- 316 Okunma
- 4 Yorum
- 4 Beğeni
Siz Kaç Kişisiniz?
Siz kaç kişisiniz toplamınız ne
Saysak siz kaç çıkar insanlıktan
Kaç kalır geriye
Kaçınız insan, kaçımız yoksun yaşamdan?
Biz bir milyon, on altı yaş köle işçiliği yapan, merdiven altı çalıştırılan, okutulmayan, sosyal devlet varlığından yoksun bırakılmış burnunu koluna süren kaporta altı çocuklarıyız…
Siz kaç kişisiniz?
Biz baba, dede yaşında adamlara satılmış seks kölesi yapılmış, çocukluğu salyalı yataklarda bırakılmış binlerce Kardelen, Ünzile, çocuk gelinleriz…
Siz kaç kişisiniz?
Biz doğru dürüst bir güvence altına alınamamış yüzlercesini Tuzla, Eti Bakır, Azot gibi fabrikalarda, sanayilerde, atölyelerde elini, kolunu, bacağını, bedenini ölüme yatırmış taşeron işçileriz…
Siz kaç kişisiniz?
Biz açlık sınırı altında asgari ücrete çalıştırılan, on paraya mecbur kılınan, meczup edilen, on binlerce ucuz işçiyiz…
Siz kaç kişisiniz?
Biz sözüm ona istihdam adı altında yüksek bütçeli AVM’lerde 14-15 saate varan çalışma şartlarıyla geleceği tezgâh altına saklı güvencesiz tezgahtarlar/satış danışmanlarıyız…
Siz kaç kişisiniz?
Biz on binlerce beli bükük; ölse de kurtulsak umuduyla ha bu gün ha yarın yüzde 3’lere, intibak beklentilerine, türlü vaatlerle kandırılan/oyalanan neredeyse sadece mezarda emeklilik hakkını alabilmiş emeklileriz…
Siz kaç kişisiniz?
Biz bu vatan için Şırnak’ta Silopi’de Irak’ta Kıbrıs’ta Kore’de Suriye’de Afganistan’da ölüme koşan binlerce bağrı yanmış ananın evlatlarıyız…
Siz kaç kişisiniz?
Biz bir evladım daha olsa bu vatan için onu da feda ederdim diye ağıt yakan binlerce bağrı hançerli şehit analarıyız…
Siz kaç kişisiniz?
Biz yüzlerce kardeşi kardeşe kırdırılan, faili meçhul olan, işkence görmüş, suçsuz yere yatırılmış, on yedisinde bir fidan gibi kırılan, asılan ülkenin günah keçileriyiz…
Siz kaç kişisiniz?
Biz arabasına bomba konan, köşe başında kurşuna dizilen, Sivas’ta diri diri yakılan şiir adına, yazı adına, düşünce adına, insanlık adına cezaevlerinde yatan /yatırılan aydınlarız / yazarlarız/ şairleriz…
Siz kaç kişisiniz?
Biz oyunu iki torbaya satmak zorunda kalan kağıt toplayıcıları, cami önü dilencileri, kap bekleyicileri, pazar artıkçılarıyız…
Siz kaç kişisiniz?
Biz köşelerinde ahkam keserek ye kürküm yecilere boyun bükmeyen, bunun için işlerinden atılan sendikasız, örgütsüz, hak yoksunu çalıştırılan binlerce gazeteci, muhabir yılda bir bilemedin iki kez hatırlanan basın emekçileriyiz…
Siz kaç kişisiniz?
Biz yıllarca okuyup adam olma hayalleriyle dirsek çürüten, aile için kimi zaman yatırım çocukları olan işsiz /üniversiteli on binlerce genciz…
Siz kaç kişisiniz?
Biz yüzlerce töre adına, namus hakkına kafasına kurşun sıkılan, hayatı söndürülen, yaşam hakkı tanınmayan kadınlarız…
Siz kaç kişisiniz?
Biz binlerce; eşitlik istediğimiz için, sevmiyorum dediğimiz için boşanalım dediğimiz için yemeğin tuzu fazla kaçmış sebeplere dövülen, hastanelik edilen, tecavüze uğrayan, pompalıyla kovalanan, yirmi yedi bıçak darbesiyle, otuz iki bıçak darbesiyle, delik deşik edilen, harcanan, evlatları gözü önünde yok edilen ve edilmeye devam eden kadınlarız…
Biz bir/iz siz kaç kişisiniz?
YORUMLAR
Suyu hangi kaba dökersen o kabın şeklini alır ama özü aynıdır.
Bizler de öyleyiz.. Yıllar içerisinde çok yol kat etti insanlık, bir o kadar da insanlığı katletti. Kaleminiz bu yolculuğu güzel karalamış. Birgün bu kara yazılan yazıların tüm dünya üzerinden silinmesi arzuyla beğenimi bırakarak selamlarımı gönderiyorum.
Kaan ali kolcuoğlu
Yurdum insanına ve ahvaline; dününe ve bugününe edebi bir dille gözlemleyen kalem. Ciddi, samimi ve duyarlı bakan... Ve sorgulayan yazar.
Karanlığımızı yazan kaleminiz ışık tutat yarınlara, umarım...
Çok teşekkürler bilinçli ve cesur duruşunuza.
Saygılar çokça.
Kaan ali kolcuoğlu
Bu gün okuduğum en güzel paylaşımdı, ülkenin durumu bu kadar güzel anlatılabilirdi ancak, tebriklerimle....