- 422 Okunma
- 0 Yorum
- 1 Beğeni
CAHİT ZARİFOĞLU VE DOLAYISIYLA
CAHİT ZARİFOĞLU VE DOLAYISIYLA
Bir zarif insan. Zarif ve nahif. Edebiyatımızın zarif ve naif bekçisi. Şiirimizin güzel rüzgarı. Bir güzel adam. Yedi güzel adamdan biri.
Güzel insanlar iyi insanlar gerek bize. ’’İyi insanlar iyi atlara binip gittiler’’ dendi, ama o bunu kabul etmedi…Aramızda hala iyi insanlar var dedi. Aramızda hala güzel adamlar var. Bu yüzden kıyamete hala vakit var. Son bir vakit...Ahir zaman. Efendimizi a.s’.ın müjdesi beni görmeyen ama seven dostlarım dediği muhibler... Onlar beni sever ben onları.
Bir yıkılıştan sonra bir dirilişin ilk kıvılcımları Osmanlı İslam güneşinin batışından sonra yeniden doğuş. Bu doğuşun ilk örnekleri onlar işaret çocukları.ve yedi güzel adam çıkar onların içerinden bir bir...Biz işaret çocukları onlarla yıkandık arındık Biz yedi uyurlar onlarla uyandık. Onlarla dirildik.
Zarifoğlu deyince aklıma İslam insanının yeniden doğuşu gelir. İlk adı Abdurrahman olan bir cihat eridir o. Onu ilk kez lise yıllarında elime geçen edebiyat dergisinde gördüm. Bu dergi bana nasıl gelmişti. Edebiyat öğretmeni mi yoksa edebiyatla haşır neşir meslek dersleri öğretmeni mi vermişti şimdi pek anımsayamıyorum.
Üstad Necip Fazıl’ın Büyük Doğu külliyatıyla daha yeni tanışmış onları hasret ve hararetle adeta içerek okumuştum.
Edebiyat benim için bir çeşni olmuştu .Hep garipsediğim ama anlamaya çalıştığım bir tavır. İçten gelen bir sezişle iyi niyetli olduklarına inanıyordum.
Bu bir iz sürme idi. Üniversite yılarına dek sürdü. Üniversitede Sezai Karakoç ve Diriliş’i tanıdım. Beşir Atalay ve Nazif Gürdoğan’ın gözetiminde Edebiyat evleri. Burada bir gizli mektep vardı. Karakoç’un eserleri özümseniyor edebiyat yayınları dağıtılıyordu.
Yedi Güzel Adam. Bilmem kaç kez Ankara’ya gidecektim. Bir kezinde bu Yedi Güze Adam’a uğradım. Hangileriydı şimdi, tam hatırlayamıyorum .Ama içlerinde Zarifoğlu vardı. Konuştuk; neler anlattık- daha doğrusu- neler anlattılar, şimdi tam hatırlayamıyorum. Namaz kıldık, beni imam yaptılar- seferi olduğum halde-.Bu ahlak ve fazilet sahibi insanları tanımanın mutluluğu içinde döndüm. Sevinçliydım ; işaret çocuklarının peşinden gidecektim. Daha çok okuyacak, daha çok çalışacaktım. Menzillere bu inanç ve aşkla varacaktım. Ülke buradan tam bu noktadan çökertilmişti. İlim kültür ve sanat. Ülema ve Udeba...Umera’nın tefessühü sonra.
’’İnsan düştüğü yerden kalkar.’’ demişti Gemuhluoğlu. Medeniyetler de insanlar gibidir.
Özel sayılarda takip ettim onu yıllar sonra. Yıllarca elimden düşürmedim kitaplarını. Korku ve yakarıştaydım onunla. İşaret çocuklarıyla büyüdüm, yedi güzel adamları seyrettim, menzillere varmak umuduyla yaşadım hep.
…
Ahmet Kemal
________________________________________
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.