- 2853 Okunma
- 24 Yorum
- 34 Beğeni
İki Şehrin Ruhunda Tek Parçayım
Okuduğunuz yazı Günün Yazısı olarak seçilmiştir.
Bazen kendini sağa sola vuran denizdeki taka gibi ya da siluetini uzaklara aksedip yılmadan yol alan heybetli yat gibiyim.
Her ikisiyle yol alırken beni, ben yapan değerleri, geçmişten bugüne kadar yaşadığım hayatımı hayallerimle beraber alıp gidiyorum.
Kaybolmak ve kaybetmeyi göze alamayan o takanın ne de yatın güvertesinde dimdik durabilir.
Geçen yıl köye gittiğimde gecenin yarısında uyanıp alt kattaki mutfağa su içmeye indiğimde içime doğan bir hisle dışarıya çıkıp gecenin sessizliğini bozan ateş böceklerinin vızıldayan seslerinin hâlâ etrafta olup olmadığını dinlemek istemiştim. Giriş kapımızın önündeki bahçeden mis gibi gül kokuları geliyordu. İki sene önce İstanbul’dan gönderdiğim fidanlardı bunlar. Ne çabuk büyümüş de gül açmışlardı. Elimi dokunup çevirdiğimde dış kapı kilitli değildi. Sabah kahvaltıda erkek kardeşime kapıyı kilitlemeyi unuttuğumuzu ve gecenin tekin olmadığını söylediğimde, aldığım cevap manidardı.
"Abla buralarda insanlar birbirini tanır, kimsenin kimseye zararı dokunmaz "
Çocuklar kendi yaşıtlarıyla birlikte sokaklarda gülüşüp, birbirini yenme umuduyla heyecanla haykırarak uyum içinde top oynadıklarını görüp hayran hayran bakıyordum. Aklıma geçmişim hücum ediyordu sanki. Bir anda ağaçlara tırmanıp gökyüzüne ulaşan dallardan meyve toplama ümidiyle, hatta acıkmışlığımı doyurma mutluluğuyla bulmuştum kendimi. Yalnız kalmak yoktu dünyamda. Başka bir çocuğun hem koşup hem de kız kardeşinin elinden tutmasıyla, bana doğru ağaca çıkmalarını seyrediyordum.
Bir yandan da iki başın omuz omuza alçak yapılmış asma köprüsünün üstüne doğru yürüyüp durduklarını, eğilip dereyi elleriyle tutma sevdalarını. O taşlara çarparak akar suyun oluşturduğu sert dalgaların nasıl da kalbe ulaşılmaz güç verdiğini hissedebiliyordum. Biliyordum ki, büyüdüklerinde de aynı güçle birbirlerine sarılarak bozulmaz dostlukları nereye giderlerse gitsinler yanlarına götüreceklerdi.
Sükûnet mi? Hâlâ var.
Huzur ise dudaklarımın arasında tebessüm ediyor.
Geniş mânada, kendimin de dahil olduğu insanların bugün büyükşehirlerde daha çok fazla para kazanmaktan ötürü kalplerin merhamet hissini yitirmiş olduğunu diye düşünmeden yapamıyorum.
Şafağın karanlığında, henüz etraf aydınlanmadığı, insanın kendi yüz rengini dahi göremediği saatlerde evden alınıp servisle okula giden çocuklar veyahut da anne okşayışından mahrum kreşte büyüyen bebeler aile sıcaklığı kavramından uzak başka kucaklarda büyüyorlar. Yorgunluktan sıhhati bozulan, takati kalmayan bu çocukların büyüdüklerinde yalnızlığı seçeceklerine üzülüyorum…
Tam da şimdi! Kendime “nerede durduğumu" soruyorum
Sabırsızca itişip kalkışan kalabalığa, kulaklarımı tıkamak istediğim görüntüyü bozan çirkinliğin içinde mi, yoksa uzaklardaki oturma odasıyla bitişik mutfaktan taze pişmiş süt kokusuna uyanıp Erzurum radyosundan yayılan sabah türküleriyle beraber anne babamla aynı masada kahvaltı etmek mi?
