- 629 Okunma
- 1 Yorum
- 2 Beğeni
SUMAK GELİN(!)
SUMAK GELİN(!)
.
Sumak nedir? Bilen var, bilmeyen var. Kısa bir izahatta bulunalım.
Sumak, bir baharattır. Salatalara katılır. Yeri gelir çay olur, içilir. Yeri gelir, akıt olur; dolmalara, sarmalara dökülür. Böyle bir çeşnidir. Aslında sumak, sofraların vaz geçilmezidir de kıymetini bilene…
.
Sumak, Rhus bitkisinin meyvelerinden elde edilir. Bu bitkinin bir başka adı sumak ağacıdır. Sumak, özünde yüksek miktarda antioksidan bulundurur. Birçok vitamini içinde barındırır. Sumak, kanser başta olmak üzer birçok hastalığa karşı etkin bir savunma kalkanıdır. Kalp krizi, felç ve benzeri rahatsızlıklara karşı da engeldir. Düzenli kullanılırsa şekeri ve kolesterolü düşürdüğü biliniyor.
.
Ne var ki sumağın kadrini kıymetini bilen çok az. Özellikle Akdeniz bölgesinde çok yetişiyor sumak ağacı. Bu ağaçlardan toplanan sumak pazarlarda satılıyor.
.
Mersin’de Gülnar sumağı meşhurdur. Gülnarlılar özellikle baharat olarak kullanılan sumağı pek güzel hazırlarlar doğrusu. K.Maraş’ta ise sumak ekşisi olmadan dolma ve sarma yapılmaz. Sumak ekşisiyle yapılan sarmalara, dolmalara doyulmaz. Bunu da açık seçik ifade edeyim efendim.
Sumak ekşisinin adı K.Maraş’ta “akıt”tır. Hatta “akıt ekşisi” derler sumaktan elde edilen ekşiye. Bir güzel katıktır ki tatmayana nefasetini anlatamazsınız. İlla ki tatmak gerekir.
.
Şimdi gelelim “Sumak Gelin”e. Öyle ya, deminden beri sumak üstüne epey konuştuk. Sumak gelin ne mene bir şey? İşte sırası geldi. Sumağın gelin olması nice bir haldir? Bunu ben de bilmiyordum. Bilmemek ayıp değil, öğrenmemek ayıp. Yaş olmuş 73. Ben hâlâ öğrenme sevdasındayım. Yüce Tanrı bu gayretten mahrum etmesin kimseyi. Bilemediğimi öğrenmenin peşindeyim ben.
.
Güzel kızım Hatice, Gülnar sumağı almış Nebahat Hanım’dan. Nebahat Hanım’la atölyede birlikte çalışıyorlar. Nebahat hanım demiş ki Hatice’ye:
-Hatice Hocam, bu sumak gelin olmuş. Sumak gelin. Temiz ve leziz…
.
Hatice bize de almış, varlığı daim olsun. Sumağın gelin olmuşundan bahsedince merakıma mucip oldu. Atölyeye gittim. Nebahat Hanım’a sordum:
-Nebahat Hanım! Şu sumak gelini bana anlatır mısın, dedim.
Nebahat Hanım güldü:
-Hocam bir tarihte sumak alacaktım. Satıcı bayan bana dedi ki: ”Gelin olmuşunu mu istiyorsun, yoksa sade halini mi?” Çok şaşırdım. O ana kadar sumağın gelin olmasını bilmiyordum. Kadıncağız anlattı. Meğer sumak ağacından toplanan işlenmemiş sumak, sade haliymiş. Ama sumak öğütülüp terbiye edilince gelin oluyormuş…
.
İşte böyle dostlarım. Beni dinlerseniz, sofranızdan sumak gelini eksik etmeyin. Cana şifadır. Demedi, demeyin!
YORUMLAR
Ne güzel anlatmışsınız sumağın öyküsünü.K maraşa gittiğimde baya almıştım.Yerinden almak nedense insana daha orijinal miş gibi geliyor.Özellikle kuru dolmalar da ve salatalarda müthiş bir lezzet.Yüreğiniz var olsun,kaleminize sağlık değerli kalem.
Mustafa Topaloğlu
Selam ve sevgiyle.