- 165 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
KURTULUŞUMUZ BELKİDE BİR PİDE KOKUSUNDA
KURTULUŞUMUZ BELKİDE BİR PİDE KOKUSUNDADIR
Ramazan ayına girdik ama kimsenin ne gündeminde var, nede orucunda var. Bindik alamete gidiyoruz kıyamete. Hiç kimsede oruç yok. Yok tamam tutmuyorsun da ya o elindeki sigara ne. Diyelim ki bunu da anladık ağzındaki sakız neyin nesi. Herkes çok rahat ve çok pervasız. Sanki oruç ayı gelmemiş gibi. ‘’Oruç sizden öncekilere farz kılındığı gibi, size de farz kılındı’’ ayeti kimsenin umurunda değil. Bu günlerde kimle karşılaştı isem ya midesi ağrıyor ya şekeri var ya da doktoruna danışmış, oda fetvayı vermiş ‘’sen oruç tutma demiş.’’ Bilmiyor ki oruç karaciğeri dinlenmeye alıyor dinlendiriyor ve revizyona sokuyor. Sorduğumuz doktor oruçlu değilse hatta oruca karşı bir anlayışa sahipse vereceği fetvada inancı ölçüsünde olacaktır. Sen bırak’ ’Hasan’ı, amrı’’ Tıp bak oruca ait faydaları nasıl sıralamış:
Yağ Yakımını Hızlandırır.
Mide ve Bağırsakları Dinlendirir.
Zihin Fonksiyonlarını Güçlendirir.
Vücudu Zor Şartlara Karşı Güçlendirir.
Cildi Canlandırır ve Parlaklık Verir.
İnsülin Direncinde Olumlu Etkileri Vardır.
Bağışıklık Sistemini Güçlendirir.
Kalp Sağlığını Korur.
Şu faydalara baktığımızda hala oruç tutmuyorsan: Bana boşuna bir şeyleri ispat etmeye çalışmayın. Bazan espri olsun diye konuyu mecrasından çıkarıp siyasete getiriyorum. Abooo o kadar çok şey biliyor ki. Sana laf düşürmüyor. Oysa ne kadar zor zamanlardan geçiyoruz. Her şeyin siyaset üzerinden konuşulduğu, siyasetin hayat memat meselesi haline geldiği şu vasatta, sabahtan akşama kadar şiddet ve öfke dolu haberler, kan revan içindeki aile programları derken, gündem adına dokunduğumuz her şey art arda soluyor, değerini yitiriyor sanki.
‘’Oruçluyum derken tevazu gözlerden okunurdu, sözlerden çiçekler açar miski amber kokardı’’. Ne tevazudan eser kalmış, nede anlayış kalmış. Sözler alev gibi hakaret, öfke kokuyor. İslam dışı ne kadar haslet varsa bizi sarmalamış kenetlemiş esir almış. Kementten kurtulup da irademizle konuşamıyoruz. Konuşurken ‘’Herkese yağmur oluyorsun da bana hiç damlamıyorsun’’. Oysa Ramazan, dünyanın kementlerinden kurtulma zamanıdır.
Hal böyle olunca, Ramazan ayındaki dünyayı yavaşlatma hakikati, gerçek bir meydan okumaya dönüşür. Çocukluğumdan hatırlıyorum herkesin gönlü yumuşuyor merhamet hisleri bedeni sarıyor, yardımlaşma duyguları büyüyor ve adeta hayat bu ölçüde yavaşlıyordu. Ailemizin ve büyüklerimiz bizi oruca alıştırmak için çeşitli vaatlerde bulunurdu. Hele börtü böceğin kuşların ve diğer mahlukatın da oruç tuttukları söylemi var ya beni hep ikilem içinde bırakırdı. Bir gün nasıl oldu ise babamları razı ettim, oruç tutacaktım. Kalktık yemeğimizi yedik ağzımı çalkalayıp niyetlendim. O gün dışarıda nöbet tuttum. Niye diyeceksiniz akşam ezanı okunacak bende orucumu babama satacağım. Nihayet ezan okunda babamın elini öptüm orucumu bir dişi koyuna sattım. Evet O koyun birkaç yılda tam hatırlamıyorum ama onu geçmişti. Benimdi ya kimse onu satmıyor ya da kesmiyor. Oda çoğaldıkça çoğalıyordu.
