MASUM VE KATİL ( 3)

• 24 Haziran 2023 Cumartesi 22:57:47

MASUM VE KATİL ( 3 ÜNCÜ BÖLÜM )

Yasemin kapının vurulmasıyla, yatağında doğruldu.İçeriye amcası girdi.
…………. Yasemin kalk kızım yemek yiyeceğiz, salonda herkes seni bekliyor.
………… Canım bir şey yemek istemiyor amca siz yiyin.
………… Böyle olmaz kızım, bir haftadır doğru dürüst bir şey yemedin, bak yengende çok üzülüyor.
hiç olmazsa sofraya gel kardeşlerinin’de morali yükselsin.
…………. Bu halde moralmi düzelir amca, daha çok üzülürler.
…………. Kızım bak , bu gün babanın ölümünün sekizinci günü, en son dün yine mevlit okuttuk, -
bundan sonra önümüze bakacağız, sen iyi ol’ki, kardeşlerinde iyi olsun. Bak kardeşlerin-
okula gidemediler, derslerinden geri kaldılar. Bundan sonra birbirimize sıkıca sarılıp-
önümüze bakacağız. Artık siz bana emanetsiniz.Her şeyi birlikte paylaşacağız.
………….. Nur hayat abla nerde amca ?
………….. Evinizde kalıyor. Dün mevlitten sonra, kendisiyle konuştum. Artık burada kalmanın-
gereği yok, ailene dön dedim.Gidemezmiş. Hamileyim burada kalacağım dedi.
………….. Ne dedin amca babamdan hamilemiymiş?
…………. Artık yapacak bir şey yok, ne diyebiliriz’ki. O da babanın emaneti,bakmak,yardım-
etmek görevimiz. Ortada bırakmak bize ailemize yakışmaz. Hadi kızım sofraya gel-
zorlada olsa birkaç lokma ye. Amcası odadan çıkar çıkmaz, Yasemin yataktan aşağıya indi.
aklına kendi hamileliği geldi. Ara sıra kendisininde midesi-
bulanıyordu ama kimseye belli etmemeğe çalışıp, odasından mecbur kalmadıkça-
dışarıya pek çıkmıyordu. Bir anda aklına annesiyle konuşması geldi. Annesi Kamil-
babasının kısır olduğunu söylemişti. O zaman Nur hayat yalan söylüyordu. Amacı-
belliydi, babasının servetinden faydalanmak. O kadından ve dayısından zaten ne bekle-
nebilirdi’ki. Eliyle karnını tuttu. Allahım bu bebekten kurtulmama yardım et diye-
mırıldandı. Karı koca dedikleri ilaçları kullansa kimse duymadan bebekten kurtulabilir-
miydi.Kurtulsa bile, Nur hayat ve dayısı şerefin şantajlarından nasıl kurtulacaktı-
İstemeye, istemeye yataktan kalkıp,yemek yemek için odasından dışarıya çıktı.
Yasemin hazırlanıp odasından dışarı çıktı.Salonun önünden geçerken yengesini gördü.
…………. Yenge ben bizim eve gidiyorum, birkaç parça eşya alacağım beni merak etmeyin.
…………. Tamam kızım, bir ihtiyacın olursa telefonla ara habersiz bırakma.
Yasemin oturduğu sitenin kapısından içeri girdiği andan itibaren,başta güvenlik personeli-
olmak üzere,sitede tanıyan herkes baş sağlığı diledi. Aparmandan yukarı çıkıp evinin-
kapısına gelince durup bekledi Kapıyı açmağa cesaret edemedi.Derin bir iç çekişten sonra-
kapıyı açıp içeriye girdi. Evde kimse yoktu. Evin her yerini gözden geçirdi.Babasının odası-
dağınıktı. Yatak bile toplanıp düzenlenmemişti. Mutfak daha kötüydü.Bulaşıklar tezgahın-
üzerinde öylece duruyordu. Kendi odasına gidip birkaç parça giyecek eşya alıp plastik çan-
taya koydu. Yatağın üzerine oturup ağlamağa başladı.Annesi kamil sizin babanız değil-
dese bile Kamil babasını çok seviyordu. Üzerlerinde çok emeği vardı.Çok merhametli-
çok adaletliydi. Annesi kendilerine kızsa bile her zaman kendilerini korur arka çıkardı.
