- 361 Okunma
- 3 Yorum
- 5 Beğeni
Yağmur Duaları
Yazım 2020 yılına aittir
Geçtiğimiz cuma camilerimizde yağmur duası vardı.
Hoca efendi hutbe sonrası, cemaata yağmur duası yapılacak, dağılmayalım diye uyarıda bulundu. Namaz akabinde dua okundu.
Yağmur yağacak diye umut ettik ,ama nafile.Yıllardır böyle dualar yapılıyor ama beklediğimiz yağmur bir türlü gelmiyor. Duada acaba bir şeyler mi eksik sizce.?Hemen çocukluk yıllarında ki köyümüzde yapılan yağmur duaları aklıma geldi.
Daha dua yapılan mekanı terketmeden yağmur geliyordu.
Rabbimiz şöyle vadediyor diyordu hoca efendiler Kulum bana bir karış gelirse, ben bir adım giderim. Kulum yürüyerek gelirse, ben koşarak giderim. Hep hoca efendilerden böyle duymuştuk.
Demekki bir şeyler yerine oturmuyordu.Gelin o eski yağmur dualarını irdeleyelim.Dualar... Dualar... Dualar...!Dua Allaha yakarışın adıdır
Dua Allaha yalvarışın adıdır
Dua samimiyet ister,
Dua yazılı metni okumak değildir.Köyümüzde yağmur duası yapılacağı bir hafta önce duyuruluyordu. Haftaya cuma yağmur duası yapılacak denirdi.
Hummalı bir hazırlık başlıyordu.
Sürü sahipleri yarışırcasına , benden bir keçi diğeri benden bir kısır diye bağış yapıyorlardı. Bütün köylüye yetecek kesim yapılırdı.Yağmur duası günü gelmişti.Köyümüzün aşçı kadınları ve gerekli malzeme ile mezarlığa gidilirdi.Yağmur duası
Mezarlıkta ermişlerden olduğuna inanılan bir kabirin yanında edilirdi.
Kazanlar kurulur ,yemekler pişerdi. Bütün köylü bugüne kilitlenirdi.O gün bu görevi üstlenenler,
Bizim çocukluğumuzda hoca efendiler den Hüseyin hoca(Değerli) ,Şakir çavuş(Şahin)Topal Ramazan dede ve Huğludan kör hafız da getirilirdi.Ruhları şad olsun.Artık her şey tamamlanmıştı
Habiller kurbanını teslim etmiş
Herkes gerekeni yapıyordu
Sıra İbrahimlere, Yakuplara,Musalara gelmişti .Cuma namazı sonrası topluca mezarlığa dua ederek gidilirdi
Bu işi Topal Ramazan dede organize ederdi en öne çocukları yerleştirir ve tembih ederdiBen her bastonumu kaldırdığımda
Sizler Amin... diye bağırın derdi.Çünkü O biliyordu...
Çocuklar masumdu
Çocuklar günahsızdı
Çocukların duası kabule şayandı.Mezarlık tahminen 700 metre uzaklıktaydı
Yürüyüş ve dua başlamıştı
Ramazan dedemiz bir şeyler okuyup her baston kalkışında,hep bir ağızdan
Amin...Amin..Amin.. sesleriyle
Yollar inliyorduYarabbi...! O ne muhteşem görüntüydü Mezarlığa gelince yemek ikramı başlardı
Duaya karşı köyden (Durak) de,katılanlar olurdu
Herkes doya doya yemeğini yerdiArtık hoca efendilerin dua etme vakti gelmişti
Hoca efendiler gözyaşlarına boğulup dua ediyordu
Tüm cemaatin Amin..Amin.. sesleri
Mezarlığı titretiyor duSabahleyin masmavi görünen gökyüzü
Kendini dalga dalga gelen bulutlara bırakıyordu
Köylümüz adım adım dua etmiş
Rabbim de onlara koşarak vaadini gerçekleştirecekti.O gün bütün köylünün kalbi tek bir şey istiyordu,Yağmur...Yağmur...Yağmur.Köylümüz elinden geleni yapmıştı
Habiller kurbanını teslim etmiş
İbrahimler,Musalar,Yakuplar,
Muhammed’ler duasını yapmıştı.Artık beklemekten başka yapılacak bir şey yoktu.Daha mezarlığı terketmeden
Rabbim vaadini gerçekleştiriyordu
Şimşekler çakmaya, hava gürlemeye başlar
Ve beklenen rahmet inerdi.Yapılan duaların sonunda hiçbir zaman yağmurun yağmadığını hatırlamıyorum.Dudaklardan Şükürler olsun...
