- 276 Okunma
- 1 Yorum
- 1 Beğeni
YARATAN RABB'İNİN ADIYLA OKU
OKU
Yaratan Rabbinin adıyla "oku!"
O, insanı alaktan (asılıp tutunan zigottan) yaratmıştır.
Oku!
Kalemle (yazmayı) öğreten, (böylece) insana bilmediğini bildiren Rabb’in sonsuz kerem sahibidir.
Okumaktan maksat yüksek tahsil görmek diplama almak ya da bir meslek sahibi olup eski deyimle amir memur olmak mıydı?
Neydi okumak ve niçin bu kadar önem teşkil ediyordu?
Bu soruların cevabını almak için yıllarca kendime sordum durdum.
Babam benim okumamı çok istiyordu, ancak annem pek razı değildi; çünkü annemin kendine göre haklı olduğu taraflar da vardı tabii.
Geçmiş tarihimize bakınca bunun birçok örneklerini hâlâ görmekteyiz.
Kız çocuklarının diri diri toprağa gömüldüğü, utanç verici yıllar geçse de izlerini taşıyan zihniyetler zaman zaman hortlamakta maalesef!
İnsan zihni karmaşık, bulanık, kapkaranlık bir hücre gibidir.
Onu aydınlatmak, karmaşıklığı çözmek, sorulara cevap bulmak için bilgiye ihtiyacı vardı.
Okumak illâki kalem kağıtla mı olmalı, bunun başka yolu yok mu?
İçimden bir ses sürekli beni eleştiriyor, adeta komutlar veriyordu.
Uzun süre karşılıklı bu kavgamız devam etti. Gözlerimi kapadım her gece uzun uzun düşündüm. Kendimle istişare ettim, hem soruyor hem cevaplıyorum.
---- Kimse sana yardım etmez, senin içinde yaşadığın karanlığı görmez, sen kendine umut olmazsan kimse sana umut vermez!
----- Yeter sus artık sus!
Yapamıyorum karşı koyacak gücüm yok, bir başıma nasıl meydan okuyabilirim onca insana? Bir lokma canım var anında sustururlar.
Yaptıklarının yanlış olduğunu, doğrusunun hakikat olduğunu nasıl kabul ettirebilirim?
Karanlıkta yıllarca ömür süren insanların ışığa, güneşe olan tepkilerini bilirsin. Ne zaman güneşe baksalar elleriyle gözlerini ovuştururlar, ışıktan gözleri kamaşır, öfkeye kapılırlar...
Bu örnekte olduğu gibi aydın bir zihniyet karanlığa, karanlık bir zihniyet de aydınlığa düşmandır.
Öncelikle kendi zihnimi aydınlatmam gerekiyordu ve böylelikle kendimi savunmam daha kolay olacaktı.
Elinden kalem alındı, kitaplar kaldırıldı; evlilik, çoluk çocuk verildi yerine.
----- Bitti mi şimdi onca çabaların, isteklerin, arzuların?
Okuma yaşın geçti, artık meslekî eğitim de alamazsın.
----- Ne yapalım kaderim böyle imiş.
----- Dur hemen pes etme !
----- ...
------ Gel seni biriyle tanıştırayım.
------ Kiminle?
------ Kalbinin sesini dinle, ne diyor ?
------ Üzülme Allah’ın senin için başka planları var.
------ Bak gördün mü işte!
----- Umutsuzluk yok.
----- Ne yapayım pekiyi?
------ Oku !
----- Nasıl okuyayım ?
----- Yaratan Rabb’inin adıyla oku !
----- Hayatında ilk sıraya O’nu koy. Sonrası kendiliğinden gelecektir.
Gaipten sesler duymaya mı başladım, n’oluyor bana? İçimde beni yönlendiren bu sesler kime ait ?Hakem kim, güreşenler kimler?
Aklım, kalbim vicdanım bir bedenin içinde sürekli savaş hâlindeydi.
Derdimi kimseye anlatamadığım için kendime anlatıyor, kendimle konuşuyordum sürekli. Hem anlatsam da çare olmayacaklardı zaten.
Okyanusta bir ada gibiydim. Issız bir adaya kim uğrardı? Nasıl oldu bilmiyorum, bir Hızır uğradı hayatıma. Elime kalem verdi.
---- Madem sesini sözle duyuramıyorsun, yazmayı dene.
--- Ne yazayım ?
---- Her şeyi yaz, içinden ne geliyorsa... Öfkeni, korkularını, söylemek isteyip de kimsenin yüzüne söyleyemediğin bütün duygularını dök kağıda...
O günden beri yazıyorum. Bütün dertlerime şifa oldu. Hatta çok zaman eski yazılarıma bakıp eksiklerimi tamamlıyor ya da yanlışlarımı düzeltiyorum.
"Söz uçar yazı kalır" ve ben kendimi okuyabiliyorum artık.
K/alemi yazıyorum...
Çorak toprakları rengarenk çiçekler nakışlar. Ben de nakış gibi okuyorum, okuyorum.
Çorak toprakları rengarenk çiçekler nakışlar. Ben de nakış gibi dokuyorum; çünkü kainatı okuyorum.
ÇORAK TOPRAKLARI RENGARENK ÇİÇEKLER NAKIŞLAR.
D/OKUYORUM
#okuyoryazıyorum
YORUMLAR
Oku emri ile ilgili ayet-i kerimeden yola çıkarak hissedilerek ve içtenlikle yazılmış muhteşem güzellikteki yazınızı gönülden kutluyorum tebrikler efendim.
Yazmakla en iyisini yapmışsınız, başarılar diliyorum.
Sonsuz selam ve dua ile.
Allah'a emanet olunuz.