Şimdiye kadar her istediklerini yapmıştı.Tüm sevgisini onlara adamıştı. Canım babam benim-
biz bundan sonra ne yapacağız diye mırıldandı.Bu sırada bir sesle irkildi.Kapı açılmıştı-
Şeref bak bütün iş sana kaldı. Ne yap et bu işi en kısa zamanda hallet.Fazla uzarsa ortalık-
karışabilir. Menekşe anne, işi çabuk halledin diye durmadan arıyor.
………… Tamam aşkım, sen hiç merak etme sıkıntı yok, o iş bende.
Yasemin duyduklarına inanamıyordu. Bunlar bir örgüt gibi çalışıyorlardı. Aşkım diye söyle-
diğine göre Nur hayat ve dayım diye tanıttığı Şeref sevgiliydi. Mutlaka babamın ölümüne-
bunlar sebep olmuştur diye düşündü. Odadan çıkıp salona geldi. Nur hayat çantadan yeni –
aldığı eşyaları çıkarıyordu. Yasemini birden karşılarında görünce ikisi de şok olmuşlardı.
…………. Hoş geldin Yasemin geldiğini duymadık. Nasılsın?
…………. Babamı siz öldürdünüz. Siz canavarsınız, katilsiniz.
…………. Sen neler söylüyorsun Yasemin, biz suçlu olsak bizi serbest bırakırlarmıydı.Baban sarhoşken-
balkona çıkmış dengesini kaybedip aşağıya düşmüş. Hem sonra babanın düştüğü gün Şeref-
burada yoktu. İftira atma. Bu sırada Şeref oturduğu yerden kalkıp Yaseminin karşısına geçti.
………….. Haddini bil kızım. Çizmeyi aşıyorsun.
…………… Şerefsiz tecavüz ederken kızım demiyordun, nerden ben senin kızın oluyorum. Sizi polise –
şikayet edeceğim. Şeref belinden tabancasını çıkarıp yaseminin başına dayadı
………….. Hadi bir dene bakalım, kim zararlı çıkacak. Cüzdanını çıkarıp açtı, içinden birkaç tane çek-
yaprağı çıkardı, bak bunlar dört tane 500 000 liralık babanın imzalayıp verdiği çek,bana-
İki milyon lira borcu var. İstersem bu eve , iş yerine hemen haciz koydururum.
………….. Babamın sizin paranıza ihtiyacı yok. İşleri de çok iyiydi. İhtiyacı olsa amcamdan isterdi-
ya da bankadan alırdı. Siz babamı sarhoş edip aklı başında değilken imzalatmışsınızdır.
hem sen bir şoförsün sen bu kadar parayı nerden bulup ta babama borç verdin.
………….. Bu seni ilgilendirmez.Kanun var adalet var, bu parayı istediğim zaman işleme koyar-
alırım. Hem sonra, şunu da söyleyeyim bu gün cumartesi , pazartesi öğleden sonra buraya-
geleceksin , birlikte notere gideceğiz, bize vekaletname vereceksin. Artık babanın bütün-
işlerini eşi olarak, Nur hayat idare edecek.
……………. Nur hayat bir defa, yasal olarak babamla evli değil, Ben varım , amcam var size düşmez.
Şeref tabancasını tekrar beline koydu.
…………… Demek öyle küçük hanım,işi inada bindirmek istiyorsun. Bak sana olacakları şimdiden-
söyleyeyim. Kardeşlerin okula gidip gelirken bir kaza geçirip sakat kalıp ve ya –
ölebilirler. Sora amcanın da sonu baban gibi olabilir. Pazartesiye kadar iyice düşün daha-
olacakların hepsini söylemedim.Yasemin ağlayarak evden çıktı. Şok içerisindeydi bunların-
arkasında kim bilir daha kimler vardı. Bunlar her türlü pisliği yapabilecek güçte olmalıydılar.
