Dante hak getire

• 8 Ekim 2022 Cumartesi 22:45:47

Kendini anlatamamak zor zanaat
Anlaşılamamak ise başka bir mecra...

Adam anlatamıyor kendini açım derken
Başkan ise anlamıyor seçilirken adamın oyuyla!

Başkan ifade edemiyor bir sen misin ki halk?
Ben miyim halk kaçın içinde, kaçıncı yüzdesi...

Kaybedip gitmiş parmak işareti siz görürsünüz
Görmek ne kelime zırnık bulsak yer/i mi gelenden?

“Proje geliştirin namerdim destek çıkmazsam” sözü duvara en güzel tablo
Evde asmaya yer yok duvarın yüzsüzlüğü...

Var olana destek; görmez elleri, göz dışarıda aşna fişne
Desinlerin ipliği pazarda teşrifatta birbirine dolalı...

Kalem tutmuş adam
Yok, yazıcı değil
Satın almalı kelepirinden...
Reklama dayalı döşeli
Bal dök yala odalı
Bir başı mahmur tek oda, varsa lüküs tuvaletli...

Haa birde başkan modası çıktı
En büyük başkan bizim başkan...
Yaşa başkan... Var ol başkan...

Eskiden elini çarptığın tiyatrocu, müzisyendi
Şimdi başkan...!
Tescilsiz...!
Yani makam var ama belediye yetkilisi değil
Yetkisi var ama belediyeci değil

Garip...!
Başkanım hoş geldiniz...
Başkanım izninizle tuvalete gitsem...
Yazdım başkanım...
Tabi başkanım...
Emriniz olur başkanım...
Sensin başkanım...
Karıyı da boşarım başkanım...

Başka-nım?

Kültür ne menem ki kütür kütür dillerde
Mantar mı desem yenileninden
Yoksa şampanya tıpası mı?

Şiirden şarkıya, şairden yazara
Bir avuç insan...
Bir avuç oku-muş
Bir avuç okur-muş
Bir okur-muş ooooo dünyaları...
Dante hak getire...

Kör Naci, turşucu Cavit
Mendirekli Suat, oynak Şaduman
Bilir hepsini hocamlar
Aragon’da okur Kafka’da
Pamuk Orhan’ı bilir dantellisinden,
Yaşar Kemal’cidir bizdenci...
Piyanocu Ümit Besen’den geçmiş
Bitiremez okumaktan Çile’yi...
Gece meyhanede gündüz kahvede pişpirikte…
Amed’in komünisti der Arif’e...
Komün sayıklar hâlbuki kürsülerde...

Bir avuç güzelleme insanı
Nere dönsem onlar
Bazen bir varlar bir yoklar...
Ama genelde ordalar...
Ortamın adamları, ortam kadınları...

Sanata kadın eli değse
İkincil muamele
Meydanlarda ise gelin alayının başı
Çağdaş reforzmin öncüsü...

Her cümle kendine mukabil Helenist’le yatar
Helenizm’le kalkar Aristo’mu hocası neymiş?

Buda heykeline öykünür de sülünü beğenmez
İneğe tapınmak saygın ama Amazon da eksik meme karşıtı

Ahh be sanat, demez mi dekan bile belediye gelse kapımıza süsleriz heykelcikle sokakları
Belediyecim bilse koşa koşa gitmez mi bir çay içmeye...
Hoş kemana da meraklı bir halk sokakta
Nerde görse çalar kemanı satar üç paraya
Kâğıt toplayıcı belediye bankına yataksal aşina

Kültürün temsili
Müdüre hanım çok hanım yazışma derdi...
Sana yaz, bana yaz, adama kadına yaz, makama yaz
İzinsiz kelam edemez rüya görse hayra çıksın diye...
Soramaz bir izin var mı iki suale
Sorsa bile diyemez
Dese bile ne edeceğini bilemez
Amannn boş ver kim bilecek
Susmak en iyisi...

Sanatın dili, gözü bağlı
Araya karışmış hilkat garibeleri
Sahibinin eteği yerler süpürgesi
Eteğin altına sıralı saklı
Görende der ne dolgun bacaklı...

Sanatın dili gözü bağlı
Elleri tutuk
Kıçı başı ayrı oynasa alkış kıyamet
Az ortadan konuşsa
Halk düşmanı...

Kültür sanat siyaset
Üçü bir arada bence cinayet
Etek öpmekle aşınmaz belki dudak
Yersen hodri meydan yemezsen işte bu sanat...