- 442 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
ARKEOLOJİ KAZILARDA ANTİK MOZAİK RESTORASYONU
1975-2015 YILLARI ARASINDA SİDE, SELUKEİA, ARYKANDA, KELENDERİS, KNİDOS, AMİSOS, PAOPOLİS, ELAİUSSA SEBASTE ve METROPOLİS KAZILARINDA MOZAİK KORUMU ve ONARIMI İLE 2021 ARAZİ İNCELEMESİ
Dr.Hüseyin AKILLI
Batman Üniversitesi, Fen Edebiyat Fakültesi, Sanat Tarihi Bölümü, Batman
1.GİRİŞ
İnsanlar yüzyıllardan beri mozaiği bir süsleme aracı olarak kabul etmişler ve onun dekoratif faydasından yararlanarak yapılarını süslemişlerdir. Mozaik kelimesinin anlamı “mousa” ait olabilir. Kazılarda ortaya çıkarılan mozaikler yapıların sadece dekoratif öğeleri olmayıp işlevsel bir parçası, ayrılmaz bir bölümü olduklarından bunları tahripkâr ortama karşı korumak gerekir. Bunun yapılabilmesi için her şeyden önce mozaiklerin tarihsel gelişimi, yapı oluşumları ve olumsuz etkilenmelerinin ( doğa koşullarında) bilinmesi korumu ve onarım açısından gereklidir.
Katıldığım kazılar içinde Prof. Dr. Cevdet BAYBURTLUOĞLU (Arykanda), Prof. Dr. Recep MERİÇ ( Metropolis ), Prof. Dr. Levent ZOROĞLU ( Kalenderis, Tarsus )’nun mozaiklere karşı gösterdikleri koruma ve yok olmamaları için gösterdikleri çaba ve mücadele bine etkilemiştir. Mutlaka bu konuda çaba gösteren Prof. Dr. Jale İNAN ( Perge, Side, Seleukeia) ve Prof. Dr. Elcuini Schnaider ( Elaiussa Sebaste) olmak üzere pek çok kazı başkanı bulunmaktadır ve de olmalıdır. Bunlarla birlikte katıldığım ve yerinde korumu ve onarım çalışmaları gerçekleştirdiğim kazı başkanları Doç. Dr. Serdar AYBEK, Prof. Dr. Ramazan ÖZGAN, Yrd. Doç. Dr. Özkan ERTUĞRUL ve Prof. Dr. Süner ATASOY’ a destek ve güvenlerinden dolayı çok teşekkür ederim.
Bildiri konusu içerisinde yer alan koruma ve onarım çalışmaları Rulo ile kaldırma (Selukeia), Keserek kaldırma ( Perge, Arykanda, Amisos, Paopolis ), kesmeden bir kısmını kaldırıpoluşturulan zemin harç üzerine oturtma ( Arykanda, Paopolis, Perge ), kabarmış mozaiğe müdahale ( Arykanda Çam Reçinesi, Metroholis Paraloid, Perge Araldit ), sulu doğal harç kireç ile müdahale ( Kalenderis, Knidos, Side ) kazıda buluntu yerinde elde edilen tesseralar ile katıldığım bütün kazılarda üstten veya kaldırıldıktan sonra tasarıma bağlı kalarak taş yerleştirme gerçekleştirilmiş ve kenar sınırlandırılma müdahaleleri yapılmıştır.
Metropolis kazısında Prof. Dr. Recep Meriç başkanlığında yaklaşık 25 yıl önce yapılan mozaik onarımında taban ve zemin sabitlemesi çimento harcı ile gerçekleştirilmiştir. Metropolis kazı başkanı Doç. Dr. Serdar AYBEK döneminde (2015) mozaik tekrar ele alınmış; temizleme, sertleştirme, sabitleme ve estetik görünümüne de önem verilerek müdahalelerde bulunulmuştur. Mozaiğin çimento harcından temizlenmesi kaybın çok büyük olacağı (%80)düşüncesi ile vazgeçilmiştir. Tesseraların yumuşamış, salışız çatlaklara ayrılması, aşınması ve çimento harcının tessara derzlerine kadar nüfuz etmesi buna nedendir.
Katıldığım kazılardan hiçbirinde çimento harcı kullanımı tarafımdan gerçekleştirilmemiş olup; mümkün olduğu kadar kazı ve onarım sırasında elde edilen mozaik harcı ve ona uygun oluşturulan doğal harçlarla taban sağlamlaştırılması, tessera sabitleme ve kenar sınırlandırma gerçekleştirilmiştir.
2.MOZAİK
Genel olarak dekoratif faydasından yararlanmak suretiyle yapılarda süsleme aracı olarak kullanılmış bulunan mozaiğin kelime anlamı mousa (Hinks,1953 s, XLI) dan gelmiş olabilir. Gerçek mozaiğe benzer tek teknik olan çakıl mozaiğin gelişmesinden önce Uruk’ da (Warka) yaklaşık olarak M.Ö. 3000 yılına tarihlenen değişik renklerde pişmiş toprak silindirlerden meydana getirilmiş bir nevi mozaik duvar süsü olarak kullanılmıştır. (Strammenger, 1962, s.42) fakat Yunan ve Roma geleneğinde mozaik tekniğinin eski bilinen örnekleri Küçük Asya’da, Girit’te bulunmuştur. Bunlar M.Ö. yaklaşık 8. Yüzyıla tarihlenir. ( Haswell,1973, s. 181)
2.1.Tarihsel Gelişimi
Yunan sanatında M.Ö. 4. Yüzyıldan beri renkli çakıllardan mozaikler yapılıyordu. Helenistik devirde o çağın büyük şehirlerinde mozaik tekniğinin az da olsa kullanıldığı görülür. Mozaiğin geniş çapta ve ileri bir teknik ve sanat anlayışı ile kullanılışı ise Roma sanatı ile başlar. Geç Roma ve erken Bizans devrinde mozaik döşemeler çok sevilen bir süsleme şekli olmuştur. Bunlardan Zeugma ve Antakya’dakiler ile İstanbul erken Bizans devrine ait büyük saray döşemesi çok tanınmıştır. Mozaik İslamlığın erken dönemlerinde kullanılmış olmasına rağmen Hristiyanlıkta olduğu kadar uzun sürmemiştir. Orta çağ sonlarında ise fresk ve levha resimlerinin daha çok kullanılması sonucunda mozaik yapımı özelliğini yitirmiş ve kullanımı azalmıştır.
2.2.Harç
M.Ö. 3000 yıllarında mozaik harcı olarak kil ve yardımcı malzeme zift, bakır tel kullanılmıştır. ( Haswell,1973, s.81) Daha sonraları bağlayıcı olarak kabul edilen kireç ile birlikte kum, toz mermer, volkanik toz, tuğla kırığı ve kiremit tozu kullanılmıştır. Ayrıca istiridye kabuğu, yumurta kabuğu gibi ilginç malzemelerin kullanıldığı de görülmüştür. Bunların biri veya birkaçının karıştırılmasıyla elde edilen miktarın üçte biri veya yarısı kadar kaymak kirecin ilave edilmesiyle su ile karıştırılması sonucunda hazırlanmış bulunan harç kullanılmıştır. Harç ile tabanı düzeltilmiş mozaiklerin kalınlığı 10 cm olmakla birlikte toprak zemine yapılmış bulunan mozaiklerin kalınlığı 2-3 cm kadardır.
2.3.Mozaik Taşları
Mozaik yapımında en rahat elde edilebilen malzeme olan çakıl taşı çok uzun bir süre daha sonraları da değişik mermer türleri, bazalt taşı, kireç taşı, pişmiş kel ve camdan kesilen dikdörtgen ve kare şeklinde tesseralar kullanılmıştır. Hristiyanlık döneminde ise altın tesseraların kullanıldığı bilimsel olarak yayınlardan tespit etmek mümkündür.
2.4.Yapım
İnsanlar mozaik yapımında sürekli olarak değişik teknikler ortaya çıkarmışlardır. Bunların bir kısmını geliştirerek devam ettirtmişlerdir. Bir kısmını ise kullanımından vazgeçmişlerdir. Bunların bilinmesi onarım ve koruma için gereklidir. Çünkü mozaik onarımında dökülmüş olan tesseraların tekrar yerine oturtulmasında çıkabilecek bazı sorunlar bunların bilinmesiyle önlenip çözülebilir.
Direkt Metod:
Mozaik yapılacak yerin tespiti yapıldıktan sonra taban tamamen düzleşinceye kadar birkaç kez harç tabakası dökülür. Sonra mozaik taşlarının yerleştirileceği harç yapılır ve düzleştirilir. Mozaik taşları bunun üzerine tek tek oturtulur. Buna direkt metod uygulaması denir.
İndirekt Metod :
Düzlenmiş mozaik harcı üzerine desenler bez veya aynı özelliğe sahip bir malzeme ile aktarılıp boyanır. Ondan sonra uygulama yapılırsa buna indirekt metod denir. Desen üzerine oturtulmuş tesseralar bütün halinde harca oturtulmakta ve tam oturtulmaları için üstten baskı yapılmaktadır.
Mozaik yapımı geliştikçe eski tekniklerin kullanılmasıyla birçok teknik daha ortaya çıkmıştır. Bunlardan bazıları şunlardır.
2.4.1.Opus Teselatum
Bu teknikle bilinen mozaik tekniğinin kaynağının yeri ve tarzı tartışma konusu olmuştur. (Haswell 1973, s. 182) Aynı ve çeşitli renklerde tesseraların çeşitli alanların fonlarında ve geometrik bezemelerinde kullanılmıştır. Tesseralar dama tahtası ve geometrik desenler üzerine düzgün paralel bir şekilde yerleştirilirler.
