Gün geldi ağladığım günlere ağladım. hz. ebubekir
Ülviye Yaldızlıı
Ülviye Yaldızlıı

4.17

Yorum

4.17

1

Yorum

3

Beğeni

0,0

Puan

883

Okunma

4.17

4.17




Saatler 4.17’yi gösterirken, gece yarısı binlerce evin çatırdayarak yıkıldığını, hayatta olanların can havliyle bağırışlarını duyduk. Nasıl duymayalım, insan olan nasıl duymaz? O andan itibaren donduk kaldık, elimiz ayağımız uyuşmuş, bedenimiz boylu boyunca göçük altında can çekişirken... beynimiz düşünce denen o hissiyattan uzaklaşmışken, ruhumuzla birlikte günlerdir, saatler, saniye, saliseler birlikte kalmadık mı ? Biz de yaşadık, bir lokma ekmeği yerken yutamadık, boğazımızda kaldı. Bir yudum suyu içemedik, utandık... onlar orada canı için cebelleşirken bizim burada yememiz içmemiz bize yakışır mıydı? Aynısı bizim başımıza gelse eminim onlar da yemez içmezdi. Gecemiz onlara dua etmekle geçti. Uykular haram oldu. Ne sabahı bildik ne akşamı ne geceyi bürüklenip uyuyabildik. Günlerden neydi, dün neydi bugün neydi. Saat kaçtı? Gün, saat kavramı yok olup gitti. Tanıdığım, tanımadığım tüm yüzlerde aynı hüznün ağırlığı vardı. Kimsenin tebessüm dahi etmeyi ar ettiği günlerden birisini yaşıyorduk. Gezindiğimiz sosyal medyada müzikli bir paylaşım olsa nasıl kapatacağımızı bilmiyorduk. Mırıldandığımız şarkılar, türküler susmuş, yerini dualar almıştı.


Enkazdan her canlı çıkarılan büyüğümüz anne babamız olurken, her genç kardeşimiz, her çocuk evladımız oldu. Yanlarında olamasak da onları sarılıp sarmaladık. Gözyaşlarımız hiç dinmedi, resmen ülkece donduk. Ama zaman donma zamanı değildi. Herkes elinden ne geliyorsa yardım etmeli en kısa zamanda yaralarına az da olsa merhem olmalıydık. Kalpleri aynı anda atan, birlik ve beraberlik çağrısına kayıtsız kalamayan, yediği ekmeği lokma dahi olsa paylaşan bir millettik neticede. Yorganını, yastığını, kazağını, çocuğunun tulumunu, patiğini, kumbarasını kapan yardıma koştu. Erzak dolapları boşaltıldı. Kömür torbaları omuzlandı. Kar-kış demeden getirilen odunlar yarıldı, çuvalladı. Pekmezinden, turşusundan, bulgurundan az çok denmeden yollandı. İş makineleri, gönüllüler yollara akın etti. Bir seferberlik başladı. Yol uzundu ama hiç kimse yılmadı; yol da hava şartlarından dolayı kalsalar da vazgeçmediler.

Yıkımlar öyle bir iki bina ile kalmıyordu. Dilekolay on şehir, onlarca ilçe, köy yerle yeksan olmuştu. Cennet diye tabir edilen milyonluk ev senesi dolmadan ilk depreme yenik düşmüş, alanlara cehennemi yaşatmıştı! Yan yatmış evin rüzgarla savrulan perdesinin belki daha dün biri kahvesini yudumlamıştı yanında. Yan yatmış buzdolabından belki bir parça yiyecek almıştı ev sahibi. Sağa sola savrulmuş albümler böyle bir güne şahitlik edeceklerini akıllarından geçirebilir miydi hiç? Anne babasız kalan çocukların hayali böyle noktalanmamalıydı! Çocukları için yarınlarını düşünen anne babalar için böyle bir gün yaşanmamalıydı! Bir hafta sonra olacak düğünleri için hazırlık yapan çift akrabalarının çoğunu atmış saniyede kaybedeceğini aklına getirebilir miydi? Yaşanılan hiç kolay değildi hem de hiç!

Molozlar arasından elini uzatan küçük kız umudumuz, sevincimiz oldu. Kurtulan her insan, hayvan bizi bir nebze mutlu edip yüzümüze neşe saçılsa, vefat edenleri aklımıza gelince silkenip toparlanıyorduk. Bu yas bizim yasımızdı. Gülmek haram, ağlamak helaldi artık. Onlarla yatıp, onlarla kalkıyorduk. İnsan olmak bunu gerektirirdi. Analarımız, mahalleden bir komşumuz ölse bir hafta on gün televizyon açtırmaz, “sakın yanlarında gülmeyin” derdi. Kaldı ki bu ülkece emsali görünmeyen büyük bir yaraydı. Belki kabuk bağlaması uzun zaman alacaktı. Ama bizler içimizde bu günleri yaşayarak ve unutmayarak birlik beraberliğimizi koruyacağız.

Tüm vefat eden deprem şehitlerine Allah’tan rahmet diliyorum. Kalanlara sabırlar, yaralı olanlara acil şifalar versin inşallah Rabbim.

Paylaş:
3 Beğeni
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
4.17 Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz 4.17 yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
4.17 yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
hacı gürbüz
hacı gürbüz, @hacigurbuz
16.2.2023 21:18:39
😥♡
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL