- 481 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
Ben Neden Sınanıyorum
Çocukluğumda bana öğretilen tanrı inancında; tanrı hep merhametli, hep çok iyiydi, mutlak ve sonsuz iyiydi. Benim çocukluğumun tanrısı böyle kibirli ve egoist değildi.
Benim çocukluğumun tanrısı çok güçlü, çok yüceydi. Her şeyi daha olmadan bilir, her şeyin en iyisini bilir, her şeye muktedir, kimse o’ndan daha merhametli, daha haklı olmaz, daha iyi düşünmez, daha adil olmaz ve kimse asla o’na karşı hiçbir konuda kazanamazdı.
Alta ki ayette kendi yarattığın insanlara hakaret ediyorsun, hayvanları aşağılıyorsun.
"Araf surei 179. Ayet"
"Andolsun, biz cinler ve insanlardan birçoğunu cehennem için yaratmışızdır. Onların kalpleri vardır, onlarla kavramazlar; gözleri vardır, onlarla görmezler; kulakları vardır, onlarla işitmezler. işte onlar hayvanlar gibidir; hatta daha da aşağılık/sapıktırlar. işte asıl gafiller onlardır."
Madem bazılarını baştan cehennem için yarattın, ne gerek var dünyaya göndermeye, iyilere zulmettirmeye. Sonu belli olan bir oyunu oynamanın mantığı nedir.
Demek ki birini daha yaratmadan önce cehenneme gideceğini biliyorsun, ama yine de yaratıyorsun. Öyle ya, sen istemeden bir şey olamaz, yani bile isteye cehenneme gitmelik insanlar
yaratıyorsun, orada ateşlerde yakarak defalarca korkunç acılar çekmesini sağlıyorsun.
O muhteşem kralları, şahları, şeyhleri, diktatörleri, faşistleri sen yaratmadın mı. Yarattığın insanın nasıl bir hayat yaşayacağını ve hayatında ne kararlar alacağını bilmiyorsan, demek ki her şeye muktedir değilsin.
İnsan senin isteğin dışında bir şey yapamaz. Yok sen insanın ne yapacağını bilmiyorsan, senin her şeyi bilemediğin gibi bir durum çıkar ortaya.
Bu dünya "sınav dünyası"ymış.
Neyin sınavıdır bu.
Muhendis bile yaptığını önce sınar yada farmakolog ilaci önce dener, geçerse piyasa kalıcı olarak sürer.
Yarattığın bir uçak, bir gemi, bir araba, bir makine, pişirdiğin bir yemek, diktiğin bir yelek değil ki, ürettikten sonra kalite kontrolden geçiresin, test edesin.
İnsan bu.
Yaratıp sonra onu sınamak gibi bir ifade zaten en başta (akla mantığa sığmadığı gibi) inanç felsefesi açısından problemli.
Kimini zengin kimini yoksul yaratan da, yarattıklarına eşit koşullar sağlamayan da sensin. Madem baştan kodları ve kotaları belirledin, e o zaman nedir bu imtihan. Yaradılış ve imtihan birbirinden ayrı olamaz.
İnsanları iyiler ve kötüler diye tanımlıyorsun. İnsanın iyisini kötüsünü önceden bilmene rağmen; kötülerin iyilere zulüm etmesine "olur" veriyorsun. Yarattığın hayvanların işkence görmesine, öldürülmesine, ormanların yok edilmesine, insanlar için yarattığın dünyanın ırzına geçilmesine "olur" veriyorsun.
İyi, kötü, tok, aç, engelli, engelsiz, dinli, dinsiz (farklı ölçütlerde) milyonlarca insanı alın yazısıyla yaratıyorsun. Sonra onlara tanımladığın mevcut sıfatlarla (sen müslüman, sen kafir, sen saçını ört, sen bana dua et, sen namaz kıl, oruç tut, hacca git, zekat ver, sen inanmayanları öldür vs) görevler yüklüyorsun.
Yetmiyormuş gibi, bir de peşine şeytanı takıyorsun. İnsanı mı sınıyorsun acaba, yoksa iyi yaratmış mıyım diye kendini mi sınıyorsun.