2.4.2.Opus Signium
Adını İtalya’da Roma’nın güneyinde bulunan Signia şehrinden almıştır. Oldukça kaba bir tekniktir. Döğülmüş tuğla konmuş kireç harcının üstüne gelişigüzel tay veya mermer parçalarının yerleştirilmesi ile yapılmıştır.
2.4.3.Opus Vermiculatum
İnce detayların belirtilmesi söz konusu olan geometrik desenlerin dışındaki desenlerde ve figürlü yerlerde kullanılır. Tesseraların boyutları tesellutumdan daha küçük olup bazen 1 mm kadar olabilirler. Bunlar şekil bakımından üçgen, kare, dikdörtgen ve daha değişik şekillerde olurlar.
2.4.4.Opus Musevum
Opus tesellutum ve opus vermiculatumun birlikte kubbe, yer ve duvar mozaiklerinde kullanılma tekniğine bu ad verilir. Fonda ve geometrik desenli çerçevede Opus Tesellutum ve orta kısımda Opus Vermiculatum kullanılır. Bunlardan başka daha birçok mozaik yapım tekniği bulunmaktadır.
3.TAHRİBAT
Mozaiklerin yapıldıkları yüzyıllar öncesi görünümleri ile kazıda otaya çıkardıkları anda görünümleri arasında büyük farklar vardır. Buna sebep ise bulundukları yapının yıkılması ile zarara uğraması, yangınlardan dolayı yanık izlere sahip olması, yağmur, bitki kökleri ve yer suları yüzünden zamanla tahribata uğramasıdır. Toprak altında bulunan mozaik, ortamın durumuna ve kendi iç yapısına göre belirli bir miktar bozularak çevresi ile bir dengeye ulaşır ve daha yavaş bir bozulma sürecine girer. Belirli değişikliklerle toprak altında ortama uymuş olan mozaik, kazı sırasında açığa çıkarıldığında, hava şartlarından etkilenerek tekrar değişime uğrayacaktır. Bu değişimden dolayı etkilenmenin az veya çok tahribata neden olması, mozaik yapısının özelliklerine de bağlıdır. Ayrıca yüzyıllar öncesinden şu ana kadar var olmaya devam eden insanların bilinçli veya bilinçsizce yapmış oldukları tahribatlar da vardır. Bütün bu yıpranma mozaiğin bünyesindeki öğeleri tahrip ederek onu yok olmaya kadar götürür. Bu yıpranma ve tahribatlarda esas olarak ortak noktalar olduğu halde aynı zamanda üç bağımsız bölüm halinde incelenmesidir.
3.1.Yapısal Özelliğinden Dolayı
Tesfiye ve mozaik harcının ideal bir şekilde karıştırılmamış olması, kullanılan tesseraları oluşturan niteliği ve işçilik serasında gerçekleştirilen ( vurma, kesme ) çalışmalarda oluşan olumsuzluklar mozaiğin bozulma ve yıpranmasını etkiler. Bozulmanın yavaş veya hızlı olması bulundukları yer durumuna ve doğa koşullarının çok sert geçmesine de bağlıdır.
3.1.1.Harç Tabakalarından Oluşan Olumsuzluklar
Mozaik yapılırken üst üste dökülmüş bulunan harç tabakaları zaman süreci içinde bazı etkenlerden ve yapım hatalarından dolayı bozulmaya başlar. Bu da zamanla mozaiğin tamamen yok olmasına neden olur.
Bu tahribat tabiatın ve eserin değişikliği ile ilgilidir. Zaman faktörü hakkında kesin bir şey söylememize rağmen, daha eski, kaba ve karışım bakımından zayıf olan mozaik harçlarının tahribatı daha çabuktur.
Mozaiği oluşturan yapı harcının bozulma ve çürümesinin başlıca nedeni kazı sırasında üstünde bulunan toprağın kaldırılması ile meydana gelen değişikliktir. Çatlama ve çökmeler ilk olarak iç kısımları etkiler. Alttaki toprağın kayması özellikle kubbe şeklinde kopmalar, çatlamalar oluşturur. Bunlar bitki köklerinin kolaylıkla içeri girebilmesine iyi bir zemin hazırlar.
Uzun süreli sağanak yağmurlar özellikle don olayları mozaik harcını etkiler. Bu olay en belirgin ve ciddi olandır. Parçalanma belirli bir sürede olur ki bu hava durumu ve çevre ile ilgilidir. Mozaiğin kullanımı ve eskiden geçirmiş olduğu onarımlar ile de ilgilidir. Çünkü onarım ne kadar iyi yapılmış olsa dahi burası harç tabakasının en zayıf olan yeridir. ( Metropolis, Perge ) Değişime uğramış mozaik üzerine basıldığı zaman elastik bir durum olması ile de kendini gösterir.
3.1.2.Tesseraların Yıpranma ve Bozulması
Taş, mermer, pişmiş toprak, cam gibi maddelerden yapılmış olan tesseralar, çatlakların arasına köklerin girmesi ve gelişmesi sonucunda yerlerinden oynar veya kalkarlar. Bu olaylar büyük tesseralardan oluşmuş ya da çok kuru harç kullanılmış mozaiklerde daha çok hızlanır. Harç tabakasının kabarması çok tehlikelidir ve müdahalesi olmayan tesseraların yerlerinden çıkma olayını doğurur.
Mozaikler üzerinde yürümekten dolayı, tesseralar sertlik derecelerine göre az veya çok aşınmaya uğrarlar. Bu durum farklı malzemelerden yapılmış olan tesseraların kullanılmış olduğu mozaiklerde daha çok rastlanır. Çünkü malzemenin çeşitliliği bunu kaçınılmaz kılar. Siyah, beyaz mozaiklerde de aynı durum siz konusudur. Çünkü beyaz kireç taşından olan beyaz tesseralar çok sert, buna karşılık tortul malzemeden oluşan siyah tesseralar daha az dayanıklıdır. Bunların tahribatı zaman içerisinde ortamın değişkenliğine ve toprağın cinsine bağlı olarak hızlanır. Esasında çok asitli organik maddeler bakımından zengin veya sade bir toprak tahrip olma sürecini destekler. Son senelerde bu tahripkar ortama hava kirliliği de eklenmiştir.
Eski ve yeni yangınlardan dolayı tesseralarda meydana gelen kireçlenmeler, tesseraların siyahlaştırılıp tahrip olmalarına neden olurlar. Ayrıca tesseraların gözeneklilik derecesinden ve iyi yerleşmelerinden dolayı parçalanmalar meydana gelir.
3.2.Doğa Koşullarından Etkilenme
Mozaik, toprak altında bulunduğu ortamdan, kazı sırasında üzeri açılarak tamamen ortaya çıkarıldığında ısı, nem ve iklim şartlarına göre değişime uğrayacaktır. Kabarma, çatlama ve çökmeler ilk olarak mozaik harcını etkiler. Bu olaylar en belirgin ve ciddi olanıdır. Parçalanma çevre ve hava durumuna göre bazı durumlarda birkaç gün içinde olur. ( Veloccia 1977: 37 ) Kabarmalar, mozaik yüzeyine basıldığı zaman elastik bir durum alması ile kendini gösterir. Çok tehlikelidirler. Çünkü tesseraların yerlerinden oynamasına veya çıkmasına neden olurlar. Bu duruma hiçbir müdahale yapılamaz. Ancak sonradan mozaiğin onarımı söz konusu olduğunda, tesseraların çıktığı yerler belli olduğundan, bunlar yapıştırıcı malzeme kullanılarak yerlerine yerleştirilir. Bütün bu tahribatlar mozaiğin bulunmasından az sonra olur. Sebebi ise tabiatın ve çevrenin değişkenliği ile ilgilidir. Çünkü topraktan açık havaya çıkarılan mozaiğin karşılaştığı en önemli etkenler, nem değişimi ve tuz problemidir. Mozaik açığa çıkarıldığında, yapıldığı malzemede bulunan suyun buharlaşması sırasında suda çözülen tuzlar kristal haline geçer. Gözenek ve kılcal çatlaklarda tuzlar kristallenirken meydana gelen basınçla mozaik mozaik üzerinde çatlama ve kırılmalar olur. Bunu yanısıra mozaik üzerindeki toprağın alınması, yüzyıllardır uyum içinde olan basınç dengesini bozacağından mozaikte çatlama ve kabartmalar olur.
3.2.1.Atmosfer
Kirleri içinde barındıran bir depo vazifesi görmektedir. Atmosfer içinde bulunan yabancı ve aktif maddeler, mozaik harcını ve tesseraları olumsuz yönde etkiler. Bu maddeler aynı zamanda toz ve kurum içinde yoğunlaşmışlardır. Atmosferin mozaik yüzeyine olan kimyasal saldırısı, daha çok hava kirliliğinin yoğun olduğu bölgelerde, suyun çözücü etkisi ile oluşan asit kirliliğinden meydana gelir.
Dünya üzerindeki rüzgarlardan kaynaklanan tozlar, düşen yağmur damlaları tarafından sürüklenerek ve yıkanarak çamurlu bir yağmur oluşturur. Bu ise mozaik yüzeyinin aşınmasına ve çatlaklardan mozaik harcının içine girerek onun zamanla parçalanmasına neden olur. Aynı şekilde rüzgârlar tarafından çatlakların arasına giren bitki tohumları da gelişerek çatlakların genişlemesine, tesseraların yerlerinden oynamasına ve mozaik harcının parçalanmasına neden olurlar.
3.2.2.Sular
Su güçlü bir eritici olduğundan mozaiklerin bozulmasına yol açar. Suyun taşıdığı kimyasal etkenler ve bunların tepkimelerinden doğan maddeler mikropların, kutların ve zararlı böceklerin çoğalmasını kolaylaştırır. Suya yakın mozaiklere su sürekli olarak nem aktarır. Bu bakımdan su birikintilerine yakın bulunan mozaiklerin bozulmaları daha hızlıdır. Uzun süreli yağmurların oluşumundan, akan sular ve seller etkili olur. Bu gibi durumlarda mozaiklerle ilgili koruyucu tedbirler alınmadığı takdirde tamamen yok olmaktadırlar.
Soğuk ve don, yalnız suyun bozucu etkisi işe karıştığı zaman etkili olur. Mozaiğin boşluk ve çatlaklarını dolduran suyun donması mozaik harcını bozar ve çatlakları genişletir. Çünkü suyun donması mevcut hacmini %9 arttırır. ( Erguvanlı 1978: 240 ) Bu da basınç oluşturarak tesseraların kalkmasına ve mozaiğin parçalanmasına neden olur ve kopmalar meydana gelir.
3.2.3.Yer Kayması ve Deprem
Depremler eski çağlardan bugüne kadar birçok mozaiğin parçalanmasına ve yok olmasına neden olmuştur. Sarsıntılar, mozaik harcının çatlamasına, tesseraların yerlerinden çıkmasına neden olur. Büyük çapta olan sarsıntılarda ise bulunduğu yapının yıkılarak, mimari parçaların düşmesi nedeni ile mozaik çatlar, kırılır ve üzerinde çökmeler meydana gelir. Parçalara ayrılarak tamamen veya kısmen yok olabilir.
Yangınlar ve düşen şimşekler mozaiğin yıpranmasında ve parçalanmasında etkili olur. Mozaik eski veya yeni yangınlardan dolayı meydana gelen kireçlenme ve siyahlaşma tesseraların doğal koşullarına karşı direncini azaltır ve çürüyüp dağılmasını, parçalanmasını hızlandırır.
3.3.Biyolojik Olumsuzluklar
Eser özünde olmayıp çevre ile ilgili olan bitkisel kirlenmenin oluşumunda buğdaygiller, soğan ve kazık köklü bitkiler ile yosunlar, likenler ve mantarlar rol oynar. Bunlar kazı bölgesinde ortaya çıkarılan mozaiklerin örtülmesinde kullanılan eski veya yeni kum tabakasında bulunan tohumlardan oluşabilir. Ayrıca açıkta bulunan mozaikler üzerine ekili ve ekili olmayan alanlardan veya kireçli yerlerde, çok verimsiz topraklarda yetişebilecek bitkilerin tohumları rüzgarlar vasıtası ile gelir. Bitkilerin mozaiklere olan saldırısını iki ana gruba ayırarak incelemek gerekir. Çünkü otların ve yosunların mozaiklere olan etki ve tahribatları farklıdır.
3.3.1.Otlar
Otlar onarılması imkansız tahribatlara yol açmaktadır. Buğdaygiller, soğanlı bitkiler, köklü bitkiler ve kazık köklü bitkilerin kök saçakları mozaik çatlaklarına ve toprak birikintilerine yerleşirler ve büyümeye başlarlar. Tesseraların altındaki çatlaklar aracılığı ile köklenir ve havadan elde ettikleri maddelerle üremeleri kolaylaşır. Büyümeleri esnasında ve çıkarttıkları asitler yardımı ile çatlaklar genişler. Enine ve boyuna oluşan çatlaklar tesseraların kalkmasına neden olur. Bunun nedeni köklerin tesseralar arasına girmesidir. Bu olaylar büyük tesseralardan oluşmuş veya çok kuru harçtan yapılmış mozaiklerde daha çok görülür.
Bitki köklerinin yaptığı kimyasal ve mekanik hareketle ( Villa 1977:45 ) açılan yerlere su girer ve kışın donarak parçaların ayrılmasına sebep olur. Ayrıca karmaşık organizmaların oluşmasına zemin sağlar. Bu durum, mozaik yüzeyinin tamamen bir bitki örtüsüyle kaplanması ile sonuçlanır. Bitki örtüsünün altında mozaiğin tamamen kaybolması için takriben 30 yıl geçmesi gerekir.
3.3.2.Yosunlar
Su yosunu, kara yosunu ve mantarlar mozaik yüzeyini çoğu zaman koruyucu fakat daha çok tahrip edece olarak kabul edilirler. Fakat yine re zararlı bitkilerin ve buğdaygillerin yarattığı tahribata karşıt karaktere sahiptir. Bu bakımdan bunları otlardan ayrı olarak incelemek gerekir. Yosunlar daha çok kapalı ve esinti olmayan yerlerde oluşur. Esinti olan fakat rutubetli olan yerlerde de yosunlara rastlamak mümkündür. Genellikle bu olaya sonbahar sonu ile ilkbahar ortasında rastlanır. Yosunlar, tesseraların etrafından başlayarak bütün mozaiğin yüzeyinde oluşurlar ve nemli gri mavi bir tabaka meydana getirirler. İyi ışık alan yerlerde yeşile çalarlar. Mozaiğin renklerini soldururlar ve motifi görünmez hale getirirler. (Vemoccia 1977:41) Yosunların yaptığı tahribatta mozaik harcı sağlam kalır. Fakat mozaik yüzeyinde lekelenme ve tesseralarda gözenekleme olur.
3.3.3.Likenler
Likenler mozaiğin tüm yüzey sathını kaplar ve onu aşındırarak önce önemsiz görünen, sonradan ise büyük boyutlara varan delikler açar (Villa 1977 : 45) Bu bakımdan likenlerin sebep olduğu bozulmalar mozaik yüzeyinde oldukça önemli boyutlara varabilir. Bunların süngerimsi karakteri nedeni ile suyu belirli bir saman alıkoyması ve bunu mozaik yüzeyinin hemen altında tutması mozaiklerin tahrip olmasına neden olur.
3.4.Canlılar
İnsanlar bilinçli veya bilinçsiz olarak mozaikleri yıpratmakta, parçalamakta veya yok etmektedirler. Bu durum eski çağlardan zamanımıza kadar sürmüş ve sürmektedir. Görüş ve düşüncelerine ters düşen mozaikleri parçalamış ve yok etmişlerdir.
Toprak altı ve toprak üstü hayvanlar mozaiği oluşturan tessera ve harç tabakalarına büyük zararlar vermektedirler. Salgılarla kimyasal, sürtünmeleri ve oymaları ile mekanik zararlar oluşturmaktadırlar.
3.4.1.Hayvanlar
Hayvanların mozaiklere etkisi, kimyasal olarak salgıladıkları organik asitler veya mekanik olarak delerek veya kazarak olabilir. Toprak içinde yaşayan hayvanlar, zemini gevşetmeye yardımcı olurlar ve ayrıştırmayı kolaylaştırırlar. Böylece alttaki toprağın kayması özellikle çatlamalar, çökmeler ve kopmalar oluşturur. Delici hayvanlar ise mozaik harcında delikler açarak çatlama ve parçalanmalara sebep olurlar.
Kazı alanında üstü açık ve koruma altına alınan mozaikler üzerinde küçük ve büyük baş hayvanların ( koyun, keçi, inek ) dolaşması zarar verir. Bazı mozaikler üzerinde çıkmış olan otları hayvanların yemeleri esnasında, sağa sola çekiştirmeleri, tesseraların yerlerinden oynamasına, çıkmasına neden olurlar. Açıkta bulunan mozaiklerin yüzeyine konan mantarlar, büyümeye başladıklarında orası bakterilerin yaşadığı yer haline gelir. Bu da bozulmayı ve parçalanmayı hızlandırır. Bakterinin bulunmadığı temiz bir mozaik daha uzun bir süre sağlam kalabilir.
3.4.2.İnsanların Olumsuz Etkileri
İnsanlar bilinçli veya bilinçsiz mozaikleri yıpratmakta, parçalamakta ve yok etmektedirler. Bu durum eski çağlardan zamanımıza kadar sürmüş ve sürmektedir. Görüş ve düşüncelerine ters düşen mozaikleri bilinçli olarak parçalamış ve yok etmişlerdir.
Eski harabeleri ziyaret eden ziyaretçilerden bazıları, açıkta bulunan mozaiklerden birkaç tessera sökerek hatıra olarak almaktadırlar. Bazıları ise koruma altına alınan mozaikleri görmek amacı ile mozaiğin bazı yerlerinden koruyucu malzemeyi kaldırarak açıkta bırakmakta ve böylece mozaikler tahripkâr ortama karşı korumasız kalmaktadır. Açıkta bulunan mozaikler üzerinde, yazılı ikaz levhalarına aldırmadan dolaşmaları, tesseraların yerlerinden oynamasına ve aşınmalarına neden olmaktadırlar. Eski harabelerin yakınında yoğun bir sanayinin kurulmuş olması nedeni ile bunların çıkardığı gazlardan oluşan hava kirliliği, tesseraların daha çabuk bozulmalarına neden olur. İnsanlar inşaat yapmak için yaptıkları temel hafriyatında bazen mozaiklere rastlanmaktadır. İnşaattan sorumlu kişi, işini engellememesi, bunların değer ve önemini bilmemesi nedeni ile bu mozaikleri hafriyatta kullanılan kazıyıcı vasıta ile yok etmeye çalışmaktadır. Bazı şahıslar kazı yerinde koruma altına alınan ve onarımı yapılan mozaikleri başkalarına kızmaları nedene ile parçalamaktadırlar.
Bilimsel kazılarda ortaya çıkarılan bazı mozaikler, çalışanların görüş ve düşüncelerine bağlı olarak yahut olanakların kısıtlı veya hiç olmaması nedeni ile tahrip olmaktadırlar. Ayrıca eski uygarlıkları, gömülmüş olduğu toprağın dibinde araştıran bilim adamları eserleri çıkartırken farkında olmadan tahrip ederler. ( Haswell 1973:119 ) Toprak altında kalmış mozaik en küçük kazma hareketinden etkilenir. Çünkü geçen yüzyılın tahripkâr etkileri onları iyice hassaslaştırmıştır. Bu bakımdan dikkatli bir şekilde küçük çapa ve mala yardımı ile üstü açılan mozaiğin, tahripkâr ortamdan etkilenerek bozulmasını önlemek için hemen koruma ve onarım çalışmaları uygulanmalıdır. Zorunlu olduğu takdirde mozaiği kaldırıp onararak tahripkâr ortamdan uzaklaştırmak gerekir. Böylece mozaiğin yok olması önlenmiş olur.
4.GÜN IŞIĞINA ÇIKARMA
Kazı sırasında toprak altında mozaik olduğu tespit edildiğinde, bunun büyüklüğü ve nereye kadar uzandığı belirlenir. Üzerinde bulunan toprak taş yığını yüzeyde 15-25 cm kalınlığında bir tabaka kalacak şekilde alınır. İhtiyaç duyulduğu takdirde mozaiğe zarar vermeden caraskal vinç ve diğer motorlu araçlarda kullanılır. Kalan toprak tabakası atılması çalışmasında, mozaik en küçük kazma hareketinden etkilenir. Çünkü geçen yüzyılların tahripkar etkileri onu iyice hassaslaştırmıştır. Bu nedenle dikkatli bir şekilde küçük çapa ve mala kullanılarak mozaiğin üstü açılır. Toprak artıkları ve tozlar fırça veya basınçlı hava püskürtülerek atılır. Böylece mozaik fotoğraf çekimlerine hazırlanmış olur.
4.1.Temizleme
Mozaik yüzeye su ile yumuşak fırçalar kullanılarak kirlerden temizlenir. Kesinlikle deterjan veya sabun kullanılmamalıdır. Emme özelliğine sahip harcı sulandırmış deterjanı emeceğinden, ileride mikroorganizmaların çoğalmasına neden olur. Deterjan artıklarını mozaik harcından arındırmak imkânsızdır. Çok kire olan kısımların temizliğinde mekanik yöntemler görüldüğü takdirde kimyasal yöntemlerde zarar oluşturmayacak şekilde kullanılabilir. (Emme özelliğinden dolayı)
4.2.Tespit, Çizim
Genel fotoğraf çekimleri yapılır. Ayrıca bölümlere ayrılan mozaiğin her ayrı bölümü için çekimler yapılır. Hazırlanan fotoğraflı fişler üzerine o bölümün konumunu tanımlayacak özellikler belirtilir.
Mozaik çizimi bütün veya bölüm bölüm yapılır. Çizimler bütün detayların 1/1 veya 1/10 taslağını verir. Böyle bir çalışma mozaik parçalarının birleştirilmesi ve düşen tesseraların yerlerine oturtulmasında kolaylık sağlayacaktır. Çizimlerde imkanlar dahilinde fotogrametri kullanılabilir. Mozaiğin ayrıca kesit çizimi yapılarak, mozaik harcının kalınlığı ve tabakalanma durumu tespit edilir. Harçtan örnek alınarak sertliği, bağlayıcılığı ve harç karışımının özellikleriyle birlikte geçen yüzyıllar içerisinde oluşmuş olumsuzlukların teşhisi tespit edilir.
5.KORUMA ve ONARIM
Yerinde korunması istenilen mozaiklerin daha önce belirttiğimiz gibi tahrip olma durum ve sebeplerini araştırdıktan sonra tahribatın hızını azaltmak için bir takım kısa ve uzun vadeli önlemler almak gerekmektedir. Ancak yetersiz olmaları durumunda mozaik yerinden kaldırılarak onarılıp başka yerde korumu altına alınmalıdır. Bu da bulunduğu bölgenin doğa koşullarının mozaiği oluşturan malzemenin tahribatına neden oluyor ise bu uygulamaya ( taşımaya ) gidilmelidir. Çünkü mozaik çıkarıldığı yapının bir parçası, ayrılmaz bir bölümü olduğundan onarımı yaparak bunu buluntu yerinde muhafaza etmek ve bu konuda çalışmalar ve araştırmalar sürekli yapmak gerekmektedir.
Perge (1979), Arykanda (1980), Paopolis (2013)’te mozaikler kaldırılıp taban sağlamlaştırması yapıldıktan sonra tekrar buluntu yerlerine sabitlenmişlerdir. Perge (2015)’te yaptığımız mozaik durum ( Agora kuzey dükkan ) tespitinde çok iyi durumda olduğu gözlemlenmiştir. Seleukeia’dan kaldırılan mozaiğin (1978) onarımını hocam ve pratik öğreticim Prof. Dr. Sait Başaran sorumluluğunda gerçekleştirilmiş ve halen Antalya arkeoloji müzesinde teşhirde bulunmaktadır.
5.1.Kısa Vadeli Önlemler
Bu önlemler acil durumda bulunan mozaiklere uygulanması gerekmektedir. Denenmekte olan yeni maddeler ve çalışmalar belki mozaiklerin uzun süre yerinde korunması imkanı sağlayacaktır. Ancak 2015 yılında yerinde tespitimle birlikte bilgilendirildiğim üzere Jeotekstil ile örtülen mozaiklerde yosun oluşumunun oluştuğu ve örtü değişikliğine gidileceği bilgisini aldım.
Hiç yapmadığım ancak geçmiş dönemlerde yapılmış olan mozaik kenar sınırlandırılmasında kullanılan çimento harcının terkedilmiş olduğunu görmek ve de bilmek onarım açısından sevindirici bir olaydır.
Sentetik reçinelerin geniş bir alanda kullanımı yüksek maliyet ve teknik problemler yaratmaktadır. Bu bakımdan mozaiklere zarar vermeyen, her sene tekrarlanabilen bir bakım şekli uygulamak gerekir. Bu bakım sadece tabiat olaylarından koruyan bir örtü şeklinde değil, tamamen temizlenmiş, otlardan arındırılmış, mozaikleri belli bir sıcaklıkta tutabilecek, su sızıntılarını ve bitki gelişimlerini önleyecek, mozaiğe zarar vermeyen bir maddeden yapılmış levhalar üzerine, bitki tohumları ve tuzlardan arındırılmış bir kum tabakası örterek yapılmalıdır. Ancak bu da yaza girerken kaldırılmalıdır.
5.1.1.Harç Tabakaları ve Çatlaklara Karşı Önlemler
Eskiden çatlaklar için vasat sonuç alınabilen çalışmalar yapılırdı. Bu daha çatlamalar başlamadan tabakaya sıvı çimento şırınga etmektir. Acil durumlarda veya ucuz olsun diye hala yapılan bu tür uygulamalar ve mozaik kenarlarının sınırlandırılması, eserleri ağır şekilde tahrip eder. Mozaik parça parça kaldırılması gerektiğinde, kenar ve arka taraflarının temizlenmesini imkansız kılar. Çünkü çimento, tesseraların arasından sızıp onları iyice zemine zapt edip çok sert bir blok oluşturur. Oluşturulmuş bulunan sert blok ve mozaiklerin kenarındaki harç, mozaiğe zarar vermeden mekanik ve kimyasal temizleme ile de çıkmaz. Bundan dolayıdır ki, onarım tamamlandıktan sonra bazı kısımlarda çimento izlerine rastlanır. Bu da tesseraların rengini değiştirir.
Mozaiğin yapım harcına benzer, kaymak kireç ile kumun veya tuğla kırığı ve tozunun karıştırılmasıyla elde edilen harç karışımının şırınga edilmesi ve kenarlarının sınırlandırılması işlemi bazı bölgelerde olumlu sonuç verebilir. Ayrıca sentetik reçinelerinin kullanılmasıyla da olumlu sonuç alınabilir. Fakat bu reçinelerin ışığa, ısıya ve rutubete karşı dayanıklı olmaları şarttır. Bununla birlikte sonradan vermiş oldukları zarardan dolayı kullanımları sınırlandırılmalı ve ancak acil durumlarda uygulama yapılmalıdır.
Elaiussa Sebaste’de Agora içinde oluşturulmuş Bazilika’da bulunan kabarmış mozaik temizlik sonrası su ile nemlendirildikten sonra kazıda elde ettiğimiz kendi harcının toz haline getirilip sönmüş kireç ile karıştırılıp oluşturulan harç şırınga edilmiştir. Buharlaştırmanın yavaşlatılması amacıyla mozaik üst yüzeyine yaklaşık 3 cm kalınlıkta toprakla kapatılmıştır. Ayı işlemler Perge, Side, Seleukia ve Kalenderis liman hamamı mozaiğinde uygulanmıştır.
5.1.2.Tesseralar ile İlgili Önlemler
Tesseraların az veya çok tahrip olması, yapılmış oldukları malzemenin kalitesine bağlıdır. Bunlar üzerinde yapılan nitelendirici bir analiz, bize bundan sonraki tesseralar üzerinde önceden beklenilmesi gereken bir tahribatı tanıtma imkanı verir. Fakat böyle bir analizin değeri olmaz. Çünkü çatlamış bulunan tesseraların ser-ntetik reçineler ile sağlamlaştırılmaları ile birlikte, en iyi çözüm yerine yenilerinin (kazıda bulunmuş aynı mozaiğe ait tesseralar) yerleştirilmesi olmuştur.
Bitkiler tarafından tahribata uğramış tesseraların bakım ve onarımı, normal şartlarda tahrip olmuş olanlara nazaran, daha acil bir durum gösterir. Bitki kökleri tarafından yerinden oynatılmış ve çıkmış tesseraların, harç üzerinde izlerine ve motifin durumuna bakılarak yerlerine yapıştırılırlar.
