Hatalarımı düzelten kimse uşağım bile olsa efendim olur. -- goethe
İDRİS ÇETİN
İDRİS ÇETİN
@idriscetin

BİR ANNENİN FEDAKÂRLIĞI

1 Şubat 2023 Çarşamba
Yorum

BİR ANNENİN FEDAKÂRLIĞI

0

Yorum

4

Beğeni

0,0

Puan

696

Okunma

BİR ANNENİN FEDAKÂRLIĞI

BİR ANNENİN FEDAKÂRLIĞI

Ali ve Fatıma birbirlerini çok seviyordu. Çok zorluklar yaşadılar. Onları ayırmak için uğraşanlar bunu başaramadılar. Aşklarından asla vazgeçmediler. Nihayetinde Ali ve Fatıma evlendiler.
Yeni gelin Fatıma hamileydi. Evli çiftin ilk çocukları olacaktı. Doğum günü yaklaştı. Fatma Hanım’ın doğum sancıları başladı. Alelacele hastaneye kaldırıldı. Hastanede doğum servisine çıkarıldı. Doğum başlamıştı. Ali Bey heyecanla doğumu bekliyordu. Doğum haneden bebeğin ağıt sesi yükseliyordu. Ali Bey’in heyecandan sanki kalbi duracaktı. Ebe Hanım çocuğu getirdi ve Fatıma Hanım’ın kucağına verdi. İlkönce belirlemiş oldukları ismi bebeğe verdiler. Bebeğe konulan isim Zeynel’di.
Ali ve Fatıma’nın aşklarının meyvesiydi bu nur yüzlü bebek. Allah’ın kendilerine verdiği bir lütuftu. Zeynel’in sağ kulağına ezan okudular, sol kulağına kaamet getirdiler. Dünyalar tatlısı bebeğimiz senin adın Zeynel’dir sözcüğünü kulağına seslendiler ve Yüce Allah’a şükrettiler.
Ali ve Fatıma çocuğun yüzünü açtılar. Ebeveyn Zeynel’e dikkatle baktıklarında bir anda dona kaldılar. Aman Allah’ım! Çocuğun iki kulağı da yoktu. Bu duruma alışmak uzun sürdü. Allah’tan gelmişti, gelene de şükretmek gerekti. Tedaviler ve psikolojik tedaviler uzun süre devam etti. Bu tedaviler sürecinde ise çocuk kulakları olmadan hızla büyüyordu.
Zeynel, büyümüş ve okula başlamıştır. O, güzel iyi yürekli ve başarılı bir çocuktur. Kısa zamanda okulda arkadaşları tarafından sevilen bir oldu. Ancak eksik iki kulağının eksik olması onu çok üzüyordu. Bazen arkadaşlarından kendisini üzecek sözler duyuyordu. Buna alışmıştı anacak kendisini de rahatsız ediyordu bu olumsuz sözler. Anne baba bu duruma biz çözüm bulmak için tekrar girişimde bulunmaya başladılar. Ali ve Fatıma bir doktor ile görüştüler.
Doktor Yusuf:
“Eğer dokuları uyumlu iki kulak bulursanız nakil yaparım” dedi. Büyük uğraşı sonunda dokular uyan iki kulak buldular. Zeynel ameliyata girdi. Kulak nakli başarılı oldu. Artık Zeynel’in iki kulağı da tamdı. Arkadaşları onunla kulaksız diye alay edemeyeceklerdi. Zeynel bedenen kusursuz hale geldi. Zeynel’in zihnini kurcalayan sorular vardı. Acaba bana bu kulakları veren kimdi? Kadın mı, erkek miydi? Zengin miydi fakir miydi? Bu soruların cevabını bir türlü bulamıyordu. Ancak kulağın kimden alındığı sırdı. Anne ve baba kulağın kimden nakil olduğunu biliyorlardı. Ali bu sırrı öğrenmek için anne babasına ısrar etti fakat istediği cevabı bir türlü alamıyordu. Yıllarca çocuk ısrar etti yine söylemediler. Ali büyüdü evlendi çoluk çocuğa karıştı. Bu sırrı anne babası yine söylemedi. Ali artık eğitimli zengin bir iş adamıydı. Anne babası yaşlanmıştı. Bir gün babasının hasta olduğu zamanda yanına geldi. Baba Ali, ölüm yatağına düşmüştü. Babanın son saatleriydi. Zeynel babasının bu durumuna çok üzülüyordu. Bir yandan da kulağı kimin verdiğini babasından öğrenmek istiyordu. Ali son nefesinde bu sırrı tam söyleyecekken vefat etti. Yıllar geçti babasını kırmadığı gibi annesini de hiç kırmadı. Onu el üstünde tuttu. Bir gün anne de hasta yatağına düştü. Babasını kaybeden Zeynel annesinin başucuna geldi. Annesinin ölüm yatağında olmasına çok üzüldü ve saatlerce ağladı. O, anne basının tek sevimli evladıydı. Bu yüzden onları çok seviyordu. Annesini de kaybederse kulakların sırrını asla öğrenemeyecekti.
Annesinin başucuna geldi ve:
Kurban olduğum anam! Kurban olduğum anam! Kurban olduğum anam! Ne olur şu sırrı söyle de giz kalmasın? Beni de merak ıstırabından kurtar artık. Anneciğim kulağı kim verdi Anneciğim kulağı kim verdi Anneciğim kulağı kim verdi diye yalvardı. Fatıma hanım da tam söylemeyeceği anda vefat etti. Zeynel çok perişan oldu üzüldü ve saatlerce ağladı. Annesini kucakladı öptü suratını okşadı. Bir anda gözlerinin gördüğüne inanamadı. Annesinin kulakları yoktu. Bir daha yıkıldı. Bir annenin fedakârlığının ne demek olduğunu bir kez daha anladı. Kulak nakli için kulaklarını oğlu Zeynel’e veren annesinden başkası değildi.
Yıllarca annesi saçlarını hiç kestirmezdi ve kafası her zaman kapalı dururdu. Bu yüzden kulaklarının olmadığını ölünceye dek kimse bilemedi. Fatıma’nın kulağının olmadığını bir kendisi bir de eşi Ali biliyordu. Zeynel annesinin cenazesi başında saatlerce ağladı ve çok üzüldü...

01.02.2023
Yozgat

Paylaş
Beğenenler
(c) Bu yazının her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Yazının izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Yazıyı Değerlendirin
 
Bir annenin fedakârlığı Yazısına Yorum Yap
Okuduğunuz Bir annenin fedakârlığı yazı ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
BİR ANNENİN FEDAKÂRLIĞI yazısına yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Bu şiire henüz yorum yazılmamış.
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.