Kendini sağa sola vuran o taka gibi, sokak arasında tenha bir mahallenin içinden geçerken dört bacaklılardan değil de iki bacaklı mahluklardan daha çok korkulması gerektiğini telkin ede ede, kendime yakıştıramadığım korkularımla sallansam da eski çocukluk çağlarımla yüzleşerek dimdik yürüyebiliyorum. Yürüdükçe, yürüyesim geliyor. Ayaklarım yatın yüksekliğine ulaşmasa da ruhum saltanat tahtına çıkmış gibi huzur içinde. Cesaretim hayallerime güç veriyor. Öyle bir güç ki, bana hırs ve menfaat düşkünlüğünü hiç aşılamadı. Merhameti, yüzüme esen kuzey rüzgârından, güneşin aydınlığından alıyorum. İçimdeki kuşlara kanatlarını sallayarak uçtukça yükseklere çıkıp bir zaman sonra yere doğru dallara ve rızık toplamak için toprağa ineceğini unutturmuyorum.
Her iki şehrin ruhunu kucaklayan ufuktaki yağmur bulutlarının bana getirdiği su damlalarına eğilerek ikisinin de yanaklarından öpüyorum…
Ümmühan YILDIZ
YORUMLAR
Değerli hocam,
Çok geriye gitmeye gerk yok ki, seksenlere elimizi uzatsak dokunacaktir. Ne ara kültürel anlamda biz bu kadar dejenere olup biz değilde ben olduk.harika bir yazıda kendi ruhumun yasayıpta eksilenlerini buldum.
Çok tanıdık hissiyatlar okudum yazınızda.
Tebrik ve saygılarımla ve sevgimle, Usdadem.
Ümmühan Yıldız
Sevgisiz, egosu yüksek ve şımarık insanlardan uzak duracağım.
Kuşların özgürlüğü, çiçeklerin kokusunu bizlere emanettir. İnsan olmak kolay sürdürebilmek zordur.
Bu yüzden her sabah kapımı çalıp içeri giren gün ışığını Yaradan'ıma teşekkür edeceğim...
Sevgi ile mutlu huzurlu akşamlar dilerim 🌸🌱☕️
Ümmühan, senin kadar ince dokunduran cümlelerim olmasa da hayat tecrübelerim var.
Yazın köy hayatınındaki bazı inceliklere dokunmuş.
Mesela güven duygusu, evlerin açık kapılarını konu etmiş. Diğeri ise, Abinin, kız kardeşin elini tutup yürümesi, onu koruması, bir diğeri ise kavga yapmadan tatlı rekabetle, birbirlerine zarar vermeden yaşam boyu kurulan dostluk kuşatmasını anlatıyor.
Yazı satırlarında ulvi düşüncelerin izleri var.
Dokunan, düşünen, anlayan ve aktaran yüreğine selam olsun.
Abin.
Ümmühan Yıldız
Gün aymadan işe birlikte başlıyoruz. Sen bu hayatta tanıdığım vicdanını temiz tutan ender insanlardansın.
Senin tecrübelerin bizlere her daim güçlü kılmıştır.
Seni kocaman seviyorum.
"Şafağın karanlığında, henüz etraf aydınlanmadığı, insanın kendi yüz rengini dahi göremediği saatlerde evden alınıp servisle okula giden çocuklar veyahut da anne okşayışından mahrum kreşte büyüyen bebeler aile sıcaklığı kavramından uzak başka kucaklarda büyüyorlar. Yorgunluktan sıhhati bozulan, takati kalmayan bu çocukların büyüdüklerinde yalnızlığı seçeceklerine üzülüyorum…"
Yüreğinize sağlık çok güzel
Ümmühan Yıldız
saygılarımla selamlar.
Değerli şair; kapıların bırakınız kilitlenmesini hepten açık olması gerekmez mi yüzde doksan dokuzu MÜSLÜMAN olan ülkede?
Bizi bu korku, evhama sevk eden sebeplerin nelerden kaynaklandığını hiç düşündük mü?
Kuranda Müslüman kime denir?
Kelime-i şehadet getirerek Allah'a teslim olmuş, İslam dinini tercih ve kabul etmiş her kişiye Müslüman denir. der sözlükte.
Allaha teslim olmaktan Müslümanlar ne anlamaktalar doğrusu merak içindeyim.
Yazınızda ki bahsettiğiniz güzelliklere ne oldu diyesim isyan edesim var;)
nice güzellikler sizi bulsun
ülkemize esenlikler dilerim
çocuk tecavüzcülerine, hayvan ve doğa düşmanlarına, talana yağmaya hırsızlıklara doymayanlara ALLAHTAN HAK ETTİKLERİ BELEYA BULAŞMALARINI DİLERİM.
saygılar selamlar sevgilerimle.
Ümmühan Yıldız
Din konusu beni aşacak güçte büyük bir konu. Eski gerçek alimlerin din konusundaki bilgili duruşu bakışı ve söz kalitesi gerek.
Onlarda kötüler ve cahil yetişmiş insanların yüzünden sustular.
Benim babam yedi yaşında hafız oldu. Hafızlık ne demek? Bilgi ve ilim nedir diye sorulduğunda cevap veremeyen sözüm ona hocaların türediği günümüzde neyi kiminle konuşacaksınız. Bilenler de belli sebeplerden susuyorlar ya da kenara çekilmişler.
Ne idüğü belirsiz kişilerin peşinden giderek sapkınlıklar yaşamak günümüzde moda oldu. Bu modayla dinimizi yere vurmakta adetten oldu. Araştırmayı, okumayı düşünmeye askıya aldık.
Kuran’ı meali ve tefsiriyle beraber okumak, her “Müslümanım, Elhamdülillah” diyene farz değil mi? Hiç mi merak edilmez zahiri anlamdan öte batini anlamla ulaşarak, Yüce Kuran ve sünnet anne ve babadan sonra çocukları hakkında özellikle kız çocukları için ne diyor.
Benim babam kız erkek ayrımı yapmadan çocuklarını okuttu.
En büyük abim 97 yaşında (sağlıklı hafızası yerinde) 23 yaşında 7 ilin o zamanki adıyla Nafia Müdürüydü. Yani 97’den 23 çıktığımız zaman 74 yıl önce oğlunu kızını ayırt etmeden okutan babanın kızıyım.
Alın teri hiç kurumadı.Yemedi yedirdi, giymedi giydirdi. Giyim yüzünden baskı görmedik. Köyün dönemecinde herkesin başı açılır etekler kıvrılırdı. Baskı mı desem bilgisizlik mi desem hiç bilemedim. Annem okula giderken nasıl giydirdiyse o şekilde gider, dönerdik. Konuşulacak konu çok.
Her başı kapalının inançlı olmadığının her baş açığın da inançsız olmadığını bilecek kadar farkındayım.
Sevgilerimle saygılarımla selamlar.
MÜSLÜM BAYRAM
SORUNUN KAYNAĞININ BAM TELİ BU ASLINDA
SIKINTI ŞU Kİ, MEVCUT İKTİDAR DAN BESLENEREK ÇOĞUNLUĞA DEV GİBİ GÖRÜNMEKTELER.
BU ÇOK ÇOK TEHLİKELİDİR VATAN İÇİN, BAYRAK İÇİN, SANCAK İÇİN
BU GİBİ KURUMLARI RAHMETLİ UĞUR MUMCU YAZARDI. ABD NİN İLERİ KARAKOLU VAZİFESİ YAPAN AJAN DERDİ.
FETÖDE GÖRDÜK İŞTE
MEVCUTLARI DA GÖRÜYORUZ ŞÜKÜR
KORKUNUN ECELE DE FAYDASI YOKKİ;))
TEŞEKKÜRLER SAYGILARIMLA DEĞERLİ UŞAĞIM;))
Güne seçilen yazınızı tebrik ediyorum
Nahif ve duygu dolu güzel gönlünüze sağlık ..
Esenlikler dilerim
Ümmühan Yıldız
İnsanın yüreği güzel olduğunda her şeyi güzel görür🌸...
Güzel okuyan yüreğinize selam ve dua ile....
Güne düşen yazınız için tebrik ediyorum.
Kaleminize gönlünüze sağlık.
Her daim esenlikte kalın.
Saygılarımla.
Ümmühan Yıldız
çok teşekkür ederim.
Saygılarımla sevgilerimle selamlar.
Ümmühan Yıldız
Merhabalar Zafer Abim,
Âmin.
Teşekkürlerimle, sevgilerimle ve selamlarımla.
Bir daha okudum bir daha kutluyorum başarılarınızın devamını diliyorum
Ümmühan Yıldız
Bu sıralar işlerim daha yoğun fırsat buldukça anılarımı, birebir yaşadıklarımı yazmayı bende arzu ediyorum.
Sevgilerimle selamlar
Ümmühan Yıldız ismini yazı bölümünde görmek sürpriz olmuyor, "yazı yine yerini bulmuş" demek yeterli oluyor...Doğal ve içten anlatımıyla sevdiğim bir kalem...
Gezi yazıları yazmalı sürekli, ara vermeksizin, her gün..Ben de oradaymışım, birlikte geziyormuşuz gibi okumalıyım...
Tebrikler...
Ümmühan Yıldız
İnsan gittiği yerleri sevgi dolu bakışlarla hissini vermeli diye düşünüyorum…
Galiba ben biraz daha sevgi dolu bakıyorum. Söyleyenlerin diliyim şu an
Sevgilerimle selamlar.
HERFE
Ümmühan Yıldız
Hatırlattığınız için kocaman teşekkürler.
Yüreğinize gönlünüze sağlık..
Kaleminizi kutluyorum, güzel insan.
Selamlar saygılar
Ümmühan Yıldız
Yazılarınızın derinliği fildişinden dökülmüş gibi lekesiz, kusursuz, ahenkli ve en çokta hüzünlü.
O içli hüznünüzün mutluluk yumağına dönmesini diliyorum
Sevgilerime selamlar…
Sürgün ömrüm
Değerli ve onore eden yorumunuz için çok teşekkür ederim..
Huzurlu hayırlı akşamlar dilerim
Herşeyin gönlünüzce olması dileğiyle.. 😊
Ne kadar güzel, umut dolu ve hayatın tam ortasından. İnsana yaşama sevinci veriyor kelimeler. Böyle yazılar okumayı seviyorum, hayat zaten yeterince olumsuzluk gösteriyor. En azından yazılanlar umut dolu olsun değil mi? Hep böyle düşünürüm. Bu güzel kaleme ve eşsiz anlatımınıza kocaman sevgilerimle..
Ümmühan Yıldız
güneşin doğuşunu andıran pembemsi şiirlerini okudukça keyif alıyorum.
Biliyorum ki senin gibi annelerin çocukları yarın Dünya’mızın göğsünün savaşsız tertemiz olduğunu haykıracaklar.
Ve örtmeyecekler yerküreyi.
Aksine ilkbaharın neşesi mavi göğe karşı seher gülleriyle birlikte renkli kapılarını güneşin ışığının doğması için açacaklar…
Sevgilerimle selamlar
Ne kadar olumlu bir bakış nasıl da ılımlı bir yazı. Hayata karşı tutumunu seviyorum Ümmühan Yıldız.
Çok güzeldi okuduğum yazı
Kalbe unutturmamak gerek sevgiyi ve vicdanları taze tutmak gerek
Bir yerde kötülük varsa iyilik de vardır. Yaradılışın şekli bu.
İlla güzeli bulmak gerek. Güzel olmaya talip isek neden veyahut nasıl kötülükler bizi bulsun
Ben inanıyorum, güzel günler yaşanacak….
Ümmühan Yıldız
"Hayata karşı tutumunu seviyorum" kalp kalbe karşı.
Yılmayan boyun eğmeyen azminizi gördükçe yalnız olmadığım hissini veriyorsunuz.
Kalbim yeryüzünün tüm renklerini koşulsuz sevdi.
Kalbim o renklerden kimi zaman yarı aldı.
Kalbim "Of, Yarabbi!" diye isyan etiği zamanlarda bile o kötülere benzemedi. Kötülüklerden de yılmadı, köşesine çekilmedi.
En gizli tarafını hep koruyarak, etrafımdaki ağaçlara o küçücük dallarında ötüşen kuşların nağmeleri dinledim.
Huzuru içime aksederek ve ruhumu besleyerek ben ömrümün her döneminde insan olarak yol alacağım…
Sevgimdesin billll
Şairem mahir kaleminiz var olsun ne yaptınız öyle içerimiz buram buram hasret özlem doldu bir an köyümü hatırladım ılgıt ılgıt akan çayların içinde buldum kendimi kuş sesleri kulağıma geldi dalıp gittim kendimi bulamadım ormanların içerisinde kayboldum sandım hala etkisindeyim okudukça okuyorum kendimi alamadım daha ummuhan hocam sevgilerimdesin saygılarımla. Ozan Neco Baba.
Ümmühan Yıldız
Hatalarımızla yüzleşebiliyorsak ne mutlu bize.
İşte o zaman geçmişle geleceği toplar yarınlara daha çok sevgiyle büyürüz. Büyütürüz
Doğduğum başıma çiçeklerden taç yaptığım memleketimi unutamam imkansız
Motive veren varlığınız benim için çok değerliydi.
Kalbi teşekkürlerimle,
saygılarımla selamlar.
Öncelikle hayıflanayım.
Kim bilir, hayıflandığımı?
Ben bilirim.
O bilir.
Gece el ayak çekilince.
Dışarıya ve içeriye geçmek.
Etrafı keşfetmek.
Düşünceye dalmak.
İçten sarsılmak.
Sonra yağmak.
Hani Şarkıcı Hanımefendi diyor ya..
Kimden kime neye bu özlem.
Eskiler geceye "muzlim" nitelemesi iliştirirdi.
Hâlâ düşünürüm.
Dışarda yağmur var.
İçeri taşınma vakti.
Çok saygımla Üstadım.
deniz_tayanç1 tarafından 10.12.2022 01:51:30 zamanında düzenlenmiştir.
Ümmühan Yıldız
İş hayatımda en tepedeki insanların bir bardak çay içmenin keyfini çıkaramadıklarının farkına vardığımda mutluluğun parada mevkide olmadığını anlıyorum.
İnsan bir çiçeğe su verirken çiçekle konuşabiliyorsa mutludur.
Sokaklarda yalnız başına korkmadan yürüyebiliyorsa mutludur.
Yağan yağmurda ıslanıyorum diye kaçmak yerine lalalalaa dans edebiliyorsa mutludur…
Hep saygımdasınız.
Sevgilerimle selamlar.
Tam yazacaktım ki köye geldin de neden görüşemedik
Sonra tekrar okudum ki geçen yıl mış))
Ben boşuna mı bu kadar çileye katlanıyorum bırakıp geldim İstanbulu
Biz kapı kilitlemeyiz
Özlem hep olacak fakat vuslat şüpheli
Alıp götüren satırların kalemine tebrikler
Selam ve dua gönderiyorum toprağım
Ümmühan Yıldız
Trafik çilesi çekiyorum o muhakkak. İş yerim köyü aratmayacak doğayla baş başa çok güzel bir yerde.
Kuş seslerini dinleyebiliyorum. İşyerimin arka bahçesinde küçük bir bölümüne kendime sebze bahçesi yaptım.
Sincaplar arada domuzlar, kediler, köpekler, kazlar, ördekler, tavuklar hepsi var…
Sevgilerimle selamlar
Monoton yasamin, insana verdigi ruhsal baskidan kurtulma özlemi, Bir nevi altin kafesteki kusun" ah vatanim" demesi gibi...roman tadinda muazzamdi tebrikler
Ümmühan Yıldız
Dolduğumdan bugüne kadar monoton hayatım hiç olmadı. Kendimi meşgale edecek eğitecek zamanı mutlaka ayırırım.
Roman tadını duymak çok hoştu. Emekli olduğumda ailemi, yaşadıklarımı anlatan kitap çıkarmamı Rabbim nasip eder bana.
En içten selam ve saygılarımla.
Sağ olun.
Yaşanmışlıklar insanı güçlendirir, tecrübe sahibi yapar.
Ne mutlu size ki yaşamışsınız ve şimdi de geçmişin o su damlası misali eşsiz bereketini öpüyorsunuz, yazıyorsunuz da.
Heybeden kaleme dökülen yazı güzel, yürek güzel, ananelerimiz güzel.
Tebriklerim ve sevgimle Ümmühan Hanım.
Ümmühan Yıldız
Babam, annemi arkasına değil her işte önüne kattı. Çok şanslıyım eğitim ve öğretimi seven anne babanın çocuğu olduğum için…
Sevgilerimle güpgüzel Gülra….
Yani ne varsa Anadolu da var. İnsanlıkta havası da suyuda doğasıda .Metropol yaşam insani duygularımızla birlikte ömürde v törpülüyor maalesef . Yaşam gerçekleriydi yazınız tebrikler üstad
Ümmühan Yıldız
Sizinle aynı cümleleri kullandılar. Anadolu insanı çok güzel, yardımlaşmada paranın kölesi henüz olmadılar.
Ağaçların efendisine, sevgilerimle saygılarımla selamlarımı gönderiyorum
Muhteşem!..Yine buram buram yaşam..Olumlu ve olumsuz yönleriyle mutlak değerler arasında yaşamı irdeleme..İnsanca ve öz duygular eşliğinde yaşamın iki yakasındaki fark.İnsani duyguların birbiriyle çatışması..Merhamet ve hırs..Güven ve korku..Merhamet -vicdan ve çalışanın hakkını aldığı ruhun doyuma ulaştığı noktada hayatın ışıltılarının dünyayı aydınlattığından bahisle yaşanılabilir bir dünyanın silueti çizilmiş.Çocuklukta yaşanılan onca güzelliklerden sonra ayakların yere daha kip bastığı ve güven duygusunun insanı yenilgilerden kalkan gibi koruduğu belirtilmiş.Yürekten yanardağlar misali yükselen duygularla yazılmış besbelli.Kaleminiz daim olsun.Sağlıcakla.Saygıyla.
Ümmühan Yıldız
her gün boy veren sevgiyle yaklaşıyorsunuz. Ve bende öyle tatlı ve sıcacık etki bırakıyorsunuz ki, kız kardeşim gibi yüreğimin içinde güzelliğe sahip olduğunuzu bilmenizi istiyorum
Sevgimdesin her daim.
Yüreğinizi kaleminizi sevgiyle selamlıyorum.
Sevgi ve umut kokan buram buram ''ben insanım'' diyen karma güzellikte bir yazıydı hep de olduğu üzere.
Sevgimlesiniz değerli Ümmühan Hanım
Ümmühan Yıldız
Sevgilerin,
sevmenin güzelliğini anlatmaktan yorulmayan Gülüm Hanım,
çok teşekkür ederim.
Yazılarında insan sıcaklığını artıra artıra anlatan güzel kaleme, size bende kocaman sevgilerimi gönderiyorum.
Çocukluğuma gittim bir an ..
Eskiden her şey çok güzeldi ve güven duygusu ile rahatça giderdik her tarafa. Rahmetli babam kadınlar arkalarına bakmaz derdi.. Gel de bakma şimdi hep bir huzursuzluk..
Benim köyüm yok ama eşimin köyüne bakıyorum da orası ve insanları da eskisi gibi değil. Herkes de bir mesafe var. Bizler hala ailemizin öğrettiği gibi komşumuzu, iş arkadaşımızı, akrabalarımızı kardeş gibi görüyoruz. Şimdilerde ahlak çöktü kimin eli kimin cebinde belli değil. Zor günlerdeyiz ama hala umutluyum düzelecek inş..
Tebrik ediyorum Ümmühan hanımcım güzel bir anlatımdı.
Yağmur damlalarından sebeplendim
Çok sevgilerimle..
Ümmühan Yıldız
Çocukken daha çok dışarıdaki arkadaşlarımızla vakit geçiriyorduk. Zamanla bu durum değişti. Kardeşler birbirimizle daha çok vakit geçirmeye başladık.
Dostlukların devamı için güçlü iradenin olması lazım.
Üç tane köyüm var… ve ben hepsinde ayrı tat alıyorum.
Emekli olduğumda daha uzun vakitlerimi köye ayıracağım. O zaman sizi de beklerim.
Sevgilerimle selamlar
"Abla buralarda insanlar birbirini tanır, kimsenin kimseye zararı dokunmaz "
Keşke bu güven verici duygular küçük, büyük bütün şehirlerde yaşanabilseydi, toplumu rencide eden durumlar hiç yaşanmazdı.
Pozitif duygularla harika yazılmış muhteşem güzellikteki paylaşımınız için gönülden kutluyorum tebrikler efendim.
En içten selam ve saygılarımla.
Esenlikler diliyorum.
Ümmühan Yıldız
Çocukluk dönemlerimde de durum değişmedi
Kız erkek ayrımı yapılmazdı. Erkek kız karışık birlikte oyunlar oynar hep birlikte okula giderdik.
Dönüp ardıma baktığımda köyümün erkeklerin tamamı kendi kız kardeşi gözüyle bizleri korudukları için hiçbir sapkınlık ve sadakatsizlik yaşanmadı.
Bugünden sonrasına hiçbir şey diyemem zaman çamurlu.
Teşekkür ederim motive veren varlığınız benim için çok değerliydi.
Saygılarımla sevgilerimle selamlarımla…
Yine muhteşem bir çalışmanızı okudum sürekli takip ettiğim şairlerdensiniz bu ve benzer çalışmalarda da sizleri çok başarılı buluyorum , gerçekten bir yürek sesiniz , naif bir yüreğiniz olduğunu çalışmalarınızdan anlıyorum bir daha sizleri kutluyorum çalışmalarınızda başarılar diliyorum saygılar selamlar sunuyorum
Ümmühan Yıldız
Tıpkı doğada içsel sözlerimin uzaklara evrene raksla sürüklenmesi gibi…
Kalbi seviliyorsunuz toprağım.