Tam iftar vakti hem tabiata hem insana çöken o sekineti hatırlıyorum. Sanki dünya uslu bir çocuğa dönüşür ya o demde. Herkesin evlerine çekildiği zaman, beklemeye koyulduğu anlardır. O sessizlikte Minareden hocanın sesi daha gür çıkar, İftar açılırken su, o güzelim su, sanki cennetten dökülmüş bardaklarımıza. Nasıl da güzel bir heyecandı bu bizim için. Hele bir dua yapılırdı ki: Yarabbi orucumu senin için tuttum senin için açıyorum, Fakirlerin soforasında bizimki gibi donat. Onlarında gönüllerini rahatlatıp huzura eriştir Çocuk aklımla İsterdim ki herkes sofrasını paylaşsın birbirine ikramda bulunsun.
Köy odaları vardı. O odalara imkanları şartları iyi olanlar sofra açar herkesi davet ederlerdi. Tam bir infak ayıdır ramazanlar.
Ezan beklenirken aramızdan ayrılanları hatırlar bu sene onlar yok derdik, oysa biz eriştik derdik ve şükrederdik rabbimize Dünya, yolculuğumuzun gelip geçici bir durağıdır. Biz de bu duraktan geçiyoruz. Şahsen duam; bu duraktan ayrılacağım günün bir Ramazan günü olmasıdır, ruhum O’na, bir ramazan günü teslim olsun. Eve geri dönüş günüm bir Ramazan gününe denk gelsin dilerim.
Sofra başında okuduğum kur’nı tüm geçmişlerimize, peygamberimize bağlı bulunduğum yolumun geçmiş büyüklerine, anne ve babama hediye eder, birde çocuklarımın ve torunlarımın ruhaniyetine hediye ediyorum derken sanki dünya benim olurdu. Bir baba çocuklarına torunlarına dua ederken: Evlatlarımın ve torunlarımın ruhaniyetlerine hediye ettim der onların sağlık ve sıhhatlerini muhafaza et, üzerlerinden marazlarını kaldır derse mutlaka yerini bulacaktır.
Şu kişinin amel defteri kapanmaz: Geçmişini ilim amel geçirip ve bir eser bırakanın defteri kapanmaz, Birde şer işleyenlerin defteri kapanmaz. öldükten sonra şer işleyenin şerlerini işleyenlerin olduğu sürece ölenin defterine o şerler işlenir. Biz bu türlü davranışlardan uzak hayalimizdeki bir iftar sofrası, upuzun. Ahiretteki ruhlarımız. Sonra çocuklarım ve kardeşlerim, dostlarım, bütün özlediklerim, üzerimde emeği olan herkesle bir arada olacağım bir iftar masası isterdim. Belki cennette böyle uzun sevgi sofraları vardır.
Ramazan ayında Ailemizin, arasındaki pürüzleri kaldırıp sevgi yumağı olduğumuz bir ay olmalı. akrabalarımızı, komşularımızı, dostlarımızı hatırlandığı yetimin başının okşandığı bir ay olmalı. Çok büyük ve değerli sosyal farkındalık projelerinin içindeyiz, büyük siyasi söylemlerin devasa dalgaları arasındayız. dünyanın debdebesi bizi ve küçücük gerçeklerimizi unutturup yutmamalı Bunların varlığı, bizi ve küçük gerçeklerimizi yutmamalı, en yakınımızdakileri ıskalamamalıyız Mesela üzerimizde çok hakkı olan aile büyüklerimizi, komşularımızı, bize emek veren insanları yeniden keşfetmek ve onlarla yakınlaşmak için bir fırsat olarak görmeliyiz.
Unutmayalım ki burası dünyadır ve yine unutmayalım ki kurtuluşumuz belki bir hastanın duasındadır. Belki bir yolcunun el sallayışında, belki bir özlem dolu duada, yoksul bir dulun tebessümünde, bir yetimin gülen gözlerinde, kapımızı çalan tanrı misafirinde, sımsıcak pide kokusunda, iftar masasında bekleşen öğrencilerin nefeslerindedir.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.