HAYATIM
Yıl Bir ocak bin dokuzyüz altmış altı bir kış gününde,
Bitlis ili Ahlat ilçesi, Yoğurt yemez köyünde.
Yeni yılın başlangıcı, saat birinde.
Babamın yaptırdığı, O dağ evinde.
Gelivermişim dünyaya...
Tombul, apalak bir çocukmuşum,
Oyun oynamak için, koşmuşum yorulmuşum.
Gelmişim beş yaşına, ilk okula yazmışlar.
Zaman geç ip giderken, birikiyor anılar.
O küçücük yaşımla, ilkokula gitmişim,
Beş yıllık ilk okulu, dört yılda bitirmişim.
İlk okul bitince’ de orta okula gittim,
Dayımların yanında, ilk sınıfı bitirdim.
İkinci sene geldim Ahlat’ın lisesine
Yerleşiverdik orda kalender tepesine
Babam bir ev tutmuştu bir salon üç odalı
Evimizin her yanı evler ile kapalı
Sabah erkenden kalkıp okula gidiyordum
Okulumu ama çok hem de çok seviyordum
Derken bir gün bitiverdi ortaokullu yıllar
Mahalleler gezerken birikiyor anılar
İki üç yıl kadarda buralarda kalmıştık
Mahalledekilere bayağı alışmıştık
Lisedeki yıllarım çok güzel geçi yordu
Sınıfımı geçince ailem seviniyordu
Okulla birlikte vurulmuştum bir kıza
Sanki ay doğuyordu gece gezen hırsıza
Aynı zamanda bur da futbolda oynuyordum
İki üç yıl kadarda buralarda kalmıştık
Mahalledekilere bayağı alışmıştık
Lisedeki yıllarım çok güzel geçi yordu,
Sınıfımı geçince ailem seviniyordu.
Okulla birlikte vurulmuştum bir kıza,
Sanki ay doğuyordu gece gezen hırsıza.
Aynı zamanda bur da futbolda oynuyordum,
Yaz sezonu gelince köyüme dönüyordum.
Köyümüzde de vardı bir futbol takımımız,
Orada toplanmıştık öğrenciydi yarımız.
Şiirde yazıyordum lisedeki yıllarda,
Benim şiirlerim hep dolaşırdı aşklarda.
Yıllar geç ip giderken gelmiştim Ankara’ya,
Sanki yeni çıkmıştım ben denizden kara’ya.
Sürgün gibi geçerken yıllarım Ankara’ da,
Sevgilim ise hapsini yaşıyordu Oda’da.
Bir yandan çalışıyor, bir yandan okuyordum,
Boş zamanı inanın, gece zor buluyordum.
Üniversite hayatım yenilmişti bu aşk’a,
Ayrılığın ızdırabı inanın ki bambaşka.
Derken günün birinde işimden kovulmuştum,
Bankaların birinde, yeni bir iş bulmuştum.
Sıkıntılı geçerken, benim gençlik yıllarım,
Şiirlere konuydu bütün hatıralarım.
Bir yıl sonra, kendimi köy hizmetlerinde buldum.
İki tatlı kelimeyle, bazen mutlu olurdum.
Gün geldi, zaman çattı, gidiverdim askere,
Nisanın yirmisinde alıverdim teskere.
Askerlik dönüşünde, döndüm eski işime,
Dur demem gerekirdi, hayatın gidişine.
Günler ilerledikçe, yaşım geçti yıllarla,
Herkes bir şey götürdü,ben kaldım anılarla.
Adım Barış, ilim Bitlis, hobim şiir, takımım Galatasaray,
Bana bir kulübe,yeter sizin olsun köşk saray.
Karakter ararım ben, ırka dile önem vermem.
Yalancı insanları hayvan kadar sevemem.
Yeşil rengi, müziği, doğayı çok severim,
Yemek ayrımı yapmam, her yemeği de yerim.
Sevmediğim tek huyum sigardır, sigara,
Günlerden ayrım yapmam,sevmediğim renk kara.
Kanaatli insanım, parayı fazla sevmem.
Tapusunu verseler, bar pavyonlar edinmem.
Bu şiire aktardım kısaca hayatımı,
Okuyanlar ansalar yeter benim adımı...
Barış Hayrettin Bilgiç
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.