Şükürler olsun ... sesleri
Bir birini kovalardı.Varın siz kıyas edin
Samimi dualarda buluşmak dileğiyle hayırlı sabahlar diliyorum kalın sağlıcakla
.Hayrullah Değerli
29 Kasım 2020
YORUMLAR
İnsanlar elbette her yerde, her ortamda, istedikleri herşey için Rabbimiz olan Allah’a dua edebilirler. Allah iman edenlerin her ortamda dua edebileceklerini ve Kendini zikredebileceklerini aşağıdaki ayetlerle bildirmiştir:
“Onlar, ayakta iken, otururken, yan yatarken Allah’ı zikrederler ve göklerin ve yerin yaratılışı konusunda düşünürler. (Ve derler ki:) “Rabbimiz, Sen bunu boşuna yaratmadın. Sen pek Yücesin, bizi ateşin azabından koru.” “Rabbimiz, şüphesiz Sen kimi ateşe sokarsan, artık onu ‘hor ve aşağılık’ kılmışsındır; zulmedenlerin yardımcıları yoktur.” “Rabbimiz, biz: “Rabbinize iman edin” diye imana çağrıda bulunan bir çağırıcıyı işittik, hemen iman ettik. Rabbimiz, bizim günahlarımızı bağışla, kötülüklerimizi ört ve bizi de iyilik yapanlarla birlikte öldür.” “Rabbimiz, elçilerine va’dettiklerini bize ver, kıyamet gününde de bizi ‘hor ve aşağılık’ kılma. Şüphesiz Sen, va’dine muhalefet etmeyensin.” Nitekim Rableri onlara (dualarını kabul ederek) cevab verdi: “Şüphesiz Ben, erkek olsun, kadın olsun, sizden bir işte bulunanın işini boşa çıkarmam…”” (Al-i İmran Suresi, 191-195)
Ayetlerde de bildirildiği gibi duanın, en güzel, en makbul şekli Allah’a candan ve samimi bir tavırla dua etmektir.
Kabul olmuyorsa suçu kendimizde aramalıyız. Anlam dolu harika yazılmış bir paylaşımdı, gönülden kutluyorum tebrikler üstâdım.
Sonsuz selam ve saygılarımla.
Allah'a emanet olun.
Hayrullah
Ne kadar güzel ve anlam dolu bir yazı
Furkan süresi 77.Ayet meali...
(Resulüm!) De ki: "Rabbim size ne kıymet verir duanız olmasa? (Ey inkârcılar! Size bildirdiklerini) kesinkes yalan saydınız; o halde azab yakanızı bırakmayacaktır!
Sadakallahülazim...
Mehmet Akif Ersoy'un güzel bir sözü var...
Tarih tekerrürden ibaretse tekerrür ettirmeyin...
Şükredenler azaldı azgınlaştı insanoğlu üstadım...😔 Daha ne dene bilir ki;
Emeğinize yüreğinize kaleminize sağlık üstadım... Saygı ve selamlarımla
Hayrullah
Samimi dualarda buluşmak dileğiyle...
Üstüne ne söylenir ki hocam?
Samimiyetsizlik insanın aklına dahi gelmez hele ki o insan Allah rızası için yaşamaya sevmeye bir kere baş koymuşken.
Hayatın gel-git leri.
Uzağında olmak çoğu şeyin ama asaletin her zerresinde iman gücü ile sevginin buluştuğu.
Yüreğimizi bilen yüce Mevla ve sevdiği kullarına kalp gözü bahşeden bu bağlamda inanç illa ki samimi bir inanç.
Yüce Rabbim bizi doğru yoldan ayırmasın.
Yüce Rabbim iyi insanlarla karşılaştırsın.
Rabbim içten ettiğimiz dualarımızı kabul eylesin.
Gün doğmadan neler doğar neler?
Allah razı olsun ağabeyim.
Rabbim herkesin yüreğine göre versin.
Biz sadece Rabbimizden istiyoruz ve O'nun haznesi çook geniş
Sonsuz içten selam saygılarımla