- 366 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
kesintisiz acının hikayesi
hafızasında çiftekavaktaki deniz manzaralı ev vardı.belli belirsiz hatıralar çocukluğundan.şimdi kabusa dönüşen hayatı için o günlerin özlemiyle büyüyordu yoksunlukları.babası köyünde ifa etmeye başladı görevini.burası şehre uzak bir orman köyüydü bulunduğu dağın eteklerinde kurulmuş.çayeline inmek için fırsat kollardı öğrenciliğinde.sonra nahiyedeki kursa yerleştirdi onu babası.eğitim metodundaki yanlışlıklar vardı tedrisatta.bunun farkındaki hocalar için gelenerksel eğitimle zorunlu bir ders görme alışkanlığıydı baskı vre şiddet içeren yöntemlerle.hafızlığı bitirince hediye kitaplar almıştı arkadaşlarına.bunlar öyküleştirilmiş peygamber kıssalarıydı öğrenciler için hazırlanmış.zaten edebiyatla içiçeydi hayatı kitap okumanın ne demek olduğunu bilen.ne varki ailevi sorunlarıyla hayatı kabüsa dönüşecekti bir anda.ilkokulda başarılı bir öğrenciliği vardı camiyle okul arasında geçirdiği.şiir yazmaya çocukluk çağından başlamış olması trajediyle içiçe bir dünya vermişti ona hayat.babası daha fazla direnç gösteremezdi baskılara.ona destek olmak için gördüğü işkencelerle geçiyordu zaman.her şeyi sorgular olmuştu ergenlik çağlarında.bilim ve teknik dergisiyle anlamak zordu teknolojiyi.evde yeterince kitap vardı teorik düzeyde aydınlatıcı olmaları açısından.çizgi roman vazgeçilemez bir meşgaleydi hayatında.zaferhan kitabını bir solukta bitirmişti.aklında kalan kitaplar arasındaydı talih kuşu çizgi roman hikayesi şeklindeki konusuyla.çocukluk döneminde babasının ilişkileri vardı islamcılarla.dergi ve kitaplarla doluydu evin odaları.bunlar arasında denize açılan kapı gibi kitaplarda vardı.okuduğu kitaplar arasındaydı mirza beyoğlunun yaşamayı deneme kitabı.ayrıca aynadaki yalan gibi kitaplarla zenginleşiyordu iç dünyası.zarifoğlunun buruk acısı etkilemişti hayatını.iç dünyasını açmışmıydı kimseye.şiirlerde geçen acılarla ölçülüyordu hayat.insanlar kitap okuyor ve düşünüyordu geleceği.henüz yalnızlığın keşfedilmediği bir zaman vardı ideolojilerde.kılıçdaroğlu ne kadar dese de sofrayı büyüteceğiz her şeyin yolunda gittiği bir çağamı giriyoruz sorusu için geç kalınmış olabilirdi.cinselliği yaşama şansı yoktu ergenlik çağında.orta 1e süleymancıların yurdunda başladı.sorunsuz geçiyordu öğrenciliği.hafta sonları köye gidiyordu amcası sorun çıkarmadığından.ancak hiç ilgilenmiyordu onunla amcası bir yabancı gibi uzaktan baktığı hayatında ne denli koyu bir karanlıktan geçiyordu çocukluğu.hafızlığı unutmak bir gelenek gibidir türkiyede.manasıyla okumak istemişti bir kaç kez kuranı.ancak inancını yitirdiği anlarda şizofreniye düşme korkusuyla sarıldığı kitaplar.bunlar açıklayamazmıydı iç dünyasını.tabiki buna izin vermeyecekti yaşadığı talihsizlikler.o yıllarda amcası islamcı yazarlarla tanışmıştı.ahmet günbay yıldızın çiçekler susayınca kitabı.belikide bir kuşağı derinden etkileyen başka bir kitap yoktur bunun kadar.bunun siyası yönünü tamamlıyordu hekimoğlu ismailin minyeli abdullah kitabı.sezai karakoçun şiirlerini duymayan yoktur.sıkça okunan ey segili şiiriyle biliniyor.üstattan feyz almış bir kimsenin gözüyle batı kültürünü tanıma fırsatı sunuyordu edebiyatçılara.ikinci yeninin başlangıcı kabul edilmiş şiiri.yaylalardan şehre uzanan yolculuğunda vardı ezgiler.ortaokulu nevşehirde tamamlayınca istanbula gelme fırsatı doğmuştu hiç beklemediği bir anda.ailesinden kopmuş olmasında bunun etkisi büyüktü.lise eğitimine gaziosmanpaşa başladıktan sonra siyasetin içinde buldu kendini.türk edebiyatı dergisini takip ediyordu.orta sondayken cuma dergisine bir şiir göndermişti dergide yayınlanmış olan.ancak istanbul sanıldığı gibi kucaklamıyordu kendine koşan şairleri.necip fazıldan daha çok edip canseverin gerçekçilinde vardı mevsimsel hava.nazım hikmetin tasvir gücüyle ortaya serdiği gerçeklerden daha çok bir sevdanın imkansızlığı gibiydi güzel günlere duyulan özlem.halk için düşünmenin sınırlarını çiziyordu sosyalizm.beyoğlu ne kadar farklıydı muhafazakar semtlerden.daima bu çelişkilerle varolmuş istanbul.bir yıl amcasının yanında kalmakla yalnızlığı tanımıştı.artık kitap okumak gibi bir meziyeti yoktu takip ettiği dergiler dışında.timaş yayınevinden çıkan kitaplarla yetinir olmuştu herkes gibi.çünkü hiç önemi yoktu siyasal tartışlmaların.shpnin üç büyük şehri kazanmasında vardı iski skandalı.bir güven kaybı yaşanıyordu kendini solcu taksim edenler için.siyasal islamın içindeydi hayatı.davaya inanmışlığı vardı söz konusu türkiyenin bağımsızlığı olunca.94 yılında kazandığı kamu yönetimi bölümünde okuyacaktı öğrencilikten uzak hayatıyla.arkadaşlarıyla çıkardıkları diyalog dergisi için şiirler yazıyordu.fikir karmaşıklığı içinde geçiyordu hayatı.maddi açıdan yaşadığı yoksullukla düş büyütüyordu ülkesi için.hayalleri onu kötü bir kavşağa sürüklemişti hayatını karartan kötülüklerle karşılaştığında.yazgısında hastalanmakta vardı üniversiteden kopmasındaki nedenle yakalandığı.derin hayallerle yaşarken sürüklendiği boşlukta vardı hayat çelişkileri.bunları çözmek hiç bir zekanın işi değildi.parçalanmış dünyası için aşkları da yalana batmış bir dünyadaydı artık.uyanması gerekiyordu bu karamsarlıktan.mağaranın dışındaki seslerle yetinir olmuştu muştuyla yola çıkanların verdiği kavgadan uzakta.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.