene borcumuz var. Şimdi sizi düşünmeye davet ediyorum: Öğretmen kimdir?
Öğretmen, küçük adımlarla başlayan koskocaman bir hayatın ilk temellerini atan kişidir. Sizi aileniz kadar olmasa bile çok sevecek ve hiçbir çıkarı olmamasına rağmen size elinden gelenin fazlasını katmaya çalışacak -belki de- tek insandır. Size cesaret verecek olan ve eğer gerçekten isterseniz bu dünyada yapamayacağınız hiçbir şey olmadığını gösterendir.
Öğretmen size hayal etmeyi öğretendir, kendi kabuğunuzu kırmanız için size yol gösterendir, farklı dünyaların varlığından haberdar edendir. Size ilham verendir. Sevdiğiniz şeylerle uğraşmanın ve peşinden gitmenin ne kadar güzel ve özel olduğunu gösterendir. Siz ne kadar yanlış yaparsanız yapın sabırla yaklaşacak olan ve size her zaman bir yanlış daha yapma hakkı verecek olandır. Geleceğe umutla bakmanızı sağlayan kişidir. İnanmasanız da tekrar tekrar dünyayı kurtaracak tek şeyin sevgi olduğunu hatırlatandır. Üzgün olduğunuzda merak eden, yüzünüzde ufak bir tebessüm yaratmaya çalışan, sabah size ilk günaydını diyendir. Ne yaşarsa yaşasın size bunu yansıtmayandır. Sizi bir birey olarak dinleyen, dikkate alan, fikrinizi merak eden -belki de- ilk kişidir. Sizi sorumluluk sahibi yapandır.
Hiç fark ettiniz mi? Mutsuz olduğunuz, sınavlarla dolu bir hayatın ortasında olduğunuzu tekrar tekrar fark ettiğiniz ve gelecek konusunda umudunuzun kalmadığı anlarda size bir bakış atarlar. Bu bakış sizi yargılamaz, sizi değiştirmeye çalışmaz. Bilakis bu bakış, “Bak çocuğum biz insanlar düşeriz. Kendimizi çok yalnız hissederiz. Kimse bizi anlamıyor, dikkate almıyormuş gibi düşünürüz. Bu yaşadıklarımız ve bıkkınlıklarımız sanki sadece bizim başımıza geliyormuş gibi davranırız. Bazen sadece kendi problemlerimizi görürüz. Ama şunu unutma: Zaten herkes kendine ait problemlerle boğuşmuyor mu şu hayatta? Senin bilmemen ya da sana yansıtmaması bunların yaşanmadığı anlamına gelmez. Buradan kilometrelerce uzakta biri aynı senin gibi hissediyor olabilir ki bu da kendini yalnız hissetmemen için yeterli bir sebep. Senin kadar umutsuz, yorulmuş, bıkmış hissediyor olabilir; fakat sen yine de devam etmelisin. Yola devam etmelisin, yazmaya devam etmelisin, hoşuna ne gidiyorsa yapmaya devam etmelisin. Kendini başarısız hissetme, sonunda yüzünde küçük bir tebessümle bitiriyorsan günü, sen zaten başarmışsındır. Geçmişe takılma, bundan sonrası için çalışırsın ve düzeltirsin. Üzülme, hiçbir şey senden değerli değil.” anlamına gelir ve biz bu bakışı atabilen kişilere “öğretmen” deriz.
Öğretmenler robot değiller. Tek yanlışlarında haklarında atıp tutacağınız insanlar hiç değillerdir. Size istediğiniz kadar yanlış yapma hakkı veren insanlara bu şekilde davranmak da bana pek doğru gelmiyor açıkçası. Bizim çoğu zaman onlardan daha fazla yanlış yaptığımızı burada tekrardan hatırlatmak isterim.
Öğretmenler hepimizin geleceğidir. Doktorlar, psikologlar, sosyologlar, yani kısaca bilim insanları nasıl ki sadece kendi milletlerinden olan insanlara yardım etmiyorlarsa, öğretmenler de etmez; çünkü öğretmenler sadece bir milletin değil bütün insanlığın ortak değerleridirler.
Sizi öğretmenlerin yaşadığı sorunların farkında olmaya davet ediyorum. Onları sadece 24 Kasım’da değil, her zaman özel hissettirmeye davet ediyorum. Bazı borçları ödeyemezsiniz ama onlara göre davranabilirsiniz.
Şimdi gidin, öğretmenlerinize bugününüz için teşekkür edin. Çünkü bugün neredeyseniz, ne yapıyorsanız, ne yorumlar alıyorsanız onlar sayesinde. Unutmayın. Unutturmayın.
Ben kendi adıma teşekkür ederim. Her şey için.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.