Emek veren, emeğini yiyen.

Güzel sözü olan, güzel özü olan bir adam.

Bize çift sürmeye gelirdi.

Öküzleri de kendi de çok çalışkandı

Çok yorulduğunu gördüğüm zaman ona, pınardan ona soğuk su getirirdim

Suyu kana kana içer " Adamsın Bee" derdi .

Daha çocukken bana böyle denmesi hoşuma giderdi,

Musa Amcanın, köyde çalışması geçimine yetmez, gurbete giderdi.

Baharın Ankara’ya gelir, sonbahara kadar inşaatlarda çalışırdı.

1986 yılının yazı inşaatlarda çalışmış, sonbaharda parası almış cebine koymuş köyüne dönmek için garajın yolunu tutmuştu.

Yatakları, yorganları hep sırtındaydı. İnce sünger yatakların rulo yapıp, içine ince battaniye koyar, gittikleri inşatların barakalarında, hemen serip yatardı.

Sırtında yatak, bir elinde elbise valizi, değir elinde keser, testere vs. takım çantası zorlukla gidiyordu.

Onun bu zor durumu gören genç, "Amca yardım edeyim sana" dedi. Sırtındaki yatağa aldı ve garajın kapısına taşıdı.

Gencin bu güzel hareketine her zaman söylediği gibi. " Adamsın Bee" dedi

Biletini almak için perona, arka cebindeki cüzdanına el altı, yoktu. Dondu kaldı. Tekrar tekrar ceplerine baktı, cüzdanı yoktu.

Oraya yığıldı kaldı, çevreden yardımına koştular, su kolonya. Biraz kendine geldi.

Polise gitti durumu anlattı,

Polis "Amca sen bu üçüncü inşaatçısın parası aynı şekilde çalınan" dedi.

Belki bulunur diye, o gece garajda sabahladı.

Ertesi sabah hırsızlar yakalanmıştı; fakat paralar Maltepe’nin eğlence mekanlarında bir gecede yenmişti.

Polis " Amca, bu adam mı senin para çalan" diye sordu.

Musa Amca " Bu adam değil, bu adam olsa benim çoluğum çocuğum için 6 aydır alın teriyle kazındığım paramı çalmazdı" dedi