Hava kirliliğinden dolayı yavaş gelişen bu tahribatı önlemek için tesseraların mukavemetini artıracak yeni maddeler bulma ve tatbik ederek, olumlu sonuç alma ümidi hala vardır. Fakat tüm eski eserlerin ve özellikle taş eserlerin korunmasında olduğu gibi tam olarak olumlu sonuç alınabilen ve zaman süreci içerisinde olumsuz etki yapmayacağını söyleyebileceğimiz bir sağlamlaştırıcı yoktur.
Arykanda’da yangın geçirmiş mozaik üzerine o bölgenin çam reçinesini selülozik tinerle eriterek (%5 doğal reçine) mozaiğin üst yüzeyine sürülmüştür. (1980) Metropolis mozaiğine (2015) üst yüzeyinin (tesseraların) aşırı bozulmuş (aşınma, çatlama, kırılma) olmalarından dolayı selülozik tinerle seyreltilmiş (Paraloid) %3 paraloid püskürtme ve fırça ile tatbik edilmiştir. 24 saat sonra %5’lik Paraloidli eriyik tatbik edilmiştir. Perge’de (1977) Araldit Type E, sertleştirici H1 956’nın Tolven ile karıştırılmasıyla tessera sağlamlaştırılması yapılmıştır.
Katıldığım bütün kazılarda oynamış tesseraların sabitlenmesinde kum+kireç+fugo+su karışımlı oluşturulan sulu harcın üst yüzeye dökülmesi ve derz aralarına girmesiyle gerçekleştirilmiştir. Uygulama hemen sonrası üst kısım toprak tabakasıyla kaplanmıştır. Bu harcın içinde bulunan suyun buharlaşmasını yavaşlatmasıyla birlikte mozaik üst yüzeyinin temizlenmesinde ( fırçayla) kolaylık sağlamaktadır. Uygulama sonrası çatlamaları önlemek için 4 gün sabah akşam mozaik ıslatılmıştır.
5.1.3.Bitkilere Karşı Önlemler
Açıkta bulunan mozaiklerin korunmasında ortaya çıkan en büyük problem otlar, yosunlar ve likenler onarılması imkansız tahribata yol açmaktadırlar. Bitkisel saldırıyı yok etmek için, mozaiğin bulunduğu ortamın durumuna göre, değişik mekanik ve kimyasal çalışmalar yapmak ve denemekte yarar vardır. Fakat bu çalışmaların bitki örtüsüne karşın uzun müddet olumlu sonuçlar garanti etmedikleri ve zararsız olanların tekrarlandıkları görülmüştür.
5.1.3.1.Mekanik Önlemler
Bazı bitkilerin kökleri sökülmeye karşı dayanıklı olduğundan, bunların elle veya bir aletle çıkarılmasında büyük güç sarfetmek gerekir. Uygulama, mozaiğin harç tabakasında ve tesseralarda, ciddi tahribata neden olabilir. Böyle bir temizleme çalışması, mozaiğe uzaktan bakıldığında otlardan arındırılmış temiz bir görünüm vermesi amacıyla bir sene içinde birkaç kez tekrarlanması göz önüne alınırsa, bunun ne ölçüde tahribata yol açacağı daha iyi anlaşılmış olur. Bitkilerin sökümü sırasında, bazı kök parçaların toprak altında kalıp, bir süre sonra yeniden filiz vermeleri her zaman mümkündür. Çünkü sökme işleminde hiçbir zaman bitki kökünün hepsini çıkarmak mümkün olmamaktadır.
Yosunların temizlenmesinde, tahta aletler ve orta sertlikte fırçalar kullanılmalıdır. Mozaik yüzeyi ıslatılarak yosunların çok iyi görünmesi sağlanır. Tahta aletlerle kazıyarak veya fırça ile sürterek temizleme gerçekleştirilir. Uygulamanın gerçekleştirilebilmesi için tesseraların işlemden zarar görüp görmedikleri yapılacak deneysel uygulama ile kontrol edilmelidir.
5.1.3.2.Kimyasal Önlemler
Kimyasal maddeler sorun yaratmadan hem zaman hem de iş bakımından kolaylık sağlar. Bitkileri yolmaya gerek kalmadan yok ederler. Kimyasal bitki ilaçlarının kullanımının zorunlu olduğu tipik durumları şöyle sıralayabiliriz.
Kullanılmak istenen kimyasal ilaçlar renksiz olmalı, uygulamadan sonra hiçbir tortu bırakmamalı veya yağmurla hemen çıkmalıdır. Ayrıca insanlar ve evcil hayvanlar üzerinde zehirleyici etkisi olmamalı, devletin halk sağlığı servisinden geçmeli, uygulama süresi boyunca istenilen yerin dışında kimyasal etkileri olan sızıntılar yapmamalı ve toprakta kimyasal artıklar bırakmamalıdır.
Yer mozaiklerinin korunmasında kök veya tim bitki üzerinde etkili olan ilaçların kullanılmasında yarar vardır. Diğer değişik durumlarda bulunan (düşey) mozaiklerde kullanılması istenilen ilacın ise önce yapraklar tarafından alınabilmesi özelliğine sahip olması gerekmektedir. Yaprakla temas edecek ilaç tipi yeterlidir. Sonradan bitkinin damarları yoluyla nasıl olsa iç kısımlara doğru köklere varıncaya kadar ilerler. Bitki ilacın tesiriyle canlılığını yitirdikten sonra, genellikle hiçbir iz bırakmadan yok olur. Büyük kökler ise, kuruduktan sonra, hacim olarak küçüleceklerinden eserlere zarar vermeden kolayca sökülebilirler.
Bazı bitki ilaçlarının suda eriyebilir, nötr kimyevi reaksiyonludur. Toprakta kalıcıdırlar. Öncelikle köklere etki yaparlar ve büyük bir bitki çeşidini etkilerler. Eğer bazı bitkiler üzerinde ilacın etkisi zayıf olur ise, o zaman ilacın kullanılması için bitkilerin büyüdükleri ilkbahar veya sonbahar mevsimlerini seçmek gerekir. İki mevsim arasındaki seçim ise, uygulanmak istenen mozaiğin bulunduğu bölge üzerindeki iklim şartları göz önünü alınarak yapılmalıdır.
Kullanılan ilaçlar yosunlar ve likenler üzerinde her zaman etkili olmamaktadırlar. Su ile sulandırılmış amonyum bikarbonat Perge’de mozaik kenarlarında kuytu yerlerde oluşmuş yosun üzerine sürülmüş ve hemen ardından sert plastik fırça kullanılarak çıkartılmaya çalışılmıştır. Perge, Arykanda ve Amisos’ta uygulanmasına rağmen kısmen başarılı olunmuştur. Eriyik peçete ile mozaiğin üst yüzeyinde tutulmaya çalışılmıştır.
Mozaik yüzeylerinin bitkilerin saldırısına karşı korunması ve yavaş yavaş yok edilmeleri uzun çalışmalar ve de bir yıl içerisinde ( ilkbahar, sonbahar ) birkaç kere tekrarlanmaları gerekmektedir. Gereklidir. Çünkü mozaiklerin korunmasında yeri doldurulamayacak kadar yarar sağlamaktadır.
5.1.3.2.1.Mozaiğin Üstü Açılmadan Alınacak Önlemler
Kazı sırasında mozaiğin üstü açılmadan önce veya dana önce açılmış olan, fakat bir örtü tabakası kullanılmasından dolayı, tohumların gelişmesi sonucunda oluşmuş bulunan bitkilerin temizlenmesi gerekir. Bitkilerin yolunması sırasında, mozaiğe verilecek zarar kesin olmasından dolayı bunun yerine kimyasal bitki ilaçlarıyla daha önce yapılacak deneysel uygulamalar sonucunda ilacın tespit edilip tatbik edilmesiyle müdahale edilmelidir.
5.1.3.2.2.Üstü Açıldıktan Sonra Alınacak Önlemler
Kazı çalışmaları esnasında üstü açılan mozaiklerin gün ışığına çıkarılmasıyla bitkilerin eylem girişimleri için fırsatlar olabilir. Kimyasal bitki ilaçlarının kullanılması sonucunda çabuk bir müdahale, mozaiğin koruma çalışmalarını oluşturana dek, doğal tohumlamadan tamamen koruyabilir.
Tüm bitki çeşitleri köklendiğinden sonuç ne olursa olsun kimyasal ot ilaçları ilk zamanlarda zayıf zararlardan koruyabilir. Fakat köklenmeler giderek vahim bir durum almaya başlar. Bu tehlikeler kazı sonrası terkedilmiş mozaiklerde daha büyük boyutlarda olur. Hangi şartlarda olursa olsun, çalışmaların yeniden ele alınmasıyla bir ot temizleme gereklidir. Müdahale ise deneyimsiz kişilere yaptırılmamalıdır.
Kimyasal ilaçlar etki durumuna göre bir takım farklılıklar gösterir. Tohumlamayı önleyici olanlar, fotosentezi önleyici olarak, nefes almayı önleyiciler gibi çeşitlilik gösterirler.
5.2.Uzun Vadeli Önlemler
Kazı çalışmaları sırasında üstü açılmış mozaiğin tahrip olma hızı daha önce uygulanmış bulunan kısa vadeli koruma çalışmaları ile önlenemiyorsa, o zaman tahribatın hızını azaltarak zarar vermesini önlemek amacıyla mozaiği kaldırıp daha önce hazırlanmış bulunan güçlü bir harç tabakasına oturtmak veya arkasına harç dökerek sağlamlaştırmak gerekir. Uygulamalardan bir tanesine karar vermeden önce, mozaiğin ortaya çıkarıldığı yerin durumu, bölgenin doğa koşullarının mozaik üzerindeki etkinliğinin tespiti yapıldıktan sonra olmalıdır. Her şeyden önce mozaiğin, ortaya çıkarıldığı yapıyı süsleyen bir parça olması nedeniyle, buradan uzaklaştırıp müzenin salonunu süslemeden önce, her türlü yerinde koruma ve onarım çalışmalarının denenmesi ve ancak olumsuz sonuç alındıktan sonra yerinden taşınması düşünülmelidir. Böyle bir uygulama sürekli bakım, yere bağlı sorunların kontrol altında tutulması sonucunda yüksek bir maliyet ortaya çıkarmaktadır. Bu konuda çalışmalar yapılmakta olmasına rağmen, uygulamaların azlığından ve sonuçlarının bilinmemesinden kaynaklanan bilgi yetersizliğinden dolayı şu ana kadar ortaya çıkarılan mozaiklerin yerinde korunmaları ile ilgili uzun vadeli tedbirler alınmamaktadır.