Pazartesi günü yasemin kararını vermişti. Ne olur ne olmaz düşüncesiyle, Yasemin gizlice-
amcasının yatak odasına girdi.elbise dolabını açıp en üst rafta eşyaların arka-
sında duran kutunun içerisindeki amcasının tabancasını eliyle koymuş gibi bulup çıkardı.
kutunun içerisinde bulunan dolu şarjörü yerine takıp mermiyi namluya sürdü.Odadan –
gizlice çıkıp odasına gelerek tabancayı çantasına koydu. Bir defa kuzeni tabancayı dolap-
tan çıkarıp kendisine göstermişti. Babasınında tabancası vardı ama. Evdeki kasadaydı, ve –
kasa polisler tarafından mühürlüydü. İnceleme bitene kadar açılamazdı. Yatağın kenarına –
oturdu,aklı karma karışıktı. Düşünmekten artık yorulmuştu. Üvey annesi nur hayat ve –
dayım dediği sevgilisi Şeref her kötülüğü yapabilecek insanlardı. Her şeyi önceden planlayıp
hayatlarına girmişler, aileyi darmadağın etmişlerdi. Şimdide babasının malına konmak isti-
yorlardı. Dedikleri gibi kardeşlerine ve amcasına da zarar verirlerdi. Elini karnına koydu-
ağlamağa başladı. Allahım bu bebekten kurtulmam için bana yardım et diye mırıldandı,
çantasını alıp odadan çıktı .Yengesi mutfakta yemek yapmakla meşguldü. Yenge ben çarşıya
çıkıyorum diyerek kapıya doğru giderken, yengesi mutfak kapısına geldi.
………… Kızım bir isteğin varsa amcanı ararız amcan halleder, boşuna yorulma sen.
………… Yok yenge çok daraldım biraz dolaşacağım, gelirken amcama uğrarım amcamla birlikte-
geliriz. Sen beni merak etme.
Yasemin evden çıkıp sitenin önündeki durağa geldi. Biraz bekledikten sonra dolmuşa binip-
yola çıktı. Pencere kenarında oturup, dışarıyı seyrederken, gözlerini kapadı.Düşünüyordu.
mecburen notere gidip vekaletname vermeliyim. Yoksa bunlar her türlü pisliği yapar.
kardeşlerimin ve amcamların hayatını tehlikeye atamam. Aklına çocukluğu geldi. Beş yaşla-
rında falan vardı. Her akşam babası akşam eve gelip kapıyı çaldığı zaman kapının arkasına-
saklanır,bööö diye babasının üzerine atlar, babası onu kucağına alıp öpe koklaya salona –
kadar getirip koltuğun üzerine bırakırdı. Her akşam gece yarısı uyanıp muhakkak bir bardak-
süt içmek adetiydi. Bir gün yine gece yarısı kalkıp annesini uyandırarak süt istemişti. Annesi-
dolapta süt bulamayınca, ağlamağa başlamıştı. Anneside kızım süt almayı unutmuşuz, bu –
sefer idare et yarın çok süt alırız demişti Ama kendisi inatla süt istiyor ve ağlamaya devam –
ediyordu. Annesi kızarak elinden tutup sürüklercesine odasına götürüp,kapıyı kapatmıştı.
yatağında ağlarken, uyuya kalmıştı. Bir süre sonra bir elin yüzünü okşayarak Yasemin deyi-
şiyle uyanmıştı. Babası elinde bir bardak sütle baş ucunda duruyordu. Sonra annesinin anlat
tığına göre babası,geç saatte evden çıkıp süt aramış, en son Adil amcasının evinden alıp –
getirmişti. Canım babam, nurlar içinde uyu diye mırıldandı. Elinin tersiyle akan göz yaşlarını-
sildi. Arada bir sırtına alır, evin içerisinde oradan oraya dolaştırır, atçılık oynarlardı. Anılar-
bir, bir gözünün önünden geçerken, oturduğu siteye geldiğini farketti.Arabadan inip siteye –
girdi. Hala aklı karışık, çaresizlik içerisinde ne yapması gerektiğini bilemiyordu. Kapının-
zilini, çalarken elleri titriyordu. Kapıyı Şeref açmıştı. Yasemini görünce,yüzünde alaycı bir-
gülümseme belirmişti, kenara doğru çekildi.
………… Hoş geldin Yasemin,bu kadar erken beklemiyorduk seni, hadi gel bizde yemek yiyorduk.
Yasemin içeri girip doğruca salona gitti. Nur hayat masada yemek yiyordu. Yasemini-
görünce, şaşırmış gibi yaparak.
………… Hoş geldin Yasemin, buyur gel birlikte yemek yiyelim.
