dava için düşünülmüş külliyat

• 27 Aralık 2022 Salı 18:54:46

bütün dünyada ilgi gören bir hareketin yargılanması gündemin değişmesini amaçlamış olsada hafızalarda evrim ve materyalizm gibi kavramlarla yaşıyor hala.sınırsız özgürlüğü yaşamanın gayesi olamazdı cemaatin neyi amaçladığı hususu göze alındığında.adnan oktar cemaati mehdiyetle deccaliyet arasında değişimin sancılarıyla dini temsil etmenin zorlu yollarındaydı konu islamı yorumlamak olunca.yanlış anlaşılmanın buudlarını tekrarlıyor zaman.türkiye laikliğe dönüş yaşamanın hazırlığında çağdaşlığı kabullenme korkularıyla karşılanırken bahar.ahirzaman herkesin aklını meşgül eden bir fitneyi akla getirsede ruhunu şeytana satmışların gailesiyle şekilleniyordu dünya.zulümle adalet arasında yaşanıyordu savaş hümanizme saldırı yaşanması nedeniyle bir uygarlık sorunu için ayağa kalkma beklentisini heyecansız bir akaidin şartlarıyla düşünme tuzağında.islamı bir davaya dönüştürmek kolay olmadı islamcı ideologlar için.tarihin zorladığı bir hayatın kaideleriyle yaşanıyordu inançlar.islamın baharı için düşüncenin iflasını dikta ediyordu zaman.önce cemaatlere uygulanan yasaklar kaldırıldı kominizmle mücadele adına.cihat kavramı yerleştirildi hayatın içine.sonra ehli sünnetin yaşanması için susturuldu radikalizm.oysa aşırıya varmanın kültür düşmanlığını yüceltiyordu tasavvufu gerekli görenler.islamın çağdaş yorumu ezgilerle akıyordu kalplere yasaklı olmanın yaşattığı heyecanla.gelenek düşmanlığı içinde politik bir gerekçeyle hız kazanmıştı çağdaş yaşamdan uzaklaşma hali.bunu açıklayacak doneler yoktu toplumda.bu noktada bir değişim yaşaqndı toplumda bir farkı kalmayınca ideolojilerin.böyle tanımlanıyordu çağa aykırı düşmenin anlamsızlığı.marks lenin stalin ve engelsin fikirleri zorbalığımı yüceltiyordu faşizmin millet kavramını kullanmasıyla sosyalizmin.darwinin evrimciliği tek başına taşıyamazdı hakikate mücadeleyi kominizmin devletçilik olduğu kanısını güçlendiriyorsa sınıfsız toplum hayali.bu noktada anarşizmin güçlendiği görüldü batıda.otoriterliğe karşı çıkmaqnın bahanası sayıldı anti kominizm.sosyalist partiler işçi hakları için iktidara taşıyordu talepleri.demokjratik sosyalizmin güçlendiği görüldü batıda bu nedenden dolayı.türkiyenin muhafazakarlıkla sınavını temsil ediyordu milli görüşün izinden gidenler.şeriatın anlamı neydi islamın yorumu faşizme vardırıyorsa topluma aykırı düşme fikrini.bunun anlaşılması zaman aldığından hürriyet için ayaklanıyordu mazlum halklar.direnişlerle anılan bir coğrafyanın yazgısında vardı haksızlığa uğramak.bu nedenle islama yakın bir fikrin dğasında vardı sosyal adalet.tabiki bilimselliğin yaşattığı savruluşu görmekte bir basireti kazandırdı islama.adnan oktar bunu okuma güçlüğü yaşamadı evrimciliği bilimsellikle çürütmek isterken.buna yaratılış mucizesi diyordu külliyatındaki kitaplarla.ancak islamı savunmanın bir bedeli vardı dünyada tümden reddetmekle eşanlamlı hale gelince çağdaş düşünce.böyle bir zaafı vardı modernin sanatla ifadesini eksik görünce islam kültürü.telif eserlerin sanata bakışta bir anlam kazanması için yeterli gayret yoktu estetiğin uzağına düşmüşken islam dünyası.medrese geleneğini sürdürmek islam sancağını dikmekmidir küffarın kalbine.bizler öğrenmenin zorluklarıyla yaşadık gençlik çağımızı.yıllarca bu eğitimin çilesi içinde anlamaya çalıştık hayatı.hayat yasaklara sığmayacak kadar uzağındadır zorbalığın.her şeyin planlı bir şekilde yürümesi için açıklayamaz hale gerlir insan zindanını.tecrit edilmenin hoşnutluğuyla özgürlüğe saldırmanın anlamsızlığını yaşamak kadar yakından görür insan zulümler.ve yok ederek büyür duyargalarını.burda soylu bir sevdanın özlemiyle yok ederek büyür şefkat denen çığlığı.nasıl açıklansınki hayat ezberlenmiş hayretin sığ sularında tekrare düşülmüşse hakikatte.nereye aitse kendi iradesini yok etmenin ülküsüyle yarınları beklemek zorundadır nefis.imanda küfrü görmenin zilleti değilmidir tutsaklığın zincirleriyle yaşamak.bunlarla korkutulmuş bir rüyanın sabahına varmakla aşılır engeller bir vadideki çiçekler kadar yalnızken insan.bize insanlığı hatırlatmak kadar mevsimlerden geçmeyi öğütler en eski öğretiler.ruhumuzu daraltan iklimlerin bıraktığı tat kadar sahipsizdir acılar oysa.çevremizde fıtratı bilen dostların övüncüyle karşılıyoruz baharı.işte kitaplar kendi görevini görür ne kadar inkar edilsede cenneti yaşama tutkusu.bu tutkuyla selam göndermenin onurunu yaşayarak aydınlanır yüzler.selam sevgi için yaşayanların kutsal çilesine.alkışlanır ne kadar derinden gelsede sesler.bir yankıya dönüşür uhuvvetle yaşamanın sevinci.asla yenilmez ölüme aydınlığın cemresiyle büyüdüğünde sevdalar.sabrın kalelerinde dalgalanmak için rüzgarı bekleyen bir bayraktır vereceğimiz son soluk o derin uykuya dalmadan önce.