Muteber ve muhtelif kalplere söylence.... / Havva'nın gülleri
Havva, gözleriyle var olmuş ve gözleriyle yoklamış âlemin cümlesini
İnce ince dokumuş mendilini
Bu yüzden
Yanık bir türküdür ve belki bir ninnidir
Havva’nın billur sesi
- Bahçeye dön Havva,
Seni has güllerle karşılayalım.!
(27) İnkârcılar, “Ona rabbinden bir mucize indirilseydi ya!” diyorlar. De ki: “Allah dilediğini saptırır; kendisine yöneleni de gerçeğe ulaştırır.”
(28) Bunlar, iman edenler ve Allah’ı zikrederek gönülleri huzura kavuşanlardır. Bilesiniz ki gönüller ancak Allah’ı zikrederek huzura kavuşur. (Ra’d Suresi - 27-28 . Ayet Meali)
Sevginin ve muhabbetin tecelli bulduğu yüreklere üç beş lafız... Ve yüreğimde hâsıl olan ne varsa…
Kalplerde Allah’ın dediği olur. İnanan kalpler için müjdeler vardır ve kalpler yalnızca Allah’ın mülküdür.
Ömür öyle ya da böyle biterken, bizi birlikte kılacak olan tek efsunun kalplerin birlikteliği yani kalplerin birbirine duyduğu muhabbet hissi olduğunu düşünüyorum. Ve öyle sanıyorum ki muhabbetten ötürü bin bir çiçek devşiren has bahçeyi adımlarken; kuvvetle yaşamak arzusu beni bunları yazmaya teşvik etti.
Bir yandan yalnızlığa kaçıyorum. Öte yandan kendimi kalabalık buluyorum kalabalıkların içinde. Ne buldumsa onda buluyorum. O, benim yegâne varlığım.
Varlık âlemlerinin izinde bir zerre olmak fikri günden güne yerini yadırgıyor. İnsandaki ilimlerin toplamı ağır geliyor göğüs kafesime. Daralıyorum. Taşıyamaz ki kalbim tek başına, mutlak varlığı diyorum içimden. Nihayet, bir nefeslik meskende kendine yer arıyor kalbim. O zaman keder, kasvet ve ümitsizlik çıkıp gidiyor kapıdan bir daha dönmemek üzere. Belki de yüreğe saplanmış kırık oktadır bunların şifası diyorum. Belki kırık oklar hürmetine Allah’ın himayesindedir mesut kadınlar, çocuklar ve erkekler.
...
Korkuyorum kâğıda yolsuz yordamsız dökülmekten. Korkular azar azar ziyaret ediyor. Sinsice yaklaşıyor ve sonra çekip gidiyor iç âleminden. Korkular için kıyametin koptuğu anlar vardır çünkü. Kalbimi teslim etmişimdir koşulsuz ve şartsız her şeyi sonsuz ilmiyle yaratan, kuşatan Rabbe.
Teslimiyet ile yalnızlığı adımlarken hakikat çiçeklerinin misk kokusu eşikte karşılıyor dağılmış kalbimi. Sohbet arkadaşı biliyorum her bir çiçeği ve inci gibi saklıyorum kabuğumun altında. Kabuğumu kıransa ya bir hasret ya da bir vuslat oluyor ömür terazisinde. Ömür terazisi, mavi boyalı pencerenin kirşinde bekliyor sakınanları. Hüzün salıncağında unutuyorum yarınların kavgasını ve bir nebze ferahlıyor kalbimin odaları
Velhasıl...
Yol arzusudur beni yorulmaktan alıkoyan. Yorulsam da küsemem. İnsan kendi yolunda adımlarken şehadetini; küsebilir mi hiç?
Bir kez daha anlıyorum.
Kalplerin muhtevası sevgide saklıdır. Sevgide doğar muhabbet. Muhabbeti bünyesinde besleyen ise ilahi aşktır.
…
19.2.23
Mahvash / Munise Senem UÇAR
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.