5.2.1.Mozaik Kaldırma
Niçin ve ne zaman mozaik kaldırılmalıdır? Bu bölgenin içinde bulunduğu doğa koşullarından dolayı, mozaiklerin etkilenme durumlarına göre saptanır. Mozaiklerin etkilenme durumları, yok olmalarına neden oluyorsa, o zaman onları kaldırıp, arkalarını sağlamlaştırdıktan ve de çıkarıldığı yeri mozaiği korunabilir bir dunuma getirdikten sonra tekrar yerine oturtmak gerekir.
Kaldırılacak olan mozaiğin üst yüzey temizleme çalışmaları, tesseraların sağlamlık durumuna göre su, arapsabunu veya deterjan kullanılmak suretiyle çelik tel veya kıl, naylon fırçalar yardımıyla kirlerden temizlenir. Kaldırılacak kısmın çizimi, eskiz kâğıdı kullanılarak 1/2 olarak yapılır. Fotoğraf çekimi ve mozaiğin buluntu durumunun tespiti, harç tabakasının kalınlığının ölçümü gerçekleştirilir.
5.2.1.1.Kaldırma Dokusu Yapıştırılması
Koruyucu madde yapıştırılmadan önce kenarlarda bulunan oynamış tesseralar yan tarafa doğru bir malzeme (plustrin, kil) ile bastırılarak geçici olarak sağlamlaştırılır. Mozaik yüzeyinin gevşek yerlerine de aynı yöntem uygulanır.
Kaldırma işleminin yapılabilmesi için mozaik yüzeyine pamuklu dokunun yapıştırılması gerekir. Yapıştırma işleminden önce mozaik yüzeyinin kuru olmasına dikkat edilmelidir. Nemli ve ıslak olduğu takdirde iyi sonuç elde edilemeyeceğinden, bir takım kurutma aletleri ile kurutma işlemi yapılır. Yer nemi, yağmur ve hava ısısı göz önünde bulundurularak, hangi yapışkanın kullanılması gerektiği saptanır. (Bassier, 1974, s.44)mozaiğin uygun bir kenarından başlayarak, ilk önce 1-2 m²’lik bir yüzeye yapışkan ( marangoz tutkalı ) fırça ile sürülür. Onun üzerine pamuklu doku ( kaput bezi ) düz olarak yayılır ve bunun üzerine aynı yapışkan inceltilmiş olarak fırça ile sürülür veya belli oranda sulandırılmış beyaz tutkal içine daha önce hazırlanmış bez şeritler daldırılarak içine emdirilir ve mozaik yüzeyine bir noktadan başlayarak yapılır.
Pamuklu dokunun tesseraların yüzeyine sağlam yapışması için fırça ile hafif darbeler vurulur. (Hedvall, 1986, s.174) işleme devam edilerek kaldırılmak istenen mozaiğin yüzeyine koruyucu (kaldırma) malzeme yapıştırılır ve kurumaya bırakılır. Yapışkanın kuruması enfraruj lambalar veya sıcak hava püskürtülerek mozaik taban üzerinde çalışmaya hazır hale getirilir.
5.2.1.2.Kaldırma Metotları
Çok özel durumlarda büyük bir mozaik tek parça olarak kaldırılır. Böyle bir çalışma mümkün olmadığı ve gerekli görülmediği zamanlar parçalara ayırarak kaldırma gerçekleştirilir. Bu nedenle mozaik kaldırma metotları 3 ana grupta toplanır.
5.2.1.2.1.Rulo Yaparak Kaldırma
Rulo yapmada kullanılacak silindirin büyüklüğü kaldırılacak olan mozaiğin büyüklüğüne bağlıdır. Çünkü mozaiği kesmeden, parçalamadan bütün halinde zeminden ayırarak rulo yapılarak kaldırılmaktadır. Seleukeia ( Antalya ) Prof. Dr. Jale İnan hocamın isteği ile Prof. Dr. Sait Başaran sorumluluğunda Antalya Arkeoloji Müzesi teşhirinde bulunan filozoflar mozaiği rulo yapılarak kaldırılıp, temizlenip taban oluşturulduktan sonra sergilenmektedir.
Çapı yaklaşık 90 cm olur. Mozaik yüzeyi ile ilgili işlemler bitirilip beyaz tutkal ile pamuklu doku ( kaput bezi ) yapıştırıldıktan sonra, uygun yerinde bırakılmış olan 20 cm genişliğindeki şerit içine mil geçirilmiş ve yüzeyi sert mukavvalardan kaplanmış silindire ahşap destekli çivilenmiştir.
Silindir tesseralar harcından tamamen ayrılıp serbest kalıncaya kadar hafifçe kaldırılır ve iki kenarın altına yerleştirilen ve aynı doğrultuda olan lata üzerine oturtulur. Lataların uzunluğu kaldırılacak olan mozaik kadar olabilir veya ilaveler yapılarak uzatılır. Yuvarlama yapılırken bazı aletler kullanılarak, tesseraların harçtan ayrılmasına çalışılır. Kalan harç artıkları rulo üzerinde dikkatli bir şekilde keski veya elektrikli aletler kullanılarak temizlenir. Bu sırada silindir üzerine sarılmakta olan mozaik tabakaları arasına, oluklu mukavva veya birkaç tabaka ambalaj kağıdı tesseraların yüzeyini tamamen kapatacak şekilde yerleştirilir. Bunun amacı, yuvarlama yapılırken üst üste gelen tesseraların birbirini zedelemelerini veya yerlerinden oynamaları önlemektir.
Onarılacağı müze veya atölyede, mozaik tabanı yukarı gelecek şekilde yuvarlanarak eğimli bir yüzey üzerine açılır. Kenarları çerçeve olacak şekilde kapatılarak onarılır veya parçalara ayrıldıktan sonra tabanı sağlamlaştırılır.
5.2.1.2.2.Parçalara Ayırarak Kaldırma
Perge (1979), Amisos (1996), arykanda (1981) ve Paopolis (2013) kazılarında parçalara ayırarak mozaik kaldırılmıştır.
Parçalama işlemi mozaiğin durumuna bağlıdır. Olanak varsa bu işlem sırasında oluşabilecek zararları en aza indirgemek için mozaiğin kompozisyonundaki desen ve bordürler izlenerek kesme işlemi yapılmıştır. Mozaik yüzeyi üzerinde nasıl yapılacağı saptanır ve kaldırılacak parçaların taslak çizimleri yapılır veya daha önce yapılan çizimlerden belirlenir.
Kesilecek yere, kesme sırasında tesseraların yerlerinden kaymamaları için bant ( pamuklu doku ) yapıştırılır. Spatula dikey tutulması suretiyle üstten vurularak kesme gerçekleştirilir.
5.2.1.2.2.1.Levha Yerleştirerek Kaldırma
Mozaik parçası uzun keskiler yardımıyla harcından ayrıldıktan sonra altına parçalar taşıyabilecek sağlamlıkta levha itilir (Arykanda, Amisos) ve levha ile kaldırılarak atölyeye götürülür. Üstüne mozaik parçasının tabanını kapatacak şekilde başka bir levha kapatılır. Alt ve üstte bulunan levhalar işkence ile tutturularak sıkıştırılır. Bu şekilde koruma altına alınan mozaik Samsun Arkeoloji Müzesine 1996 yılının haziran ayında götürülmüştür.
5.2.1.2.2.2.Yukarı Kaldırarak Kaldırma
Bu işlemde mozaik yüzeyine yapıştırılan pamuklu dokunun, kaldırılacak mozaik parçasını taşıyacak kadar sağlam olması önemlidir. Yapıştırılan pamuklu dokunun çalışmaya uygun kenarından bırakılan 20 cm genişliğindeki şerit sağlam bir ahşap dilme veya aynı işlevi görecek madeni bir çubuğa raptedilir. Mozaik uzun keskiler ile harcından ayrıldığı anda, ahşap dilmenin iki ucundan tutan kişiler, ayrılan kısmı yavaş yavaş yukarı kaldırır. Mozaik parçası tamamen harcından ayrılıp askıya alındığında, tabanı yukarıya gelecek şekilde daha önce hazırlanmış düz bir levha üzerine yatırılır. Bu metot ile Antalya - Perge 1983 kazısında 5m²’lik mozaik kaldırılmıştır. Diğer yandan Arykanda, Amisos ve Elaiussa Sebaste kazılarında bu tür kaldırmalar yapılmıştır.
5.2.1.2.3.Kaydırarak Kaldırma
Prof. Dr. Cevdet Bayburtluoğlu başkanlığında gerçekleştirilen Arykanda (Antalya) 1980-81 kazılarında imkânlarımızın yetersiz olması ve antik kenti ulaşım yolunun bulunmaması bizim farklı çözümler üretmemize neden olmuştur.
Silindirler Üzerinde Kaydırma: Uygulamayı tatbik edeceğimiz mozaiğin tasfiye harcının olmaması ve direkt olarak toprak zemin üzerine yapılmış olması gerekmektedir. Mozaik kaldırılırken yukarıya olmayıp zemine paralel çekilerek altına yerleştirilmiş olan yaklaşık 30 cm çapında silindirler (kutular) üzerinde kaydırılarak gerçekleştirilmiştir.
