- 374 Okunma
- 3 Yorum
- 1 Beğeni
ÜLKEMİZİN BAŞI SAĞOLSUN
ÜLKEMİZİN BAŞI SAĞOLSUN...
Hepimiz çok üzüldük. Acımız büyük ve derin Milletimize, ülkemize geçmiş olsun. Yüce Rabbim bu aziz millete bir daha böyle acılar yaşatmasın. Çok zor böyle bir acıyla yaşamak. Ömür boyu zihnimizde gitmeyecek, özellikle küçük bedenli kocaman yürekli çocuklarımızın hafızasından silinmeyecek.. Binlerce can enkaz altında da kaldı, binlerce can soğukta tir tir titriyor.. Ülkemiz zor günlerden geçiyor.. Rabbim Sen yardımcımız ol, yardım et..
Yüce Rabbim memleketimiz üzerinde dolaşan kara bulutları tez zamanda dağıtsın. Aydınlık, ferah ve huzur dolu günlere tez zamanda kavuştursun. Alemlere ihsanını ve sükuneti indirsin. İndirsin ki Yüce milletimiz bu karanlık günleri bir an önce bir taraf etsin.. Dışarda kalan tüm canlıların yar ve yardımcısı olsun..
Ne mutlu bize ki Ülkemiz kara günleri yaşarken, milletimiz tek yürek, birlik ve beraberlik içinde olmasını bildi. Doğusundan batısından, güneyinden kuzeyinden kürtüyle, çerkeziyle, sunnisiyle, alevisiyle tek yürek oldu...Şükürler olsun.
Saatler geçti yaşadığımız afet üzerinden ama Mucizelere tanık olduk ve oluyoruz.. Bir nefes bir can enkaz altından saatler sonra sağ çıkartılıyor.Yüce Rabbimin mucizelerinden sorgu sual olmuyor.. Mucizelerinden bizi mahrum etme, sen bizi mucizelerle karşılaştır her daim Rabbim. Hamdolsun Sana..
Önümüzden, arkamızdan, sağımızdan solumuzdan, aşağıdan, yukarıdan gelecek her türlü tehlikelerden, doğal afetlerden, depremlerden, yüce Rabbimiz muhafaza etsin, korusun, bizlere acısın. Memleketimize, milletimize rahmeti rızasıyla ihsanda bulunsun inşallah. Hep birlikte dua edelim canlar..
Euzubillahimineşşeytanirracim Bismillahirrahmanirrahim
Elhamdülillahi rabbil alemin.
Es selatü ves selamu ala resuluna Muhammedin ve ala alihi ve sahbihi ecmain.
Esselatu vesselamu aleyke ya Resulallah
Esselatu vesselamu aleyke ya Habiballah
Esselatu vesselamu aleyke ya Şefiyallah
Esselatu vesselamu aleyke ya Hayra halkillah
Esselatu vesselamu aleyke ya Nura Arşillah
Esselatu vesselamu aleyke ya Seyyidel evveline vel ahirin.
Ve selamün alel mürselin vel hamdülillahi rabbil alemin.
Tüm geçmişlerimizin ruhu için, depremde hayatını kaybedenler için, Allah rızası için Lillahil Fatiha.
YORUMLAR
Türkiye Cumhuriyeti kurulduktan sonra ilki 1939 yılında Erzincan'da olmak üzere 7 ve üzerinde onlarca deprem oldu.
Bu depremlerin en büyüklerinden biri 1999 depremidir.
Ve elbette diğerleri .
Duaya ,duanın gücüne ,duya olan inanca değil sözüm de eleştirim de...
Dere ,nehir yataklarına ,heyelan bölgelerine nasıl niçin bina yapılır kim ruhsat verir ,kimler denetler?
Fay hatlarına bina yapımında dikkat edilmesi gerekenler nedir?Bu konuda bilim adamları ne diyor.Yapının bu durumda hangi özellikleri olması gerekir .En son 2018 de bu konuda resmi gazete var .Buradaki koşullar nedir?
yapılar insanlar tarafından yapılıyor...insanlar tarafından denetleniyor,insanlar tarafından iskan izni veriliyor ve insanlar satın alıyor.
Bu sorumluluk sorgulanmadan aynı şeyleri hep yaşar dururuz.
Bence bu büyük milletin ezici çoğunluğunu bunları yaşamayı hak etmiyor.
Aynı cadde aynı pafta iki bina ...biri toz duman ,,diğeri ayakta ...az hasarlı..
bunun mutlaka ortaya konulması gerekir .
Allah ölenlere rahmet eylesin.Kalanlara sabır versin .Yaralılara acil şifalar diliyorum
Türkiye şimdi eşsiz büyük bir acı içinde. Allah merhametini esirgemez İnşallah! Memleketimizin oturduğu şu fay hatlarına bir bakın; mübarek vatan, her taraftan adeta ateş çemberlerinin üstüne yerleştirilen cennet gibi bir yer! O vatanın insanı olmak yürek ister! sabır ister! irfan gerektirir. Allah milletimizi bağışlasın, yardımcısı olsun. Tabi, müjdelerimiz var: Hayretimiz gerçekle tez kaynaşacak ve insan adil meşrebinden şaşmayacak. Tekzip nafile, ilerde, nefsinden feragat edip kemâl dairesine erenler bol olacak. Öfke, hiddet ve dargınlık hissedeceğiz, ama onlara yenilmeyeceğiz, çünkü fani bir insanız ve diğer insanlara muhtacız - bağımsızlık, ’masal’ kardeşim. Duygulu, anlayışlı ve anlaşanlar cemiyetinde pazarlık şartlarını yok edebilenler gibi yaşayabileceğiz. Zorda olsa, 'günahkârlık duygusuna' kapılmayacağız, hislerimiz altüst olmayacak; aksine, güdümüz hareketlenecek; kesafet açık saçık belirgin ve saydam görünüşlere dönebilecek; uykularımızda bile kabuslar nadir, duygu ve huylarımız frensiz araçlara katiyen binmeyecek! Hüzüne boğulmayacağız. Yediğimiz ve içtiğimiz kâfi ama ölçülü, imanımız ve ümidimiz ise güçlü ve daim olacak.
Türkiye ve tüm insaniyet, Allah’ın insaf ve sevgisine layıktır. Dua edelim, zira "Derdi veren Allah dermanını da verir İnşallah!”