- 342 Okunma
- 1 Yorum
- 0 Beğeni
Aşkın Tahlili
Elbet emsalsiz bir sevgiydi benimki
Seğiren gözümden akan yaşın isyanı
İhlas içinde yürüdüğüm yolun bekası kayıtlı
Elbet İlahi Aşkın zaferi
Elimden kayıp giden onca şeyin ardında
Kalan bendim yine ben
Seferi tanığı hüviyetimin kana kana ç/ağlayan kalem.
G. Çamlısoy
(Yorumlanan yazı (şiir)den bir kesit)
***
Emsalsiz sevgi erişilemeyen sevgidir
o da olsa olsa :
Elbet İlahi aşktır diyorsunuz. ’ doğru’ derim
Acizane bir iki cümleyle biraz açayım istedim.İzninizle:
O öyle bir sevgi ki:
Görünen bedenen yaşanan acı ıstırap çekildiği sanılan
Hareli beşeri sevginin aslında içinde yandığı eridiği görünmeyen;
hazzına doyum olmayan İLAHİ AŞK’ın kendisidir.
İLAHİ AŞK denen yüce sevginin beşeriyete yansıyan tezahürüdür;
başka anlatımla beşeri aşk ilahi aşkın tezahürüdür.
O olmasaydı beşeriyet olmazdı . Açıkçası beşeriyetin varlık nedeni O dur, O!
İşte,Keremlerin Mecnunların uğruna can verdikleri görünürdeki, aşk denen tutku
görünmeyen O İLAHİ UTKUDUR
Peşinde koşulan ne Leyla ne Aslıhandır.
Doğrusu onlar yani maşuk denen sevilen uğrunda ölünen
acı ıstırap sanılan, gerçekteyse hazzına doyum olmayan bir mutluluk halidir,
yani maşuğa kavuşulduğu sanılan kendini saran O hare içinde ergime
NİCELİKTEN NİTELİK HALİNE DÖNÜŞMEKTİR.
Sevgili yazar , yukarıya aldığım dizelerinizden okumuş olduğum aşkın tahlili kitabından
İskender Pala mealen vaşkın tahlilini böyle anlatmaktadır
Nitekim Kays’ı Kabe’ye götürürler iyileşmesi için dua etsin diye
O , bu aşkla daha beter mecnunun da mecnunu olması dileğinde bulunur der
Leyla & Mecnunda Fuzuli Hz.leri
Keza Tasavvuf ermişi Hallac-ı Mansur kapıldığı İlahi Aşkta daldığı
trans halinde’ ENEL HAK’ dedi diye --derinindeki gerçek anlamını anlamaktan yoksun
hasım zihniyet yakasına yapışmş-- aylarca süren yargılama sonunda
’ Allahlık taslıyor’ savıyla,ölüm cezası ve katli vacip fermanı alınarak
--tedavisine dahi lüzum görülmeden , izin verilmeden- aylarca süren
türlü hakaret aşağılama ve işkenceler , öyle işkenceler ki
uzuvları birer birer kesilerek düşünebiliyor musunuz
Uzuvları kesildikçe acı yerine mutluluk belirtileri görülür,
sonunda akşama doğru dar ağacı önünde
’ işte biraz sonra ONA kavuşacağım ;
sakın üzülmeyin ağlaşmayın’ hitabında bulunur.
Onau tüm bunlara tahammül ettiren içinde bulduğuna inandığı
İLAHİ AŞK’ın tezahüründen başkası değildir.
İdam anında bile gülümsediği için mübarek kafası kesilip teşhir edilmiş ,
öyle ki, inandırıcı olması için -- halktan korkulduğu için--
Bağdat’tan doğum yeri olan Horasan bölgesine gönderilir
köyünde dahi teşhir edilir
Ölüsünden bile mabetleşmes ninden , ilahlaşmasında korktuklarırı için
kafası mekanı meçhuldür, bedeni parçaları (yakılıp külü Dicleye dökülür)
Mansur’u gün ışığınsa çıkaran, dünyaya tanıtan araştırmacı arkaelog Profu
buna yönlendiren bir tablette
’asarsanız asın kanımla abdest almışım’ ibaresi altında
Hallac-ı Mansur mahlasını görmesi ve etkilenmesiyle başlar ,
tam 22 yıllık araştırmaya ciltler dolusu kaynağa yazıma yazışmaya vesile olur bu
’KANIMLA ABDEST ALMIŞIM ’ ibaresi.
ENEL HAKK’A GELİNCE
İNSAN YARADANIN YANİ HAKKIN VAR ETTİĞİ BİR VARLIK OLDUĞUNA VE
KUTSAL KELAMINDA BEN, İNSANA SIFATIMDAN SIFAT NEFESİMDEN NEFES VERDİM’
buyurduğuna göre Hallac’ın da kendi varlığını o nuru vahidin bir tezahürü görmenin
yanlışı nerede dersek işte mesele onu görebilecek göze sahip olup/ olmamaktan ibarettir.
Bu bakımdan EİŞTEİN ( ayştayn) le Hallacıc-ı Massur görüşleri arasında
bir benzerlik olduğu söylenebilir.
Ayınştayn - ilimde derinleştikçe Tanrıyla beyin arasında bir
benzerlik olduğunu-- söylüyor
Munsurda başka tanrıyı yani yaradanı kendi içinde gördüğün söylemek istemiştir
kendi bedensel yani maddesel değil benliği ile mana aleminde görüyor. kendini
buna anca saygı duyulur.
peki ona ölümü reva görenler neyin peşindeler kim için ne içinyani, değil mi
aynı zulüm isavide de musavidede yaşanmış oldukları belgelerle sabittir.
tek fark onlar aştılar islsm hala aşamadı çünkü islmın mayasında arap kültütür emperyalizmi ve o kültürü yaymak zarla zorla ölümler katliamlar pahasına olsa da kabül ettirme cihat emri var. peki kişi bee erdim kime peşinde koşulan allaha erdim dese demiş olsa ne olur haşa haşa allah mı olur tövbe tövbe
Ayınştay bir bilgin olarak deneysel araştırmalar birikimiyle’
Mansur bir bilge kişi olarak inanılan telkinler birikimiyle vardıkları sonuç
bakımından demek isterim.
Bir konuşma tartışma ortamında Hz. Ali muhatabına
’Kendini küçük görme sen kainatın küçük bir nüvesisin’ der.
29. 08. 2022
YORUMLAR
Bilginin gücü, değerli hocam kaleminizden dökülen inciler.
O yolculuk ki en kutsalı ruhun.
O devasa ateş ki yanmanın ve aşkın meali.
Hiçliğime duyduğum inanç ve sevginin rahlesinde saklı d/okunuş.
Rabbimiz bizi yoktan var eden ve tecelli eden her yeni gün yeni umut.
İnsanlık.
İnsan olma hali.
Sevdiğimiz kadar mutluyuz ve yanık.
Yandığımız kadar da yaralı ta ki Rabbimize kavuşana değin.
Yaşarken de çok mümkün O na kavuşmak.
Yürek dolusu teşekkür ve tebriklerimle çok değerli hocam.
Sürçü lisan ettimse af ola.
En derin saygı hürmetlerimle efendim