Deprem ve Vicdan

• 21 Şubat 2023 Salı 13:21:37

DEPREM VE VİCDAN

Son iki haftadır içimiz dışımız deprem oldu ne yazık ki. Öyle ki depremi yaşamasak bile artık her an her saniye deprem olacakmış gibi bir hisse kapılıyoruz pek çoğumuz. Yaşananlara biraz kulak veren her vatandaşımızda mevcuttur bu durum. Haliyle acılara ortak olma gibi insani yönümüz. Aslında asıl neden tam olarak bu. Gönül isterdi ki bu felaket hiç yaşanmasın; binlerce canımız gitmesin, şehirlerimiz tarumar olmasın. Ama oldu işte. Hem de çok büyük acılar bıraktı geride.

Yaraları sarmaya hemen o an milletçe başladık. Çok gurur duyduk milletimizle. Zaman zaman insanlığımızı yitirmişiz dediğimiz bizler özümüze döndük. Bu büyük acıya merhem olmayı görev bildik adeta. Kimimiz malıyla, kimimiz canıyla, kimimiz duasıyla yaptı bu görevi. Hem de en layığıyla. Depremzede kardeşlerimiz hiçbir zaman yalnız olduklarını hissetmediler. Bu ise özlediğimiz, arzuladığımz bir tabloydu. Çok şükür bu sınavı sorunsuzca geçebildik. Hep böyle bir arada, kardeşçe yaşamayı başarabilsek keşke… Sadece acılı anlarımızda değil, her zaman ihtiyacımız var güzelliklere. İnanın böyle yaşamak bizi daha güçlü kılacaktır. Bundan kimsenin şüphesi olmasın.

Bu deprem bize çok şey öğretti. Öğretmeye de devam edecek gibi duruyor. Benim kanaatim her şeyden önce deprem bir doğal afet. Bunun önüne geçemeyiz ama etkilerini büyük oranda azaltabiliriz. Daha az canımız yanar hiç değilse. Öncelikle evlerimizi sağlam zeminlere ve kalite malzemelerle ve çalmadan çırpmadan yapacağız. Çalan çırpan müteahhit efendilere, para babalarına duyurulur. Sizin cebiniz doluyor ama yaptığınız dışı sizi yakan içi bizi yakan binalarınız bizim mezarımız oluyor. Üstelik paramızla yapıyoruz bunu. Buna hakkınız yok efendiler. Kazanacağınız paralar da batsın bu niyetle olanlarınız da. Burada öyle bir sistem kurmalıyız ki, kimse bir daha böyle bir şeye cüret edememeli.

Bu da en baştan en aşağıya doğru denetimle olacaktır. Devlet gerekli yasaları çıkaracak, insanlar da uyacak. Hatır gönül işleri şöyle bir rafa kalkacak. Para gelecek diye bazı şeyler görmezden duymazdan gelinmeyecek. Önce can, önce güvenlik diyeceğiz. Bunu ama seve seve ama zorla kafamıza sokacağız. Başka türlü bizim aklımız başımıza gelmeyecek. Aynı depremde un ufak olan yeni yeni süslü binalar bir yanda, tek bir avizesi dahi kırılmayan binalar bir yana. İkisini de insanoğlu yaptı. Demek ki neymiş, isteyince depreme dayanıklı binalar pekala yapılabiliyormuş. Çalmadan çırpmadan yapanlar da para kazandı yaptıkları binalardan. Ama kendini bilmezlerin gözleri doymadığı için kendilerini de masum canları da yaktılar.

Yazık! Tek kelimeyle yazık! Her felaketten sonra bunları yaşamak, konuşmak bize yakışmaz. Kendimize yakışanı yapalım. Varsın süslü püslü olmasın yaptıklarınız. Ama sağlam olsun, bizlere mezar olmasın. Kendi paramızla mezarlarımızı satmayın bizlere. Bir de deprem kader deyip geçenlerimiz var. Evet, doğal afetin yaşanması bir kaderdir. Aman zaten kader deyip görmezden gelmek kader değil, cahilliktir. Bu cahillikte yaşamayalım, yaşatmayalım. Herkes elini taşın altına koysun, koymalı da. Kim olursak olalım işimizi en iyi yapalım. İşini dürüst, sağlam yapanları da el üstünde tutalım. Yoksa zaten sayıca az olan bu emekçilerimizi göz baka baka kaybedeceğiz benden söylemesi.

Bu büyük depremden Devlet olarak, millet olarak ders çıkaralım. Aynı felaketleri tekrar tekrar bedeller ödeyerek yaşamayalım. Bu hem can kaybıdır, hem mal kaybı hem de zaman kaybıdır. Yaşanılan acılar, sıkıntılar da cabası. Lütfen evlerimizi, binalarımız yaparken daha duyarlı olalım. Herkes görevini tam yapsın, herkes tam denetlesin, tam denetlensin. Cebimize girecek sıcak paraları değil, soğukta göçük altında kalan canlarımızı düşünelim. O zaman belki vicdan dediğimiz o mahkeme daha adil davranır. Olması gerektiği gibi binalar, evler yapar; çürük binalara sağlam raporu vermez, yıkılması gerekenleri zamanında yıkar, yıktırır. Şayet ölürsek bile en azından vicdanlarımız rahat ölürüz.

Yetki sahipleri lütfen daha bir hassas davranın. Ceplerinizi, kasalarınızı parayla değil, vicdanlarınızı merhametle doldurun. Belki o zaman daha bir yaşanılır, hayat dolu olacaktır şehirlerimiz. Kaybettiğimiz tüm canlara Allah’tan rahmet, geride kalanlara sabır dilerim. Güzel ülkemin başı sağ olsun.

NECATİ DİLEK