Yan Destekler Üzerinde Kaydırma: tasfiye harçlı mozaik ağılığından dolayı yukarıya kaldırılamadığı için yanlarda mozaik zeminine paralel ve yaklaşık 1 m. Yukarda oluşturulan destekler üzerinde kaydırılmasıyla gerçekleştirilmiştir.
5.2.2.Harç Artıklarının Temizlenmesi
Toprak zemin üzerine oluşturulmuş mozaiklerin kaldırma sonrası temizlenmelerinde sorun yaşanmamıştır. Ancak tasfiye harcıyla birlikte kaldırılan mozaiklerde (Arykanda) harcın temizlenmesi uzun zaman almakta ve de dikkatsiz vurma hareketleri sonunda mozaik tesseralarına çok büyük zarar verilmesine( çatlama, kırılma) neden olmaktadır.
5.2.2.1.Harcından Ayırma
Mozaiği harcından ayırma, ince uzun ve kısa keskiler kullanarak gerçekleştirilir. Böylece tesseralar harcın bir kısmından ayrılmış olur. Küçük mozaik parçalarının kaldırılmasında bu işlem kolay olmasına rağmen, büyük parçalarda uzun keskileri tesseralar ile harcın arasına, belirli bir mesafede tamamen yatay geçirmek imkânsız olduğundan işlem zorlaşır. Mozaik altında her zaman var olan çıkıntılar veya harç tabakası içindeki çakıl taşları, keskiyi kolaylıkla yanlış bir yöne yönlendirebilir. Bu yüzden uzun keskiler ile çalışırken, istenilen yönün dışına çıkılmasıyla, mozaikte tahribata neden olunabilir. Dikkatli hareket edilerek ve sürekli yapılan kontrollerle tahribat önlenir veya en aza indirilir.
Çok sert harçlı mozaikleri harcından ayırma çalışmasında, el keskilerinin yetersiz kalması durumunda elektrikli uzun havalı keskiler ve taşçı testeresi kullanılır. Kaldırma anında harcın çok sert olması ve tesseraları harcından ayırmak imkansız olduğunda, mozaik harcının altından kesilerek (Bassier, 1978, s. 69) harcı ile birlikte kaldırılır.
5.2.2.2.Taban Oluşturma
Kaldırılan mozaiğe yeni bir taban (doğal, sentetik) oluşturma önce temizlik ve boşluklarla ilgili sorunların giderilmesi gerekmektedir. Toprak zemin üzerine oluşturulmuş mozaiklerin kaldırma harcıyla birlikte kaldırma sonrasında temizlenmelerinde sorun yaşanmamıştır. Ancak tasfiye narcıyla birlikte kaldırılan mozaiklerde (Arykanda), daha önce tesseralarla ilgili gerçekleştirdiğimiz teşhis (tesseralarda çatlak aşınma çokluğu) ile tespit ettiğimiz olumsuzluklar nedeniyle temizlemede aşırı dikkatli davranmamızı gerektirmiştir.
5.2.2.2.1.Harç Artıklarının Temizlenmesi
Kalan harç artıkları küçük keskiler kullanılarak dikkatli bir şekilde çıkartılır. Çok sert harçlı mozaiklerin temizlenmeleri de zordur. Bunun için birkaç işlem gerekir. Harcın kaba kısmı büyük keskilerle alındıktan sonra küçük keskiler kullanılarak daha ince işleme tabi tutulur. Bütün bu çalışmalarda dikkat edilmeden vurulan sert bir darbe, tesseraların patlamasına parçalanmasına neden olabilir. Taban üzerinde kalan toz ve kırıntı parçaları fırça kullanılarak veya basınçlı hava püskürtülerek atılır.
5.2.2.2.2.Boşlukların Doldurulması
Atölyede tabanı temizlenmiş olan mozaiğin çizimi yapılır. Mozaik kaldırılmadan önce yapılmış olan çizim ile karşılaştırılarak, kaldırma esnasında ayrılmış olan parçaların yerleri tespit edilir. Çizim üzeri plastik ile kaplanır ve bunun üzerine yerleri tespit edilmiş olan parçalar yerleştirilir.
Kalan bazı boşluklar mozaik onarımı sırasında elde edilen ve yerleri tam olarak belli olmayan tesseralarla çizimlere bağlı kalarak ( bezeme, tasarım ) ters olarak mozaik dizilişine göre yerleştirilir. Kalan boşluklar kil veya plastrin ile tessera üst seviyesine kadar doldurulur. Sentetik kenarlardan dışarı yayılmaması için mozaiğin dış bitim kenarları sınırlandırılır.
Mozaik nemlendirilir. Antik mozaik harcı tozu + sönmüş kireç ve suyun karıştırılmasıyla oluşturulan harç tabana dökülüp yayılır. Fırça darbeleriyle tessera derz aralıklarına girmesi sağlanır. Üstte çok ince bir tabaka oluşturulur. Bu sentetik harcın tesseralara tam yapışmasını, kaplamasına engeller.
5.2.2.2.3.Taban Harcı
Mozaik onarımının ve korunmasının zorluğu birçok malzemenin birleştirilip bütüne gidilmesinden kaynaklanmaktadır. Yaklaşık 1m²’de 4500-7000 adet tessera bulunmakta ve bunlar harç tabakasıyla birleştirilmişler ( sabitlenmiş )dir. Taban harcı veya tasfiye harcının bozulma sonucu bozulması onların dağılmasını ortaya çıkarmaktadır. Bu durumda olan mozaikleri kaldırmak ve yeni bir taban harcı oluşturmak zorunluluktur. Aksi takdirde mozaiğin tamamen yok olmasını ortaya çıkarır.
5.2.2.2.3.1.Buluntu Yerinde Taban Harcı Oluşturma
Yer tespiti yapılmış mozaiğin kaldırılıp arkasında car olan harç artıklarından temizlenmesinden sonra zeminde oluşturulan taze harç üzerine oturtulmasıdır.
Mozaiği tazı harç üzerine yayma işlemi daha çok rulo halinde ve yukarı kaldırılan parça mozaiklerde uygulanır. Zeminde oluşturulan taze harcın üzerine mozaik rulo halindeki halının açılması gibi serilir. Sonra yatay tahtalarla mozaik yüzeyine vurularak tesseraların harç içine iyice oturması sağlanır. Kurumaya bırakılır. Bu uygulamada bazı sorunlar rulo yumuşak harç üzerine geriye doğru açılmaya başladığında harç serbest tarafa doğru açılacağından uçta hafif bir çökme meydana gelmektedir. Arykanda’da yan destekler üzerinde kaydırarak kaldırdığımız mozaiği (1980) yerine oturturken bu sorunu gidermek için mozaik 4 taraftan tutularak yerine oturtulmaya çalışılmış ve olumlu sonuç alınmıştır. Ancak çok büyük mozaiklerde bunu yapmak mümkün değildir. Aynı yöntem 2013 yılında Paopoliste’de tatbik edilmiştir.
Yayma (oturtma) işlemi sonrası yatay tahta takozlarla mozaik üstüne vurularak tesseraların harç içine oturması sağlanır. Fakat bunda da her zaman bütün tesseraların harç içinde sabitlik kazandırılmasında olumlu sonuç alınamamaktadır.
5.2.2.2.3.2.Atölyede Taban Harcı Oluşturma
Yerinden kaldırılan mozaik atölyeye veya rahat çalışılabilecek rüzgar almayan güneşsiz bir alana getirilip tabanı yukarı gelecek şekilde düz zemin üzerine yayılır. Tabanı doğal veya doğal malzemenin yapıştırıcılarla karıştırılmasıyla yapılır.
5.2.2.2.3.2.1.Eski Yöntem (Çimento Harcının Kullanımı)
Çimento harcı sağlamlığından dolayı iyi olmakla beraber malzemenin kullanımından sonra mozaiğin kaldırılmasında zorluklar ortaya çıkar. Çok ağır ve sabittir. Mozaiği tekrar onarmak gerektiğinde, tesseraları çimento harcından kurtarmak çok zor hatta imkansızdır. Çimento harcı ile birlikte kullanılan demir çubuklar sorunları daha çok arttırmaktadır. Çimento içinde bulunan tuzların ve nem tutma özelliğinden dolayı tesseraların rengini soldurmakla birlikte onların bozulmalarını (çatlama, tozuma) hızlandırmaktadır.
2015 yılında Metropolis kazısında daha önce (yaklaşık 25 yıl) metal çubuk güçlendirmesi çimento harcıyla taban sağlamlaştırması yapılıp yerine oturtulan mozaik tarafından ele alınmıştır. Gerçekleştirilen teşhiste tessera yapı farklılığından dolayı aşınma yoğunluğu, çatlama ve sayısız kırılmalarla birlikte tanelenmenin meydana geldiği gözlenmiştir. Bu ise mozaik oluşturulan tesseraların çimento harcından temizlenmesini imkânsız hale getirmektedir. Girişim ise mozaiğin en az %80 ‘nın kaybına neden olduğundan sadece üst yüzey temizliği ve paraloid + selülozik tiner karışımlı eriyikle güçlendirme, oynamış tesseraları sabitleme olarak pasif koruma onarım çalışmaları gerçekleştirilmiştir. Çimento harç görünümü sönmüş kireç + toprak karışımı eriyiğin sürülmesiyle kamufle edilip estetik görünüm kazandırılmıştır.
