- 905 Okunma
- 0 Yorum
- 2 Beğeni
Hayatın Anlamı
HAYATIN ANLAMI
Sevgili dostum,
Bu hafta okuduğum romanlarda, hadi adını da vereyim. 3. Kere okuduğum “İstanbul Hatırası” Ahmet Ümit romanında da önüme çıktı. Balat’ta yaşayan 3 çocukluk arkadaşı Demir, Yekta ve Başkomiser Nevzat’ın yıllar sonra anılarını anlattıkça “Hayatın anlamı ne” sorusuna cevap aramaya çalışmaları sana bu mektubu yazmamam sebep oldu. Kimis evdiği kadın ölünce hayata küserken kimi geç, kimi erken toparlanarak hayata tutunmuş. Onları hayata tutunduranda dostları olmuş.
Sevgili dostum,
35 yıldır görmediğim Üniversite arkadaşım ile sosyal medyada sohbet ederken de “Neyin savaşını veriyoruz belli değil. Ne için yaşıyoruz o da belli değil” demişti. Yani anlam arayışı çok insanda ömür boyu devam ediyır. Hayatın anlamını bulamayan ya hayatına son variyor ya da sevdiklerini terk ederek başka diyarlara gidiyor ya da içine kapanıyorlar.
Sevgili dostum,
İnsan hayatının anlamsız olduğunu fark ettiği zaman hayata anlam veren, engellere rağmen mutlu olan, hayatı seven arkadaşlarını uzakta bile olsalar ziyaret ederek, O’nun nasıl mutlu olduğunu, hayata nasıl anlam verdiğini, gerek sorular sorarak, gerek hayatını gözlemleyerek öğrenip de bu anlam arayışına cevap bulabilir.
Sevgili dostum,
İmkanı olduğu halde, bu ziyaretleri yapmayan ya da hep erteleyen insana işte bu soruların cevabını bulamadığı için her zaman, hayatın anlamını aramaya devam eder. “isteyen gelir”, “isteyen söyler”, “isteyen harekete geçer” düşüncesinden hareketle isteyen de hayatın anlamını iyi gözlem yaparak kimle nasıl konuşulacağını öğrenerek fark eder.
Sevgili dostum,
Hayatın anlamını parada gören insanın, kendini değiştirmesi çok zor. Çoık insana rastladım. Hayatın anlamını parada görürler ve muhataplarından hep maddi destek beklerler. “Para gelsin, para gitmesin” diye düşündüklerinden çok zamana gerçek dostu da bulamazlar hayatın anlamını da fark edemezler. Çünkü doyumsuz ve sınırını bilmeyen insan hiçbir doğru ve mantıklı şeyi kolay kabullenemiyor.
Sevgili dostum,
İzlediğim dizi ve filimlerde de konular bir yerde ”insanın hayatın anlamını arayışı” üzerine kurulu. Çünkü hayatımızda, çevremize baktığımı zaman daha açıkça görüleceği gibi insanların yüzde 75 veya 80’i ya dedikodu yapmakta ya olumsuz konuşmakta, hep kaygılarını anlatarak çevresini de kaygı yapmaya çalışır hal almaktadırlar. O yüzden psikologlar sürekli “olumlu düşünen dostlarınız olsun”derler. Yıllardır okuduğum,uzman psikoloğların yazdığı kitaplarda , gazete ve dergi yazılarında genelde bunu görüyorum. Bu tür yazılar ve kitaplar okumak “insanın kendini iyi hissetmesine sebep oluyor. “hangi kitaplları okuyalım” diye soranlara da bunları tavsiye ve hediye ederim çoğu zaman. Bu da bana mutluluk verir. Bence hayatın anlamı budur işte. Güzellikleri okumak, güzellikleri konuşmak ve güzellikleri senin gibi güzel bir dosta yazarak anlatmak.
Sevgili dostum,
“Olumlu düşünen” insanlar toplumda çok aıznlıkta olduğundan, “olumlu düşünen insanlar” kimseden korkmadan gerçekleri haykırdığından olumsuz düşünen çoğunlukça sevilmezler pek. Bu olumlu düşünenlerin pek de umurunda olmaz. Çünkü onlar olumlu düşünceleri ile hayatın anlamını tam olmasa da anlamışlardır.
Sevgili dostum,
Hayatın anlamını aramak için kitaplar, belgeseller, filimler yapıldı. Halen de yapılıyor.İnsanlar engellerine rağmen, fakirliklerine, köyde yaşamalarına rağmen dünya genelinde başarıyı yakalıyorlar çok zaman. Bunlar kitaplar haline getiriliyor. Mesela benim yazdığım “Engelleri Aşanlar” kitabı. Okumayan, okusa da anlamayan insanlara ne edceğiz. Olumlu düşünmeye insan gayret etmezse yazılan kitaplar ve filimlerin bir etkisi olmuyor. İş insanda bitiyor.
Sebgili dostum,
Dikkat ediyorum da, çok az sayıda olmak üzere, daha genç yaşta insanlar hayatın anlamını çözmüşken 100 yalına gelmiş insanlar hayatın anlamını aramadan bulamadan dünyadan göçüyorlar. Bu konuda psikoloğlar, doktora ve uzmanlık tezleri ile çözüm arıyor, önerilerde bulunuyorlar ama insan kendi gayret etmezse çözüm bulamıyor işte. İş insanda bitiyor ne de olsa.
Sevgili dostum,
İnsanın olduğu yerde arayış da vardır. Yerinde saymak da. İnsan arayacak ki bulacak. Derler ya “ Aramakla bulunmaz, ama bulanlar da hep arayanlardır” O halde aramaya , insanlara faydalı olmaya ve gerektiği zamanda yalnız kalarak düşünmeye, yazarak anlatmaya , konuşarak anlatmaya devam edeceğiz ki belki bir insanın “hayataın anlamı” arayışına yemekte tuz misali katkımız olsun. Senin de benim de.
Sevgili dostum,
Her zaman dedğim gibi insan hatalarından ders almak yerine, hatayı başkalarına atarak işin içinden çıkmaya bakıyorlar. Bu da çözüm olmadığı gibi hem kendilerini hem çevresini huzursuz etmeye devam ediyorlar. Bunun farkındalar da aslında ama değişmesi için çaba olmayınca bu devran dönmeye devam ediyor. Dön dünya dön, aman başında dönmesin!
Sevgili dostum,
Geldik bir mektubun sonuna daha. Her mektuba heyecanla başlarken,kelimeler kalemimizden akıp kağıda dökülürken, neşe dolarım. Ama mektubun sonunda da bir dosttan geçici de olsa ayrı kalacağım diye hüzünlenirim. O yüzden mektuplar bitmesin isterim.
Sevgili dostum,
“Hayattan mektubumuza konu çıkararak yazmak” çabamıza devam edeceğiz. Belki hemen belki yarın, belki yarından da yakın zamanda bu mektubu okuyan olur senin dışında. Sen hemen okur hemen imkan varsa paylaşırsın benim gibi. İnsanın senin gibi dostları olması ne kadar mutluluk verici. Hayatın anlamı belki de güzel dostun olmasında gizli. Görene anlayana ve arayana.
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.