- 188 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Totemi Dil 16-17
Zaten yoksulların kendilerinin olup da kaybedilen kolektif hak edişleri yoksulların tekrar bulması ihsandı sadakaydı. Bu tuzak dinler tarafında övülmüş olan anlamıyla tam bir sadaka ve sadaka kültürüydü!
Köleci sistemin en büyük özelliklerinden birisi de ne totem dönem içinde ne totem meslekli ittifaklar içinde hiç bilinmeyen "sadaka kültürüydü, iş verilikti". Eşeğini buldurma hilesiydi.
Sadaka kültürü insanı aşağılayan, insanı minnet ve mihnet içine sokan onur kırıcılıktı. Bunu da veren el alan el hikayesi içindeki tartışmalarla hazmettiriyordu. Sadaka El ‘in inanç figürü olarak emreylediği güzel huy ve hidayet yoluydu!
İnsanlar ittifak içinde iki isim kullanılıyordu. İsimlerden birisi totem grup aitliği olan İlahi isimdi. Örneğin, buğday totemdi ilahi grup adınızdı. Veya yılan totemdi ilahi grup adınızdı. Marul totemdi ilahi grupla sosyolojik totem grup adınızdı vs.
Totem adları genellikle ilahların üzerinde kaldı. İnek İnanna gibi. Çoban Dumuzi gibi. İttifak içinde siz en az iki ilahi grubun dişi ve erkek gametlerinin ürünüydünüz. Başka başka ilahın ya da başka ilahların çocuğuydunuz.
İttifakın içi başka ilahın çocukları olan "insanlarla" dolup taşıyordu. Monarşin dönemle her biri bir El inanıcısı ve El biat çını olan gruplarla; birçok El ve El inanıcısı vardı.
İnsanlar da monarşin yapı içindeki El ’in kullarıydı. Her bir El ile monarşin grubun sayısı da artıyordu. 100 tane monarşin grup varsa 100 tane mülk sahibi El (Tanrı) vardı.
Diğer adınız da ittifakı adınızdı. İttifakı adınız tüzeldi ve insandı. İsmin tüzel olması ilahi totem adınızla ayrışmaya karşı bir önlemdi. İttifakı adınız olan insan söylemi ittifak içindeki herkese şamil bir söylemdi. Tüzeli bir ad olup totemi eşitsizliği kaldıran eşitleşme adıydı.
Kazanç aldatma ve hileydi. Kolektif alanı El mülkü söylemi altında vaatlerle ikna ederseniz; paydaşları pay almasında yoksun kılarsanız, paydaşları aldatmış olursunuz.
Ve vaat gibi bencil söylemlerle yanıltmış olduğunuz paydaşların payı El mülkü adı altında size geçerse siz kazanırsınız. El mana anlayışı tamamen vaat hile ve tuzaktır. Kâr yapma, ticaret, savaş vs. hep kazanç olmakla "hepsi de bir hile ve tuzaktı".
17
Aslında Âdem "yılan" denen "hayvan" tarafından aldatılmıyordu. Yılan Âdem ve Hava öyküsündeki üçüncü figürdü. Belki de yılan totemle grup ittifakı birleşmeyi en çok isteyen patojendi (hastalık yapıcılık değil de bu işi yapmaya hevesli).
Öyküde iki Hava ve iki tür yiyecek sunma seremonisi vardır. Hava’nın biri Adem’e Elma sunarken bir diğer Hava modeli Adem’e buğday sunar. Burada anlatıcı grubun kendisini erkek olan Adam şeklinde takdim ettiklerini unutmayın.
Eğer bir Hava bir Adam’a buğday sunuyorsa, bilin ki bu Hava buğday yetiştiren Âdem grubunun Hava’sıdır. Kendisine buğday takdim edilen Âdem de Totem yiyeceği elma olan, elma yetiştiricisi grubun Adem’idir.
Şimdinin dini söylemiyle bir totem grubun, başka totem grubun elinde verileni yemesi ona dokunması günahtı haramdı. Totemi diliyle söylersek tabuydu. Yani yasaktı. Elma üreticisi grubun Hava’sı elinde elma yemek izolasyon kuralları gereği çoban grup Adem’e ve çoban grubu Hava’larına yasaktı.
Buğday üreticisi tarımcı bir Dumuzi elinde buğday veya diğer bir koyun üreticisi ikinci bir çoban grup Dumuzi‘nin elinde koyun ürünü yiyecekler yemek de Elma üreticisi Hava grubuna yasaktı. Yasaklar da anlaşılır bir totemi sosyolojik yasaktı.
Öykü anlatıcısı ve öykü dinleyicisi olan ittifak içindekiler, öykü içinde anlatılan bir totem hafızayla totemi bir tabunun yasak bilincine sahiptiler.
Öykücüler o dönemde herkesçe bilinen bu sosyolojik geçmişin tabusuna dayanarak hikâyeyi anlatıyordular. Herkes Adem’in elma yemekle ne yediğini, yani yasak elmanın ne gibi bir anlama geldiğini biliyordular. Öykü ortak anılı birleşme imiydi.
İttifak içinde ve ittifaktan beri Âdem ve Adem’in buğday grubu ile diğer Yılan grubu, Elma yetiştiren totem grup, Marul grubu "İnsan adı almakla, insan olmakla" eşitleşmiştiler. Totem dönem eksenli izole etnik ayrışmalar İlah’tan olan, ilah melezi olan "insan" söylemli yeni bir anlam içinde "insan" söylemi de "izole" edilmişti.
Fakat ittifakın El mülkü söylemli hikâye anlatıcıları, yeni bir hikâye ve yeni bir tabu ile ittifakın kolektif alanın da çıkmışlardı. El mana anlayışlı kurgucu anlatıcılar, ön ittifaklı kolektif alanı, El mülkü yapacak olan zihniyetin öykücüleri ve anlatıcılarıydı.
Kolektif alanı El mülkü ya da özel mülk yapacak olan kurgucu öykü anlatıcıları, menfaatleri gereği öykü içine kodlayıp tuzaklama yapmakla uydurdukları tabu sal söylemler ile ön ittifaktan çıkmaları kolektif alana ihanetti.
Tuzak kurucu göçer kurgucular; somut, gerçek bağlaşmalar üzerinde olan ittifakın kolektif alan ölçülerine göre olan öyküyü kendilerine göre değiştirip ittifaktan ayrılmakla kendileri azıtıp sapıtmışlardı. Buna karşın El anlayışlı tuzak kurucular ittifakı kolektif alanı; azgınlık yolu, sapkınlık yolu diye kötülemişlerdi! Yavuz hırsız ev sahibinin sesini bastırmıştı.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.