5.2.2.2.3.2.2.Sentetik Harç Kullanımı
Yapıştırıcıya (Araldit, Mowilith, Polyester) ilave edilen dolgu maddesinin (kum, tuğla kırığı ve tozu) karıştırılmasıyla elde edilen harçla taban sağlamlaştırılması yapılan mozaiklerin birçok avantajı vardır. Kullanılan malzemenin hafif olması, üzerinde rahat kolay çalışabilme durumunun bulunmasıdır. Üst üste uygulanan tabakaların belirli bir esnekliğe sahip olması da avantajlardan biridir.
Seleukeia’da gün ışığına çıkarılan ve rulo yöntemiyle Antalya Arkeoloji Müzesine taşınan mozaik sentetik harç kullanımıyla taban sağlamlaştırılması gerçekleştirilip teşhire konmuştur, (1978) Kum, tuğla kırığı tozu, cam elyaf, araldit ve karton petek kullanılmıştır. Bunların kullanımında tabakalanma işlemi ise alttan itibarin şu şekilde sıralanır.
Tabaka 5: Harç Yapışkan
Tabaka 4: Cam Elyafı Yapışkan
Tabaka 3: Petek Elemanı Yapışkan
Tabaka 2: Cam Elyafı Yapışkan
Tabaka 1: Harç Mozaik
Koruyucu Yapışkan Kaldırma
Malzemesi
Mozaik tabanını sağlamlaştırma çalışmasında, dolgu maddesinin yapışkana karıştırılması ile elde edilen harç, 0.2-0.5 cm kalınlığında mozaik tabanına yayılır. Sertleştirici bir madde ile sertleştirilmiş olan karton peteklerin (alüminyum petek kullanılması halinde sertleştirme uygulanmaz) yüzüne cam elyafı yapıştırıldıktan sonra üzerine yapışkan sürülür. Bu karton peteklerin cam elyafı bulunmayan yüzeyi, üste gelecek şekilde, harçlı mozaik taban üzerine yerleştirilir. Üst kısmına yapışkan sürülür ve bütün yüzey tekrar cam elyafı ile kaplanır. Daha sonra tekrar yapışkan sürülür. Böylece cam elyafının yapışkanın işlemesi sağlanır. Hazırlanmış olan harç bütün yüzeye 0.2-0.5 cm kalınlığında yayıldığında işlem tamamlanmış olur. Gerekli görüldüğünde, uygulama esnasında hafif ve paslanmaz metal çubuklar yerleştirilir. Onarım tamamlandığında mozaik çerçeve içine alınır. Bütün sağlamlaştırma işlemleri gerçekleştirildiğinde mozaiğin kalınlığı 6-7 cm’yi bulmaktadır.
Sentetik harç ile sağlamlaştırma Arykanda ve Perge mozaiklerinde gerçekleştirilmiştir. Mozaikler buluntu yerlerine oturtulmuştur. 2015 yılındaki gözlemlerimde Perge-agora dükkan içinde bulunan ve örtülü olan mozaiğin çok iyi durumda olduğu sağlamlığı ve tessera kaybı oluşmadığı belirlenmiştir. Arykanda ’da ise kazı çalışmaları başı olması nedeniyle bakımsız olduğu ancak iyi durumda olduğu belirlenmiştir.
Her iki kazıda da Polyester + Selülozik tiner + Antik mozaik harcı (kazıda elde edildi) + cam elyafı + alüminyum çubuklar kullanılmıştır.
Tabakalanma aşağıdan yukarıyı doğru
Sentetik Harç
Alüminyum Çubuk
Sentetik Harç
Cam Elyafı
Sentetik Harç
Mozaik
Kaldırma Dokusu
5.2.3.Yüzeyin Temizlenmesi ve Tamamlama
Mozaik yeni taşıyıcı üzerine (taban sağlamlaştırması yapılan) aktarılmasından sonra çevrilir. Kaldırma ve dağılmasını önlemede kullanılan yapışkanlı pamuklu doku sıcak suyun dökülmesiyle çıkartılır.
Mozaiğin onarımında, boşluklara doldurulmuş bulunan geçici dolgu maddesi çıkartılır. Koruma ve kaldırma esnasında yerlerinden çıkmış bulunan tesseralar yapıştırıcı ve antik harç tozunun karıştırılmasından elde edilen karışım yardımıyla yerlerine oturtulur. Daha büyük boşluklar, mozaik harcına benzeyen bir harç (kireç + antik tuğa kırığı ve tozu) ile tesseraların 1-2 mm altına kadar doldurulur. Daha önce hazırlanan teşhir yerine veya depoya götürülür. Böylece mozaiği kaldırıp onararak başka yerde koruma altına alma çalışmaları tamamlanır.
Buluntu yerine yerleştirilen (sabitlenen) mozaiklerin son temizlik ve çevre düzenlemesi yapılarak sana için tamamlanmış olur. Bakım mozaiğin tahripkar ortamdan etkilenmesini önlemek için her sene kontrolü yapılıp tedbirler alınmalıdır.
6.SONUÇ
Toprak altında yüzyıllardır varlığını koruyan mozaikler gün ışığına çıkarılmalarıyla birlikte hızlı bir bozulma sürecine girer. Bunun yavaşlatılması kazıyı yapan bilimsel ekibin sürekli kontrol altında tutması ve olumsuzluklara anında müdahale etmesi ile mümkündür. Yerel ve bölge müzelerimizin de buna destek vermesi gerekir.
Bildiride de sunduğumuz üzere “Restorasyon Yöntemleri” geçmişten günümüze hep aynıdır. Değişen teknolojinin ilerlemesiyle teşhiste kullanılan aletler ve kimyasallar değişmektedir. Mozaiklerin yapı oluşumları ise harç oluşum karışımında (miktar) olan çok az farklılıklar nedeniyle hep aynıdır. Bunların analizleri yapılmış, onarım sonrası analizleri gerçekleştirilmiştir. (bassier,1974,s.49) Tessera, kireç alüminyum, mermer, araldit, kum karışımı v.d. uzama değerleri belirlenmiş 0-40 derecelik ısı değişimlerinde sorun çıkmayacağı saptanmıştır.
Her türlü maddeden yapılmış eski eserlerde ve mozaiklerde her zaman ve katıldığım bütün kazılarda mümkün olduğu kadar yapı oluşumuna bağlı kalarak kazıda çıkan malzemenin kullanılmasıyla onarımlar gerçekleştirdim. Mozaiklerde de aynıdır. Kazıda ortaya çıkarılan dağınık tessera ve mozaik harcı benim birinci kullanım malzemem olmuştur. Arazide onardıklarımız yaklaşık 40 yılı geçmesine rağmen hala sağlam durmaktadır.
Restorasyonda her türlü alet ve malzeme kullanılabilir. Bunu kullanacak olan restaratörün uygulamalı bilgi birikimi zarar vermesini engeller. Güven duygusu içinde izin veren kazılarına katıldığım bütün kazı başkanlarına teşekkür ederim.
7.KAYNAKÇA
AKILLI, H.1983, “Antik Eserlerin Koruma ve Onarımı, Perge Kazısında Yapılan Uygulamalar” (Yayınlanmamış Yüksek Lisans Tezi) İstanbul Üniversitesi, Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Anabilim Dalı, İstanbul, s.1-231, lev. 1-31(Mozaik s.117-144)
AKILLI, H., 1987, “Mozaik Kaldırma Metodları ve Onarımı” Arkeoloji ve Sanat, İstanbul s.18-23
AKILLI, H., 1988, “Arykanda ve Perge Mozaiklerinin Bozulma Nedenleri ve Yerinde Koruma Sorunları IV”, Ankara, s.187-2013
AKILLI, H., 1989, “Mozaik Tahribatları, Anadolu Araştırmaları XI” İstanbul, s.165-172, Lev.I-VI
AKILLI, H., 1988, “Mozaiğin Yerinde Korunması ve Onarımı”, Sanat Tarihi Araştırmaları Dergisi, İstanbul, s.113-119
AKILLI, H., 2003, “Elaiussa Sebaste Bazilikasında Gerçekleştirilen Opus Sectile Taban Restorasyonu”, Elaiussa Sebaste II, Üniversita Deglistud,Roma, s.825-834
AKILLI, H., 2004, “Elaiussa Sebaste Kazısında Buluntu Yerinde Gerçekleştirilen Mozaik, Fırın, Opus Sectile ve Dolium Restorasyon Çalışmaları, Arkeoloji Sonuçları Toplantısı XX”, Konya, s.137-149
BASSİER, C., 1970-1 “Applikation Eines Mosaiks Aut Ein Leichtes Trogermaterial”, Arbeitsblaetter Für Restauratoren.Mainz, s.23-29
BASSİER, C., 1974-1, “Weiterent Wicklung Der Konservierungsmethoden Für Mosaiken”, Arbeitsblaetter Für Restauratoren, Mainz, s.43-52
BASSİER, C., 1978, “Quelques Problemes de Conservation de Mosaiques”, Deteration et Conservation Rome Novombre, L’ICROM-Rome, s.62-75
CIBA, 1965, “Araldit in the Restoration of Roman Mosaics”, Technical Notes, Cambridge, s.3-9
HASWELL, I.M.1973, “Mosaic”, The Thames Hudson
HINKS, R.P., 1935, “Catalogues of tha Greek Etruscan and Roman Paintings and Mosaica in the British Musaum” London
STROMMENGER, E., 1962, “Mesopotamian”, München
VELOCCIA, M.L., 1978, “Problemes de Conservation Provenant”, Mosaique-1, Deterioration et Conservation Rome Novombre 1977, L’ICCROM, Rome, s.36-41
VILLA, A., 1978, “Desherbement des Surfaces Recouvertes de Mosaiques a Ciel Quvert”, Mosaique-1, Deterioration et Conservation Rome Novombre, L’ICCROM, Rome, s.45-48
WIHR, R., 1978, “La Restoration des Mosaiques en Allemagne”, Mosaique-1, Deterioration et Conservation Rome Novombre, L’ICCROM, Rome, s.58-61
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.