………… Ben aç değilim, size afiyet olsun, bir an önce gidip vekaleti vereyim, bu iş bitsin.
……….. Peki tamam Yasemin, biraz beklemen lazım, yemeğimizi bitirelim, hemen hazırlanırım, gideriz.
Yasemin cevap vermeden yanındaki koltuğa oturup beklemeğe başladı. Nur hayat ve Şeref –
arada bir birlerine bakarak anlaşmaya çalışıyorlardı. Şeref yasemine baktı.
………… Açıkçası zorluk çıkaracağını, gelmeyeceğini sanıyorduk.aferin sana yasemin.
……….. Benimde sizden isteklerim var.Babamdan hileyle aldığınız çekleri bana geri vereceksiniz.
birde kardeşlerime ve amcamın ailesine dokunmayacağına garanti istiyorum.
………… Pazarlık şansın maalesef yok, Biz ne istersek onu yapacaksın. Şeref masadan kalkıp-
Yaseminin yanına geldi. Cep telefonunu açıp Yaseminin yüzüne tuttu.
……….. Bak bakayım ne görüyorsun, bizimle inatlaşma,yoksa siz zararlı çıkarsınız.
Yasemin görüntülere baktı .Kardeşlerinin okula giriş, çıkış, servis beklerken, servise-
binerken çekilmiş görüntüleri vardı.
……….. Çok iğrenç insanlarsınız, ama benim dediklerimi yapmazsanız, notere gitmem.Bana-
yazılı ve imzalı bir kağıt vermezseniz çeker giderim ve çok ciddiyim.Ben kendimi-
düşünmüyorum, isterseniz beni şimdi öldürün bu iş burada bitsin.
Nur hayat’la Şeref kısa bir süre birbirlerine baktılar. İkisi birden masadan kalkıp yatak-
odasına girdiler.Beş dakika kadar konuşup tekrar salona geldiler. Nur hayat Yaseminin-
karşısına geçip sakin bir sesle konuşmağa başladı.
……….. Bak Yasemin yazılı bir belge veremeyiz.Sen bizi o kadar salakmı zannediyorsun.Ama sana-
söz veriyoruz, kimseye zarar vermeyeceğiz. Hem babanın işlerini birlikte yürütürüz.Senin ve-
kardeşlerin içinde çok iyi olur.
……….. Hayır olmaz, size güvenemem. Kim bilir ilerde başımıza daha ne belalar açarsınız.
bu sırada kapının zili çaldı. Nur hayatla Şeref kuşkuyla neler oluyor gibisinden bir birlerine-
baktılar.Şeref Yasemine dönüp baktı.
……….. Polise’mi şikayet ettin bizi?
……….. Hayır kimseye şikayet etmedim.
Şeref salondan çıkıp kapıyı açmağa gitti. Birkaç dakika sonra salona Yaseminin annesi ve-
arkasından genç bir adam girdi. Annesi hızlı adımlarla Yaseminin üzerine yürüdü.
………… Kızım başın sağ olsun yeni duyduk hemen geldik. Yasemin biraz geri çekildi.
……….. Yaklaşma bana geri çekil, sen benim annem değilsin, defol git. Seni bir daha görmek istemi-
yorum.Yuvamızı yıktın. Babam senin yüzünden öldü. Ailem senin yüzünden dağıldı. Kim bu-
adam, uğruna her şeyi bırakıp gittiğin sevgilin’mi.
……….. Yasemin, kızım o senin öz baban Tayfun. Hani sana telefonda bahsetmiştim.
araya hemen Şeref girdi.
………… Vay anası be. Rahmetliye ne tezgahlar kurmuşlar haberi yok. Hanımefendi buraya miras için-
geldiyseniz hiç ümitlenmeyin. Yasemin bu nasıl bir tezgah. Senin öz baban bu sahtekar’mı.
…………. Tanıştırayım.Annem Meral. Görmediğim babam Tayfun bey. Üvey annem Nur hayat ve –
Sevgilisi şerefsiz Şeref. Tanıştınız’mı? Allah hepinizin belasını versin.
Yaseminin babası , Şerefin üzerine yürüyüp yakasına yapıştı.
………….. Sen bana sahtekar diyemezsin tamammı. Senin dilini kopartırım.
