- 294 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
DEMİRCİ MEHMET EFE
Geçen yüzyılın başında Aydın dağlarında eşkiyalar ve efeler kol gezerdi. Dağlarında silah sesleri eksik olmazdı. Eşkiyalar halkı ve zenginleri soyar adeta zulmederdi. Efeler ise haksızlığa karşı halkın yanında durur, onlara asla zarar vermezdi. Ağalığın ve İmparatorluğun ezdiği halkın gözünde onlar gerçek kahramandı. Adeta zenginden alır, fakire verirlerdi. Dürüstlük, mertlik ve kahramanlık abideleriydi. Haklarında yüzlerce türkü ve mani yakıldı. Namları günümüzde hala süren bu kahramanlar aslında Osmanlı İmparatorluğu’nun sosyo-ekonomik durumunun sonucuydu. Cumhuriyet Devrimi’yle bu dönem sona erdi. Efeler son demde İstiklal Harbi’ne katılarak taçlandılar. Çakırcalı Efe, Yörük Ali Efe ve Demirci Mehmet Efe bunların en ünlüleriydi.
Demirci Mehmet Efe, 1885 yılında Aydın’ın Nazilli ilçesine bağlı Pirlibey Beldesi’nde demirci ustası Süleyman Usta’nın 4 erkek çocuğundan birisi olarak dünyaya geldi. 15 yaşındayken köy ağasından yediği dayağı unutamadı. Bunun intikamıyla yanıp tutuştu. Askere gittiğinde ise Ermeni bir subayın gadrine uğradı. Yediği haksız tokada isyan edip daha çıktı. İlk işi yıllar önce dayak yediği ağayı öldürmek oldu. Bundan sonra da dağdan inmedi. Peşine Osmanlı birlikleri salındı. Pusular kuruldu. Yakalandı. Kaçmayı bildi, Halka zulmedenlerle ve özellikle ağalarla uğraştı Yunanlı eşkiyalara da aman vermedi. Halkın gözünde büyüdü. Hakkında türküler yaktı.
Osmanlı zayıflayıp vatan işgal edilince, Hacı Süleyman Efendinin çağrısına uyarak dağdan indi ve Nazilli Bölgesinde, Kuvayi Milliye Kumandanı oldu. İç isyanları bastırdı. Çerkes Ethem’in isyan çağrısına uymadı. İstiklalden sonra da sade bir yaşam sürdü. ..5 Şubat 1961 günü vefat etti. Nazilli Eğriboyun Mezarlığında kendisine anıt mezar yapıldı.
Kuvayi Milliye Kumandanlarından 57. Alay Komutanı Şefik Aker Bey Demirci’yi şu satırlarla anlatır:
’’Demirci Mehmet Efe zeybekliğinde bütün Aydın havalisinde hasmına acımasız olmakla beraber, bilhassa köylerde, lisanı ile ve iyilikleriyle pek çok taraftarı da var idi. Zeybek destanlarıyla ruhları besleyen o muhitte kendisine şöhret ve nüfus sahibi kılmış idi. Demirci Efe hükümete karşı düşmanlık göstermeme ve mesela postalara vesair hükümet adamlarına tecavüz etmemiş olmakla beraber kaza ve nahiye merkezlerini basmış, hapisaneden arkadaşlarını çıkarmış ve her zeybeğin yapamadığı cüretkarlıkları yapmış, halk üzerinde cüret ve mahiyeti yayılmış, destana geçmiş idi. Demirci Mehmet Efe’nin Mücadele-i Milliye’de yararlı örgütleri hüsnü telakki ve kemali arz ile tatbikte gösterdiği tavır ve hareket övülmeye değer.’’
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.