- 192 Okunma
- 0 Yorum
- 0 Beğeni
12 EYLÜL.
12 EYLÜL DARBESİ NEDİR?
12 Eylül, Kenan Evren komutasındaki askerlerin yönetime el koyması, askeri darbe veya askeri cunta… nasıl değerlendirirseniz öyle olsun diyelim. 1980 yılının 12 eylül sabahında sokağa çıkma yasakları, Vali, Kaymakam, Belediye Başkanları gibi önemli isimlerin evlerinden alınıp Garnizon Komutanlıklarına getirildiği, gözaltına alındığı ve görevlerinden alınması olayları… O günde yaşadıklarımı ve 12 Eylül 1980’in ilk saatlerinden sonraki süreci değerlendirsem, günlerimi alır. O günleri yaşayan ve Garnizon Komutanlığında gözaltına alınan gazetecilerden biri olarak elbette benimde anılarımı paylaşmam gerekiyor. Türkiye’deki son askeri darbe girişimini yaparak başarılı olan Kenan Evren’in ABD destekli ve şimdiki Fetullah Gülen’in cemaati ile birlikte ortak çalışma içerisindeki bazı yabancı devlet ajanlarının desteği ile yapıldığını düşünüyorum. 12 Eylül 1980’lerdeki günleri yaşayan ve kendisi olarak halkın karşısına çıkmak isteyenler bugün baktığımızda kabuklarına çekilmiş gibi geliyor bana! Kimse, öldükten sonra parası ve makam koltuğu ile gömülmüyor toprağa. Kenan Evren, 12 Eylül askeri darbesi ile ülkede kendini hükümdar gördü, kendi döneminde eski gürledi. 17 yaşındaki Erdal Eren’in idam kararını verdi. Devrimci ve Ülkücü düşünce demeden gençlerimizin idamlarını veya hapislerde yatmalarını onayladı. Ama; Fettullah Gülen’in cemaatinin gelişmesi için kendisine destek olunması noktasında ülkenin geleceğinin altına dinamit koymayı da ihmal etmedi! 12 Eylül sürecinde yaşadıklarımı, “ 9 sütuna bir Osmaniye” Yönetmenliğini Mustafa Düzenli’nin yaptığı belgesel filminde; sadece benim değil diğer meslektaşlarımın da anılarını izleyebilirsiniz. Tarihi süreçte yaşanan olaylar günün birinde gündeme getirilir, kitapları yazılır, filmleri ve belgeselleri yapılır. Kültür ve sanat alanında uğraş verenlerin özverileri ile değerlerimiz yeniden canlılık kazanır, gündeme getirilir. Böylesi insanlar tarihe tanıklık eder ve isimleri unutulamaz. 12 Eylül darbesinde idam edilenlerin yakınlarını düşünün, bugün bile hayatta olan o günlerde işkencelerde sakat kalan insanları tanıyorsanız konuşturun, sohbet edin… Kendi iktidarlarında, kendileri gibi düşünmeyenlere yaşama hakkı vermeyen diktatörlerin sonlarının nasıl olabileceğini de aklınızın bir kenarından çıkarmayın…
YORUMLAR
Henüz yorum yapılmamış.