- 268 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Kırık Ayna
Kırık Ayna
Köşesi kırık bir aynaya yaslanmış bir sırt hayata duruyor. Yolculuğun ve yokluğun habercisiyle bu esriklik cascavlak... Bir iyelik ilişkisi, yalnızlık habercisi dudağının kenarında ve burkuntu kenar soylu sunağında büyüyor... Derdi ertelenmiş düşleriyle beraber boynu eğik bir hiçliğe salıyor. Gözleri bir dalıp bir dik bakıyor hayata, özlem yollu uzun bir hüzün boylu seremonisince...
Kirpiklerin neden su topladı dedim? Hiç, ıslak dedi. Elini kolunu rahatına koyamayan misafir ürküntüsü taşıyorken ölçüsünde keder griliği, üzerine dar olduğu kadar birilerine sıkıca sarılmak olamaz artık dediğimiz... Her bir tecrübe de ceriham taşıyacak derdimiz oluyor. Dışı harabe içi hatıra dolacak insanız ya hani hayatımız kırık aynalardan akseden...
Önceki söylenenlere akraba olabilecek öğretiler taşıyan yaş kemalindeyiz ne de olsa. Yaşamak, ölümlü bir son demek değil sadece bütün bildiğimiz. İzdüşümüne düşmek ya da gölgesi olabilmek hayatın... Hiç bir halavetinin olmayışıyla mustazaf olmak böyle bulmak demektir. Çaresi ne, niçin, neden dediğimiz gerekçe.
İlkay Coşkun
17.11.2022
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.