- 203 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Boş Kabin
Boş Kabin
Doldurulması gereken deli Dumrul’ca bir yerde orda öylecene duruyor. Yalnızlıklar kadar soğuk, köşelerin kardeşidir sanki. Geçici bir süre ve kalıcı bir zamanı yine yanında taşıyor. Mütebessim, buruk ve biraz da puslu bir görüntü sergilemekte... Hep sıkışmaya, kalabalığa ve büyümeye müsellem insanlar için bir nefes ve uzunçalar bir kuvvet çekiminde, içi hırpalanmış bir bilgi işlemci gibi dünya yorgunluğu bir taraftan.
Vara yoğa tebelleş olmaların ahirinde sığaya çekilip dersini almıştır. Güttüğü dava kadar kaza geçirmiştir. Kimin koluna girecek, kiminle el ense çekecek ve kimin eteğinden tutacak belli değil. Her bir boşluğunda uzayıp gerisin geri tekrar, allak bullak olan zihinlerce uzun bir çarşı bulacak. İçerisindeki boşlukları kadar avuntusu olacak. Yine de bütün rasyonalist çağrışımlarının yanında, sezgisiyle en güzel atlas libasları giydirmeye sana gelecek.
Gönlünce, balkon ve pencere yalnızlığı taşıyan insanları, boşluklarında misafir edip boşluğuna geri salacak. Başını önüne asıp bazı şeylere anlam yüklemeye çalışacak ki bir şeyler anlam bulsun. Siyatikli bacaklarına düşen yorgunluk kadar kafasında konsantre düşünceler yok alası değil. Hoyratlık, kalpte hassaslık, tek ayak üstü oyunculuk ve moda böyle olacak. Bir köşeye sıkıştırılmış esnaf kabinlerindeki elbiseler üzerine dar gelecek. Sana sunulan bütün dünya giysilerinden intikamını böyle böyle alacaksın belki de kim bilir.
İlkay Coşkun
04.11.2022
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.