Engelli (dilsiz sağır, kötürüm) yarattığın, bu dünyada gülüp oynatmadığın çocukları neyin sınavından geçirdin.
Afrikada acından ölen çocukları, depremde göçük altında kalan çocukları, tecavüz edilerek, kafası taşla ezilerek öldürülen küçücük çocukları neyin sınavından geçirdin.
Küçücük çocuğun inanıp inanmadığını bilmiyorsun da, sınavdan mı geçiriyorsun. Sınavdan geçiriyorsan sonucunu önceden biliyorsundur. Bebeklere ’gözlerinin’ önünde ’bilgin’ dahilinde tecavüz edilecek, tecavüzcüler öte tarafta cezalandırılacak, bebekler ise öte tarafta (cennetle mükafatlandırılacak) korunacak.
Nasıl bir adalet sistemidir bu.
Şimdi ben bunları yazarak cehennemlik oluyorum, bu yaratan olarak yüzde yüz senin suçun. Mükemmel olma ve mükemmeli yaratabilme gücün varken, kötüleri niye yarattın. O kötülerin suçsuzlara eziyet etmelerini gönül rahatlığıyla izleyecek, seçimleri olmayan bir şey için onları sonsuza kadar cehennemde yakacaksın.
"Hikmetinden sual olunmazmış" ya.
Peki kimsenin görmediği, bilemeyeceği yerde peygamber devesinin yediği sinek kuşları, baykuşun yediği güvercin, kedilerin gece yediği kuşlar, ya da vahşi bir hayvan tarafından parçalanan bir ceylan neyle niçin sınanıyor, kurdun paramparça ettiği koyun neyle sınanıyor. Birileri aç karnını doyursun diye, birilerini birilerine yem olarak mı yarattın.
Bir sınavın varsa bile hiç adil değil.
Hem yarattığına irade veriyorsun, sonra sana inanmadı diye cezalandırıyorsun.
Senin tapılmaya, senin tapmayanı cezalandırmaya, öfkeni dindirmeye ihtiyacın yok ki.
Yüce adaletini insana göstermek için sınıyorsun, sonra ceza ve ödül. Yaptığın sınav ve sonuçlarıyla yarattıklarına ders vermen abes değil mi.
Hani senin ol dediğin olurdu. Hani insanların düşüncelerini bile bilir, geleceği görürdün.
Kadınlar çocuklarının gözü önünde bıçakla delik deşik ediliyor, gırtlakları kesiliyor, üstüne gaz dökülüp yakılıyor, kadınların yüzüne kezzap atılıyor, kadınlar recm ediliyor. Kadınların canice öldürüldüğünü dünya alem görüyor da, bir sen mi görmüyorsun.
Her neredeysen artık şu gamsızlığı bırakıp dünyada olan cinayetlere, savaşlara, haksızlıklara bir dur de.
Yarattığın dünyayı kaostan çıkaramayacak kadar güçsüz olamazsın.
Her şart ve şekilde o insanın nasıl bir hayat yaşayacağını ve hayatında ne kararlar alacağını biliyorsan,
ahlaksızlığı, arsızlığı, hırsızlığı, kötü yola sapmayı ve de işleyeceği cinayeti engelleyecek iradenin kimde ne kadar olması gerektiğini biliyorsan,
kötülük yapmasını da engelleyebilirsin. İnsanları yüzlerce kez acımasız testlere sokmakla, yani imtehanla, denemeyle, sınamayla kendi kendinin boşluğunu göstermiş olmuyor musun.
Dört kitap göndermişsin, bir dini ve mensuplarını diğerinden üstün tutan ayetler, içinde birbiriyle çelişen alengirli anlaşılmaz ifadeller, bir dediği, bir dediğini tutmayan (dönemsel gerçeklik diye yutturulmaya çalışılan) saçmalıklarla dolu. Çoğunluk anlayamıyor. Din adamları var diyeceksin, benim gibi insani dürtülere sahip olan, benim gibi sınanan birinden niye dinleyeyim senin dinini, emirlerini.
İster istemez düşünüyor insan.
Sen mi insanı yarattın, insan mı seni kendi suretinde yarattı.
Bunları sadece ben değil; elbette benden öncekiler de düşündü. Ama düşünenler öldürüldü.
*Müsadenizle*
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.