- 218 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
ACAR GELİN
Evimiz ahşaptı. Çatısı çinkoluydu. Duvarını Usta Ahmet yapmıştı. Daş duvarın arasına ardıçtan gatil gonmuştu.Ocaklık için Derin Oluk’tan kis getirmişti babam. Samanla çamuru iyice kariştırıp tam kıvamına gelince eliyle konan taşın gediği dolduruluyordu. Boşluklar helikle dolduruluyordu. Gışla’daki toprak dam sökülmüştü. Dam çok büyüktü. Bir tarafında Dedem Hasan Onbaşı, ebem Zala Garı , babam ,anam ve Fatma ablam, Hasan , Hüseyin kalıyordu. Büyük bir giriş kapısı vardı. Hayvanlarla bizim aramızı çit ayırıyordu.Çitin süvenleri damın direklerine çiviliydi. Gızılcık kirezinin çalısıyla sımsıkı örülürdü. Arasıda samanlı çamurla doldurulurdu. Damın üstü çok genişti. Taştan loğ ile yağmurda saman dökülüp loğlanırdı. Damın önünde üç çatal dut vardı. Dut yetince çevrenin çocukları bayram ederdi. Köyde sultani kirez yoktu. Damın önündeki kiraz kızarmadan çocuklar gizlice gelip karını doyururdu. Ebem bir helke dut topladı damın üstüne dökülen dutlardan. Bir çitil bekmez etmişti. Dut ağacının dibinde tavuk pinniği vardı. Gece tavuk dığırmaya başladı. Ebem huhuuu diye bağırıyordu. Dedem zeytin acarını aldı. Havaya doğru kütülekti. Tilki tavuğun birini çoktan alıp uzaklaşmıştı. Ertesi gün oldu. Fakı pinniğin önüne kurdular. Gara Masıt Oluğu’nun önüne gatık helkesi ıslanırdı. İt gelir gece vakti gatığı içerdi. Helke delindi. Çamın ışığında otururken dışardan it sesi gelmeye başladı. Koştular fak da yoktu it de yoktu. Deli Oğlan komşusunun kızını kaçırıp dama getirdi. Göz gözü görmüyordu. Ondörtünde vardı yoktu. Bıyığı daha terlememişti. Kız da çelimsizdi. Ayağına yemeni bile almamıştı. Bohçası da yoktu. Babası ve yakınları her yerde onları arıyordu. Gamalak taktasından yapılı kapı sürgülendi. Arkası çivilendi. Yine de nolur nolmaz diye iyice çul çuvalla kapatıldı. Az sonra kapı çaldı. Bizim yitiğimizi gördünüz mü diye soruldu. Çok korkmuştum. Sabah olunca ebem mıktarı elçi olarak gelinin babasının yanına saldı. Barışmak için galın olarak dört lira istediler. Dedemin keçesinin cebinde yanından ayırmadığı dört Reşadiye altını vardı. Dedem altını vermedi. Biriktirdiği sansar postu vardı. Postları Alma Dağı’ndan avlamıştı. Ava gitmek için Gır Ali’yle iki ay eve uğramamıştı. Postları satmak için babamla haber yolladı. Hebenin iki gözüne postlar kondu. Gır Ali’nin parası yoktu. Ancak iki tosunu postun yerine verdi. Memik Ahmet bunu kabul etti. İki taraf barıştılar. Evin inşasına Göpper’in oğluyla devam ettiler.