Nur hayat hemen Tayfunun üzerine yürüyüp vurmağa başladı.
………… Sana ne oluyor be adam. Çek şu ellerini, defolup gidin buradan.
Yaseminin annesi Meral hanım, Tayfuna destek olmak için Nur hayatı yakaladı.
……….. Asıl sen çek şu pis ellerini, kızımı saf bulmuşsunuz, sevgilinle burayı ele geçirmişsiniz. Ben-
Kamil’in nikahlı karısıyım, şimdi hemen siz def olup gidin buradan.
Yasemin bir kenarda olanları sessizce seyrediyordu.Dördü birden bir birlerine vurup kavga-
ya başladılar.Kavga sırasında Şeref belindeki tabancayı çıkarıp ateş etti odanın içini korkunç –
bir ses kapladı. Yaseminin ilk kez gördüğü öz babası.
Tayfun yere düştü. Meral hanım Tayfunun yere düştüğünü görünce nur hayatı-
bırakıp, Şerefin üzerine koştu. Bir patlama sesi daha salonu çınlattı, Meral hanım da yere-
yığıldı.Nur hayatla Şeref korkuyla yerde yatanlara bakarken. Yasemin Çantadaki tabancayı-
çıkarıp onlara doğrultu.Mermi bitene kadar tetiğe bastı. İkisi de yere yığıldı. Tabanca elinde-
yanlarına gelip baktı dördü de ölmüştü. Sadece annesine biraz üzülüyordu, nede olsa-
annesinin üzerinde emeği vardı. Tabancayı masanın üzerine bırakıp, çantasından cep telefo-
nunu çıkarıp, polisi arayarak ihbarda bulundu.
Yasemin yatağında sessizce oturmuş her zamanki gibi ağlıyordu. Koğuşta sekiz kişiydiler.-
Herkes masanın etrafında toplanmış kahvaltı yapıyordu. Masada oturan kovuşun müdavimle
rinden olan, kırk yaşlarındaki Sabahat namı diğer sabo abla, masadan kalkıp yanına gelerek-
yatağının yanına oturdu. Elini avuçlarının arasına aldı.
………… Kızım neden gelip birkaç lokma yemiyorsun? Bak daha geleli iki hafta oldu, ne yiyorsun ne de
konuşuyorsun.Burada böyle günler geçmez.Bak burada ablaların var, onlarla konuş, dertleş.
Birazdan gelip seni alıp duruşmaya götürecekler.Güçlü olmalısın.
………… Ben yaşamak istemiyorumki.
……….. o nasıl söz kızım. Sen daha genceciksin,önünde çok uzun bir hayat var.
……….. iki kişiyi öldürdüm.Ya müebbet , ya da 20 , 25 yıl ağırlaştırılmış hapis.
……….. Daha ilk günden böyle yapma kızım. Daha ilk duruşmaya çıkacaksın. Daha bu gün ilk duruş-
man olacak. Bunun iyi hali var, ilerde bir af çıkar. Cezan iner. Tabi avukatta önemli. Bak ben-
20 yaşında evlendim. 25 yaşındayken, 5 yaşında bir oğlum, bir yaşında bir kızım vardı. Bursa da
oturuyorduk. Evim ayrıydı. Kocam Dubai de aşçı olarak çalışıyordu. Senede bir veya iki kere –
gelip, on gün, on beş gün kalıp geri giderdi. İşi çok iyiydi. Her ay düzenli olarak para gönde-
rirdi. Çok şükür geçinip gidiyorduk. Kaynım sık sık eve uğrar hatırımızı sorar, çocukları severdi.
Yapılacak bir şey olursa ona söylerdim. Bir akşam eve geldi, hareketlerinden içkili olduğunu –
fark ettim. Çocuklar salonda televizyon izlerken, mutfağa yanıma geldi. Yüzüme sessizce bakı-
yordu. Ne var Sinan abi dedim, bir şey mi istiyorsun? Yanıma yaklaştı, seni çok seviyorum
Sabahat diyerek bana sarıldı. Şoka girmiştim. Abim gibi saygı gösterirdim.Boğuşmağa başladık-
Beni çekerek mutfaktan çıkarıp yatak odasına çekmeğe çalışıyordu. O anda tezgahın üzerinde-
duran bıçağı alıp bütün gücümle göğsüne sapladım. Üç gün sonra hastanede öldü.Eşimin-
ailesi dedi kodu çıkardılar.Göya ben kaynımı baştan çıkarmışım. Sonra aramız açılmış. –
içkiliyken onu öldürmüşüm. Kocam bu lafları duyunca beni boşadı. Çocukları aldılar. Ben-
20 sene 6 ay ceza yedim. İşte böyle kızım. 15 senedir oradan oraya beni sürüyorlar.Şimdi-
oğlum 20, kızım 16 yaşında. 15 senedir yüreğim yanıyor. Bir daha yüzlerini hiç göremedim-
çocuklarıma beni hep kötü anlatmışlar. Bana kin besliyorlar, yüzümü dahi görmek istemiyor-
lar. Onlara sarılmayı, onları öpüp okşamayı o kadar çok özlüyorum ki. İşte böyle kızım canına-
tükürdüğümün dünyası. İşte buna da kader diyorlar.Suçsuz yere 20 sene 6 ay ve onca sene-
geçen zehir zakkum gibi yıllar. Ölüp te sorguya çekilirsem, bende kaderimi neden böyle-
yazılmış diye hesap soracağım. Neyse başını ağrıttım, Hala konuşmuyorsun, insan hiç olmazsa-
soru sorar.Sabahat hanım kalkıp kahvaltı yapanların masasına doğru giderken, Yasemin arkasın-
seslendi.
………….. Sabahat teyze ölünce kaderim neden böyle yazılmış diye hesap soracağım diyorsun ya-
Meleklerin suçu ne?
………….. Maşallah çok zekisin kızım. Ben meleklere söylerim onlarda yaradana söylerler oldumu?
Aradan yarım saat kadar geçmişti. Koğuşun kapısında bir bayan gardiyan belirdi
………….. Yasemin çalık, hazırlan adliyeye gidiyorsun.
Yasemin zaten hazırdı.İsteksiz bir şekilde ayağa kalktı. Şöyle bir saçını düzeltti.Masada otu-
ran herkesle vedalaştı. Mektup yazan birinin tükenmez kalemini alıp avucuna bir şeyler-
yazdı, gelen gardiyanla birlikte odadan çıktı.
Savcı konuşmasını bitirirken, ağırlaştırılmış müebbet hapis istedi. Yaseminin amcası Adil –
beyin tuttuğu avukat savunmasını yaparak mahkemenin ileri bir tarihe ertelenmesini-
talep etti. Yasemin, savcının, hakimin ve avukatın bütün sorularına,ısrar etmelerine rağmen
ağzını açıp, tek kelime konuşmadı. Sadece ağlıyordu. Sanki mahkeme salonunda değil-
başka bir alemdeydi. Ayakları titriyor ayakta durmakta zorlanıyordu. Ellerini karnına koydu-
seninde benimde bu dünyada yaşamağa hakkımız yok diye mırıldandı. Mahkemenin bitti-
ğinin bile farkında değildi. Jandarmaların koluna kelepçeyi takmasıyla fark etti. Bu arada –
yanına amcası yanaştı.
…………. Yasemin kızım sana en iyi avukatları tutacağım, hiç merak etme.
Yasemin yaşlı ve yorgun gözlerle amcasına baktı.
………….. Amca kardeşlerim nerede. Onları çok özledim.
………….. Kızım senin bu durumunu görüp, üzülmesinler diye getirmedim. Görüş günü mutlaka senin-
yanına getiririm. Onlarda seni çok özlediler.
Jandarmalar konuşmalarına izin vermedi. Yasemin iki jandarmanın arasında koridorda –
asansör kapısına doğru ilerlerken, gözü merdivenden çıkan bir kişiye takıldı. Ani bir –
hareketle koşup, kendini dördüncü kattan, merdiven boşluğuna bıraktı. Jandarmalar-
arkasından koşmuşlar ama tutamamışlardı. Şok içerisinde çaresiz birbirlerine bakıyorlardı
savcı yerde kanlar içerisinde yatan yasemini incelerken, sol eli dikkatini çekti elini tutup-
baktı elinde, beni kamil babamın yanına gömün yazıyordu. Genç güzel saf, hayatının –
baharında bir kız,tek başına, bu ağır travmayı kaldıramamıştı.