- 304 Okunma
- 2 Yorum
- 2 Beğeni
ACI AYNI ACI
İş çıkışı bir an önce kendimi eve atayım derdindeydim. Minibüsten indiğimde, gök de homurdanmaya başlamıştı.
Hızlı adımlarla evime doğru yürürken duydum o feryatları. Bir kadın sesiydi bu. “Kıymışlar kızıma… Öldürmüşler masum yavrumu.” Diye bağırıyordu.
Ah dedim! Yine mi bir kadın cinayeti.
Köşeyi döner dönmez de gördüm kendini sokağın ortasına atmış dizlerini döven kadını.
-Ne istediniz ya! … Kime ne yaptı benim yavrum, diye gözyaşlarına boğulmuştu.
Feryatlarını duyanlar etrafına toplanmaya başlamışlarken, gayri ihtiyari cep telefonumu çıkartıp polisi aradım hemen.
-Bir cinayet ihbarı vericem… Burası falanca sokak. Bir kadının kızı öldürülmüş. Kadın sokakta kendini atıyor oradan oraya.
-Siz kimsiniz peki?
-Ben Ferdane… Şey yani sadece duyarlı bir vatandaş. Buradan geçiyordum gördüm olayı ve haber vermek istedim.
Telefonu kapatmıştım ki, çalmaya başladı. Kim diye bakmadan açtım.
-Buyurun!
-Ferdane hanım!
-Evet, benim, siz kimsiniz?
-Tamam… İhbarın doğruluğunu anlamak için geri aradık. Birazdan ekipler yola çıkıyor verdiğiniz adrese doğru.
Çok geçmeden de geldi arka arkaya iki polis aracı.
Komşulardan biri koluna girmiş, kaldırmaya çalışıyor yerdeki kadını, bir yandan da teselliye çabalıyordu.
-Yeter bu kadar çırpındığın Leyla! Hadi ama kalk yerden.
Yağmur indirecekti birazdan ama gidemiyordum ki bir türlü merakımdan. Anlamak istiyorum kim? Neden öldürmüştü zavallı kadının kızını.
Polis memurları araçtan inen inmez, kadının yanına gelip, “Kızınız mı öldürüldü bayan? … Kimden şüpheleniyorsunuz.” diye sordular.
-Evet… Kıymışlar ona, dedi kadın. Herkesten şüpheleniyorum, herkesten. Elleri kırılsın inşallah! Ah! Karamelim…
-Karamelim mi?
Memurlardan birinin ağzından çıkan bu soru, beni de şaşırttı doğrusu.
-Tamam… Sakin olun, gösterebilir misiniz bize nerede kızınız şu anda?
Kadın hıçkıra hıçkıra arkadaşının kolunda, bahçe kapısını açtı ve eliyle sol tarafı işaret etti.
-İşte orada yerde cansız yatıyor.
“Kızın ölüsünü bir de bahçeye bırakmışlar ya!” diye ben de parmaklıklı duvara yanaşıp baktım. Yerde dili dışarda öylece yatan Alman kurdu köpeği görünce de şaştım kaldım.
Meğer kızım kızım diye çırpındığı, kadının köpeği değil miymiş?
“Ay! Dedim… Ben ne halt ettim. Anlamadan dinlemeden, devletin polisini gereksiz yere meşgul ettim. Haber verilmesi gereken bir yer varsa o belediyeye olmalıydı herhalde.
-Tabi gidip kendimi tanıtarak, memurlardan da aceleci davranışım yüzünden özür diledim. Allahtan onlarda anlayış gösterdiler sağ olsunlar.
Ne istemişler zavallıdan bilinmez ama halinden anlaşıldı ki biri zehirlemiş zavallı hayvanı.
Tabi ki ona da çok üzüldüm, ancak, yeni bir kadın cinayetine şahit olmadığıma memnun yağmura da yakalanmadan, tuttum evimin yolunu.
***
YORUMLAR
Karamel'in annesinin acısını anlayabildim ve çok üzüldüm. Umarım polis de gerekli tahkikatı başlatmıştır ve işini ciddi yapan bir savcı ve hakime denk gelir olay da, suçlu veya suçlular hak ettiği cezayı alırlar. Gerçi, günümüzde hayvanlara karşı suçların cezasının fazla bir etkinliği yok, çünkü miktarları düşük...
Billur T. Phelps
Evcil hayvanlarımız bizlerin en yakın dostları.
Çoğu kişi için birer yaşam sevinci. Ama bazıları nedense onların da bu dünyada her canlı gibi yaşam hakları olduğu anlayamıyor. Bilinçizce yaptıkları hataları da kabullenemiyorlar.